İDDK'dan Sahte açık lise diploma ile atanmaya ret

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde antrenör olarak görev yapan davacının, Devlet memuru olma vasfını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca Devlet memurluğunun sona erdirilmesine ilişkin işlemi hukuka uygun buldu.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 08 Mayıs 2023 00:10, Son Güncelleme : 03 Mayıs 2023 11:40
İDDK'dan Sahte açık lise diploma ile atanmaya ret

İlk derece mahkemesi işlemi hukuka uygun bulmuştu

Davacının kadrolu antrenör olarak görev almasının dayanağı olan 02/08/2013 tarih ve 28726 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6495 sayılı Kanun'un 9. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na eklenen Geçici 41. maddesinin 1/a bendi uyarınca; "vizelenmiş veya ihdas edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışmakta olan ve 48 inci maddede belirtilen genel şartları taşıyanlardan, .. yazılı olarak başvurmaları halinde pozisyonlarının vizeli olduğu teşkilat ve birimde, ... belirlenen memur kadrolarına atanacakları"nın hüküm altına alındığı, davacının ise yürürlükteki mevzuata uygun olarak sözleşmeli antrenör olmadığı; kaldı ki, ilgili Yönetmelik'teki eğitim şartını da taşımadığından kadrolu antrenör olarak atanmasının da kazanılmış hak oluşturmayacağı sonucuna varılmış olup, mevzuatta öngörülen, antrenör olarak memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması nedeni ile davacı hakkında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İstinaf bu kararı bozmuştur

Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının 3. fıkrasında "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" şartını taşıyanlar açısından tahsil şartı aranmadığı anlaşıldığından ve davacı tarafından da bu şartı taşıdığı belirtilerek, Türkiye Okçuluk Federasyonu tarafından düzenlenmiş görevlendirme olurlarının sunulduğu görüldüğünden, bu hususun ilgili resmi kurumlardan araştırılarak, davacının sözleşmeli antrenör olarak atanacaklarda aranılan özel niteliklerden biri olarak sayılan bu şartı taşıyıp taşımadığı saptanmak suretiyle İdare Mahkemesince karar verilmesi gerekir.

İlk derece mahkemesi kararında ısrar etmiştir.

İDDK: İşlem hukuka uygundur

Davacı tarafından her ne kadar, sahte lise diplomasının kendi tarafından ibraz edilmediği, anılan Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 3. fıkrasında yer alan "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" şartını haiz olması sebebiyle, kendisi açısından tahsil şartının aranmaması gerektiği, devlet memurluğuna geçiş öncesi sözleşmeli antrenörlüğe geçiş sürecinde baştan itibaren gerekli şartları haiz olduğu ileri sürülmekte ise de, davacının sözleşmeli antrenörlüğe başvuruda bulunduğu dönemde anılan Yönetmeliğin 7. maddesinin hangi fıkrası kapsamında başvuruda bulunduğu dosya kapsamından anlaşılamamakla birlikte, sözleşmeli antrenörlüğe başvuruda bulunurken başvuru dosyasında adına düzenlenmiş olan bir açık lise diploması bulunduğunun sabit olduğu, söz konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 3. fıkrası kapsamında dosyaya herhangi bir belge ibraz edilmediği görüldüğünden, davacının anılan başvurusunun Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 2. fıkrası kapsamında yaptığının kabulü gerekmektedir.

Bu durumda, davacının Devlet memuriyetine geçişine esas alınan sözleşmeli antrenörlüğe başvuru sürecinde sahte açık lise diploması kullandığının tespiti nedeniyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.


T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2022/2462
Karar No: 2022/3033

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : .
VEKİLİ: Av. .

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- . Bakanlığı
2- . Genel Müdürlüğü
VEKİLLERİ: Av. .

İSTEMİN KONUSU:

. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:
. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde antrenör olarak görev yapan davacının, Devlet memuru olma vasfını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca Devlet memurluğunun sona erdirilmesine ilişkin . tarih ve . sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

... İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla;

