Prof. Atar: Kötüye kullanılacak diye başörtüsü yasağı koymak haksızlık

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 28 Ocak 2008 08:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Anayasa değişikliği sorunu çözecek mi?

Ersan Atar

MHP ve AK Parti, iki tarafı da tatmin edecek bir çözüm için görüşmelerini sürdürürken, konu kamuoyunda da yoğun bir şekilde tartışılıyor. Anayasada yapılacak değişikliklerin, laiklikle ilgili maddelere uyumu temel problemi oluşturuyor..

Tek yol anayasa ama...

Prof. Dr. Mithat Sancar : Sorunun çözümünün tek hukuksal imkânı anayasadır. Yasaya koyarak çözemezsiniz. Anayasayı değiştirmek, hukuksal açıdan çözümün yolunu açma ihtimalini getirir. Ama çözer mi o ayrı bir durumdur. Anayasa değişikliği tek imkân gibi görünüyor ama garantisi yok. Şu anda izlenen yöntemi hukuksal ve siyasal açıdan doğru bulmuyorum. Hukuksal açıdan doğru bulmam. Bunu tek başına, diğer konulardan, diğer özgürlüklerden ayırmayı doğru bulmam. Çünkü bir demokrasi ve özgürlükler projesi içinde bu konunun getirilmesi gerekirdi.

Kötüye kullanılacak diye yasak koymak haksızlık

Prof. Dr. Yavuz Atar: ASLINDA bu sorun 1995'te çözülmüştü. Daha sonra 28 Şubat süreci başlayınca yeniden yasak oldu. Üstelik de 1989 tarihli Anayasa Mahkemesi kararına atıf yapılarak. Bu yasak biraz konjontürel. Simge haline getirildiğini düşünmüyorum. Birileri, 'siz başınızı örtemezsiniz' diyor. 'Bu din ve vicdan özgürlüğünün bir gereğidir', denildiği zaman da 'Siz bunu siyasal simge olarak kullanıyorsunuz' şeklinde bir argüman geliştirildi. Bu dindar kesimler siz kim oluyorsunuz da dinimizin gereği olan bir şeyi habire sorguluyorsunuz demeye başlayınca, "Mademki özgürlüğümüz elimizden alınıyor, ben burada bir mücadele içine gireceğim, direneceğim" denildi. Halbuki o bir özgürlük mücadelesi. Birileri bir hürriyeti kötüye kullanacak diyerek sınırlandırırsak bu, bunu din ve vicdan özgürlüğünün bir parçası olarak görenlere haksızlık olur. Aslında, anayasanın şu andaki halinde de bir değişiklik yapmaya bile gerek yok ama mademki böyle bir uygulamaya yol açıyor o zaman tek çözüm, eğitim öğretim hakkı ile ilgili maddede değişiklik yapmaktır. Daha sonra da öğrencinin kimliğini belirsiz hale getirmeyecek ve tek tip olmayacak şekilde kılık kıyafetin serbest olduğunu yasa ve yönetmelikle düzenleyebilirsiniz.


Prof. Dr. Baskın Oran: BAŞÖRTÜSÜ bir sorun bile değildir. Reşit olan insanların ne istediklerini bizler nasıl karar verebiliyoruz, anlayamıyorum. Bunun mesele haline gelmesi tamamen dincilerin ve laikçilerin tavırlarından kaynaklanıyor. Türkiye'de dinciler türbanı her yerde takmak istiyorlar. Laikçiler ise hiçbir yerde taktırmak istemiyorlar. Bunun çözümü için Anayasa değişikliğine falan da gerek yok. Hizmet alan takar, hizmet veren takamaz. Hizmet veren takamaz, çünkü laik devlet hiçbir dinin taraftarı gibi görünemez. Laiklik, devletin veya aydınların halka tahakküm kurması demek değildir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber