Milli Eğitim Bakanı Çelik: Hukuk hakim olursa farklılıklara saygı olur
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "Bu memlekette hukuk hakimiyeti olunca, bu memlekette görüş farklılıklarına,
hayat tarzı farklılıklarına, farklı inançlara, farklı felsefelere saygı olacak. Demokrasi budur, laiklik budur" dedi.
Çelik, Tüm Eğitimciler ve Eğitim Müfettişleri Sendikası'nın (TEM-SEN) Nevzat Ayaz Kız Meslek Lisesi'nde düzenlenen 3. olağan genel kurul toplantısına katıldı. Bakan Çelik, konuşmasına, "16 yıllık bir geçmişi olan TEM-SEN'i,
eğitimci sendika olması ve siyasal eğilimleri, hayat tarzları ne olursa olsun bütün eğitimci arkadaşlarımızı özellikle ideolojik bir eksenden uzak bir şekilde bir araya getirdiği için, sendikanın bu yapısını takdir ediyorum" diyerek başladı. 1980 senesi öncesinde değişik dernekler adı altında eğitimcilerin kamplara bölünmüş olduğunu belirten Çelik, "Siyasi ve ideolojik kamplar çerçevesinde sendikacılık yapılırsa bu ülkeye kesinlikle fayda sağlamaz" dedi.
Eğitim alanında hükümet tarafından seferberliğin sürdüğünü ifade eden Çelik, hükümetin eğitimdeki hedeflerini anlattı. Açık ilköğretim ve açık lise kayıtlarının, eskiden eğitim araçlarını bulunduğu merkezlerde, 81 ilde yapıldığını anımsatan Çelik, bunun yaygınlaştırılarak kayıtların tüm ilçelerdeki halk eğitim merkezlerinden de yapılır hale getirildiğini söyledi. Çelik, "Bu öğrenciler bizim tahsis ettiğimiz, gönderdiğimiz kitapların ücretini kendileri
ödüyorlardı. Artık önümüzdeki yıldan itibaren onu da almayacağız. Onların kitaplarını da ücretsiz olarak vereceğiz. Bu eğitim seferberliğidir işte" diye konuştu. Çelik, 2008 yılının mesleki ve teknik eğitim başta olmak üzere yaygın
öğretim faaliyetlerine önem ve hız verilecek bir yıl olacağını söyledi.
KÖY OKULLARI
Çanakkale'de eğitim ve değerlendirme toplantısı yaptıklarını ifade eden Çelik, Çanakkale'de 506 köy okulunun kapalı olduğunu söyledi. Bu konuyla ilgili olarak bütün illere genelge gönderdiğini söyleyen Çelik, genelgeye "Kapalı köy okullarının hepsinin mutlak surette gözden geçirilmesini" kaydettiğini belirtti. Köy okullarının bir kısmının taşımalı eğitimden dolayı, bir kısmının köyün taşınmasından dolayı kapalı olduğunu ifade eden Çelik, şunları söyledi:
"Eğer bir köy okulu ekonomik ömrünü tamamlamışsa; onarılmayacak haldeyse, onarılsa astarı yüzünden pahalıya gelecekse bunu onarmayalım, bırakalım bir tarafa... Ama onarıldığı zaman ilköğretim olarak kullanılabilecekse onaralım. Olmadı köyde 10 çocuk bile varsa onu okul öncesi eğitim kurumu olarak açalım. Ama biz mutlaka bu binayı onaralım." Çelik, 1 milyon YTL'nin köy okullarının onarımına yettiğini söyledi.
ÜNİVERSİTE BULUNMAYAN İLLER
Yüksek öğretime büyük önem verdiklerini, bütün illerde yüksek öğretimin yaygınlaştırılmasının hedeflendiğini belirten Çelik, 9 ilde henüz üniversite olmadığını söyledi. Çelik, "Mart ayı bitmeden, ümit ediyorum ki, biz bu hazırladığımız tasarıyı Başbakanlığa sunacağız ve Nisan ayında da bu TBMM'ye gelecek. Üniversite bulunmayan 9 ilimize de
üniversite kuracağız" dedi. Çelik, Milli Eğitim Teşkilat Yasası'nda değişiklik öngören tasarının Başbakanlıkta olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Milli Eğitim Bakanlığını iri bir halden büyük bir hale getirmeye çalışıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatını ve taşra teşkilatlarını yeniden düzenleyen; adeta o hastalık irisi vaziyeti ortadan kaldıran, obez görüntüyü ortadan kaldıran, 40-50 birimden belki yarısına indiren bir yapılanma üzerinde çalıştık. Bunun içerisinde ilköğretim müfettişliğinin yeniden yapılandırılması, özlük hakları da var." İlköğretim müfettişlerinin yabancı kurslara, dil kurslarına da baktıklarını belirten Çelik, "Eskiden 5 sınıflı ilköğretim okulları varken, 'ilköğretim müfettişliği" kavramı doğruydu... Ama bugün için kesinlikle üst yönetim müfettişliği unvanı ifadesi şu andaki ilköğretim müfettişi arkadaşlarımızın yaptığı işi karşılamıyor. Bu konuda bize düşen ne ise bunu yapacağız" dedi.
"KENDİMİZİ GÖZDEN GEÇİRMEMİZ GEREKİYOR"
Bakan Çelik, TEM-SEN Genel Başkanı Mehmet Pınardağ'ın konuşmasında Türkiye'nin birliği,bütünlüğü için bazı hassasiyetleri, terörle ilgili konuları dile getirdiğini anımsatarak, şunları kaydetti: "Başınıza yıllar yılı ne kadar musibet, ne kadar felaket gelse... Aslında Türk Milletinin, kendimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Başımıza ne kadar olumsuzluk gelse bizim söylediğimiz şudur; 'dış güçler ve onların yerli işbirlikçileri bunları yaptılar...' Biz, bize düşeni yapmakla mükellefiz. Başkaları bizim için şu veya bu senaryoyu hazırlayabilir. Önemli olan bu tezgaha gelmemektir."
"Tek millet, tek devlet, tek bayrak bunlar bizim ortak paydalarımız" diyen Çelik, bu ortak paydalarda buluşmanın önemli olduğunu kaydetti. Bakan Çelik, Çelik, "farklılıkların olduğu yerde demokrasinin daha fazla gerekli olduğunu" ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu birlikteliği sağlamamız lazım. Tüm vatandaşları bu ülkenin dostları
olarak kabul ediyorum, kabul etmek istiyorum. Bizim bize yaptığını başkası bize yapmıyor. Görüyorsunuz işte ortalık
çetelerden geçilmiyor... Her biri kendi aklınca bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bu memlekette hukuk hakimiyeti olunca, bu memlekette görüş farklılıklarına, hayat tarzı farklılıklarına, farklı inançlara, farklı felsefelere saygı olacak. Demokrasi budur, laiklik budur. Dış güçler böyle yaptı diye... Biz kendimize bakalım arkadaşlar."