Davacının . tarih ve . sayılı Açık Öğretim Lisesi diplomasını ibraz ederek, 2007 yılında gerekli kurslara katılması sonrası antrenör olduğu, düzenlenen lise diplomasının sahte olduğu, davacının Mali Kontrol Genel Müdürlüğü'nün . tarih ve . sayılı yazısı ile vize edilen 229 personel içerisinde yer alarak 16/07/2013 tarihinde . Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü'nde sözleşmeli antrenör olarak göreve başladığı, 02/08/2013 tarih ve 28726 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6495 sayılı Kanun'un 9. maddesi uyarınca 15/10/2013 tarihi itibarıyla kadrolu olarak atandığı; davacının, sözleşmeli antrenör olarak görevlendirilebilmesi için, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Spor Uzmanı ve Antrenör Çalıştırılması Hakkında Yönetmeliğin 7/B-(b) bendinde yer alan beş şarttan hiçbirisini taşımadığı; 05/09/1993 Gençler Avrupa Şampiyonası, 19/08/1994 İtalya Gençler Dünya Şampiyonası, 23/05/1994 Yunanistan Gençler Balkan Şampiyonası'na milli sporcu olarak katıldığı, bu müsabakalarda dereceye giremediği, bu haliyle sözleşmeli antrenör olamayacağı; mevzuatta yer alan "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" veya "Olimpiyat, Dünya veya Avrupa şampiyonalarında sporcu olarak ilk üç dereceye girmek" veya "en az yirmi beş defa milli sporcu olmak" şartlarından birisinin sağlanması halinde eğitim şartının aranmayacağı, bu şartların mevcut olmaması halinde "En az lise veya dengi okul mezunu olup, üç yıl fiilen antrenörlük yaptığını kulübü ile il müdürlüğünden veya ilgili federasyondan alacağı belge ile belgelemek" şartının sağlanması gerektiği; sözleşmeli antrenör olarak görev yapmasının kazanılmış hak oluşturmayacağı, keza davacının kadrolu antrenör olarak görev almasının dayanağı olan 02/08/2013 tarih ve 28726 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6495 sayılı Kanun'un 9. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na eklenen Geçici 41. maddesinin 1/a bendi uyarınca; "vizelenmiş veya ihdas edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışmakta olan ve 48 inci maddede belirtilen genel şartları taşıyanlardan, .. yazılı olarak başvurmaları halinde pozisyonlarının vizeli olduğu teşkilat ve birimde, ... belirlenen memur kadrolarına atanacakları"nın hüküm altına alındığı, davacının ise yürürlükteki mevzuata uygun olarak sözleşmeli antrenör olmadığı; kaldı ki, ilgili Yönetmelik'teki eğitim şartını da taşımadığından kadrolu antrenör olarak atanmasının da kazanılmış hak oluşturmayacağı sonucuna varılmış olup, mevzuatta öngörülen, antrenör olarak memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması nedeni ile davacı hakkında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla; İdare Mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 21/10/2021 tarih ve E:2018/1991, K:2021/5274 sayılı kararıyla;

22/02/1991 tarih ve 20794 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Spor Uzmanı ve Antrenör Çalıştırılması Hakkında Yönetmelik'in, 02/11/2001 tarih ve 24571 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik'le değişik 7. maddesi uyarınca, sözleşmeli olarak çalıştırılacak yerli spor uzmanı ve antrenörlerde maddede belirtilen genel ve özel şartların arandığı;

Dava konusu olay ile ilgili olarak düzenlenen . tarih ve . sayılı soruşturma raporunda; davacının sözleşmeli antrenör olarak atamasının Yönetmeliğin hangi maddesine göre yapıldığının tespit edilemediği hususuna yer verilerek, davacının sahte lise diploması ibraz ederek işlemlerinin yapıldığı, neticesinde önce sözleşmeli antrenör, sonrasında da, Devlet memurluğuna atandığının tespit edildiğinin belirtildiğinin görüldüğü,

Söz konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının 3. fıkrasında "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" şartını taşıyanlar açısından tahsil şartı aranmadığı anlaşıldığından ve davacı tarafından da bu şartı taşıdığı belirtilerek, Türkiye Okçuluk Federasyonu tarafından düzenlenmiş görevlendirme olurlarının sunulduğu görüldüğünden, bu hususun ilgili resmi kurumlardan araştırılarak, davacının sözleşmeli antrenör olarak atanacaklarda aranılan özel niteliklerden biri olarak sayılan bu şartı taşıyıp taşımadığı saptanmak suretiyle İdare Mahkemesince karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak verilen davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddi yolunda verilen . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti:

. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla;

Dava dosyası ve dosyaya ekli bulunan soruşturma klasöründe bulunun tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının, 24 Ekim-04 Kasım 2007 tarihleri arasındaki 1. kademe yardımcı antrenör yetiştirme kursuna katılarak, 26/11/2007 tarihinde "I. Kademe yardımcı antrenör" belgesi aldığı ve bu belge ile;

1-Türkiye Okçuluk Federasyonu'nun 04/07/2012 tarihli işlemi ile "antrenör" olarak 9-14 Temmuz 2012 tarihleri arasında Bulgaristan'ın Sofya kentinde yapılacak EMAU Grand Prix 2. Ayak Okçuluk yarışmalarına katılacağının;

2-Türkiye Okçuluk Federasyonunun 02/04/2012 tarihli işlemi ile milli takım antrenörü olarak 01-06 Mayıs 2012 tarihleri arasında Antalya'da yapılacak olan World Cup 2nd Stage (Dünya Kupası 2. Ayak Okçuluk yarışmalarına katılacağının;

3-Türkiye Okçuluk Federasyonunun 08/05/2013 tarihli işlemi ile milli takım antrenörü olarak 10-16 Haziran 2013 tarihleri arasında Antalya'da yapılacak olan World Cup 2nd Stage (Dünya Kupası 2. Ayak) Okçuluk yarışmalarına katılacağı bildirilerek, Okçuluk Federasyon Başkanının olurunun alındığı anılan yarışmalara antrenör ve milli takım antrenörü olarak katıldığının anlaşıldığı,

Bu durumda, davacının uluslararası yarışmalara antrenör olarak bir kez; milli takım antrenörü olarak ise iki kez katıldığı anlaşıldığından, en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak şartını taşımadığından, dava konusu işlemde bu yönü ile de hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi eklenmek suretiyle istinaf başvurusunun reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davacı tarafından, sahte lise diplomasının kendisi tarafından düzenlenmediği gibi evraklar arasına da kendisi tarafından konulmadığı, milli sporcu olması nedeniyle antrenör eğitimine katılabilmesi için lise diplomasına gerek olmadığı, kursa katılmak için gerekli belgelerin boşandığı eşi tarafından hazırlandığı, hem milli sporcu hem de antrenör olarak üç kez milli takım antrenörlüğü yaptığı, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Spor Uzmanı ve Antrenör Çalıştırılması Hakkında Yönetmelik'in ilgili maddesinde yer alan sözleşmeli antrenör olarak atanma şartlarından "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" şartını sağladığı, bu hususa ilişkin belgelerin dosyaya sunulduğu, bu sebeple lise mezuniyeti şartının aranmaması gerektiği, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Davalı idarelerden Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından, ısrar kararının hukuka ve usule uygun bulunduğu, davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebeplerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı, istemin reddi gerektiği savunulmuş olup, Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin reddi ile ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Davacı . tarih ve . sayılı Açık Öğretim Lisesi diplomasını ibraz ederek, 2007 yılında gerekli kurslara katılması sonrası antrenör olmuş, Mali Kontrol Genel Müdürlüğü'nün 10/07/2013 tarih ve 6402 sayılı yazısı ile vize edilen 229 personel içerisinde yer alarak 16/07/2013 tarihinde . Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü'nde sözleşmeli antrenör olarak göreve başlamış, 02/08/2013 tarih ve 28726 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6495 sayılı Kanun'un 9. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na eklenen Geçici 41. maddesinin 1/a bendi uyarınca; "vizelenmiş veya ihdas edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışmakta olan ve 48. maddede belirtilen genel şartları taşıyanlardan, ... yazılı olarak başvurmaları halinde pozisyonlarının vizeli olduğu teşkilat ve birimde, ... belirlenen memur kadrolarına atanacakları..." hükmü uyarınca 15/10/2013 tarihi itibarıyla kadrolu olarak atanmıştır.

Davacı, 05/09/1993 Gençler Avrupa Şampiyonası, 19/08/1994 İtalya Gençler Dünya Şampiyonası ile 23/05/1994 Yunanistan Gençler Balkan Şampiyonası'na milli sporcu olarak katılmış olup, bu müsabakalarda dereceye girememiştir.

Davacının, 24 Ekim-04 Kasım 2007 tarihleri arasındaki 1. kademe yardımcı antrenör yetiştirme kursuna katılarak, 26/11/2007 tarihinde "I. Kademe yardımcı antrenör" belgesi aldığı ve bu belge ile;

1-Türkiye Okçuluk Federasyonu'nun 04/07/2012 tarihli işlemi ile "antrenör" olarak 9-14 Temmuz 2012 tarihleri arasında Bulgaristan'ın Sofya kentinde yapılacak EMAU Grand Prix 2. Ayak Okçuluk yarışmalarına katılacağı;

2-Türkiye Okçuluk Federasyonunun 02/04/2012 tarihli işlemi ile milli takım antrenörü olarak 01-06 Mayıs 2012 tarihleri arasında Antalya'da yapılacak olan World Cup 2nd Stage (Dünya Kupası 2. Ayak Okçuluk yarışmalarına katılacağı;

3-Türkiye Okçuluk Federasyonunun 08/05/2013 tarihli işlemi ile milli takım antrenörü olarak 10-16 Haziran 2013 tarihleri arasında Antalya'da yapılacak olan World Cup 2nd Stage (Dünya Kupası 2. Ayak) Okçuluk yarışmalarına katılacağı bildirilerek, Okçuluk Federasyon Başkanının olurunun alındığı anılan yarışmalara antrenör ve milli takım antrenörü olarak katıldığı anlaşılmıştır.

. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde antrenör olarak görev yapan davacının, lise diplomasının sahte olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle, Devlet memuru olma şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca devlet memurluğunun sona erdirilmesine ilişkin . tarih ve . sayılı işlem tesis edilmesi üzerine temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Sınıflandırmada öğrenim unsuru" başlıklı 41. maddesinde: "Genel olarak ortaokulu bitirenler memur olabilirler..." hükmü, Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartların düzenlendiği 48. maddesinin 1. fıkrasının "Özel şartları" belirleyen (B) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" hükmü yer almakta olup, "Memurluğun sona ermesi" başlıklı 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; "memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan herhangi birinin kaybedilmesi" durumu, Devlet memurluğunun sona ereceği haller arasında sayılmıştır.

22/02/1991 tarih ve 20794 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Spor Uzmanı ve Antrenör Çalıştırılması Hakkında Yönetmelik'in, davacının sözleşmeli antrenörlüğe atandığı tarih itibarıyla yürürlükte bulunan ve 02/11/2001 tarih ve 24571 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik'le değişik "Genel ve Özel Şartlar" başlıklı 7. maddesinde;
"...
B) Özel Şartlar:
...
b) Sözleşmeli antrenör olarak atanacaklarda; yurt içi veya yurt dışından alınmış antrenör belgesi, Spor Eğitimi Dairesi Başkanlığının uygun görüşü ve ilgili federasyon yönetim kurulu kararıyla beraber aşağıdaki niteliklerden birisinin bulunması şarttır.

1) Üniversitelerin beden eğitimi ve spor öğretimi veren yüksek öğretim kurumlarından veya yurt dışındaki dengi okullardan mezun olmak.

2) En az lise veya dengi okul mezunu olup, üç yıl fiilen antrenörlük yaptığını kulübü ile il müdürlüğünden veya ilgili federasyondan alacağı belge ile belgelemek.

3) Son beş yıl içinde en az 3 defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak.

4) Olimpiyat, Dünya veya Avrupa şampiyonalarında sporcu olarak ilk üç dereceye girmek.

5) En az 25 defa milli sporcu olmak.

(3), (4) ve (5) bentlerindeki nitelikleri taşıyan ve fiilen beş yıl antrenörlük yapanlarda tahsil şartı aranmaz. ..." düzenlemeleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

22/02/1991 tarih ve 20794 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Spor Uzmanı ve Antrenör Çalıştırılması Hakkında Yönetmelik'in, 02/11/2001 tarih ve 24571 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik 7. maddesi uyarınca, sözleşmeli olarak çalıştırılacak yerli spor uzmanı ve antrenörlerde maddede belirtilen genel ve özel şartlar aranmaktadır. Buna göre, Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 2. fıkrasında tahsil şartı getirilerek, en az lise veya dengi okul mezunu olup, üç yıl fiilen antrenörlük yaptığını kulübü ile il müdürlüğünden veya ilgili federasyondan alacağı belge ile belgeleyenlerin sözleşmeli antrenör olarak çalıştırılabileceği hususu kurala bağlanmış olup, "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" veya "Olimpiyat, Dünya veya Avrupa şampiyonalarında sporcu olarak ilk üç dereceye girmek" veya "en az yirmi beş defa milli sporcu olmak" şartlarından birisinin sağlanması halinde tahsil şartı aranmayacağı belirtilmiştir.

Dava konusu olay ile ilgili olarak düzenlenen 08/02/2017 tarih ve 4-3 sayılı soruşturma raporunda; davacının sözleşmeli antrenör olarak atamasının Yönetmeliğin hangi maddesine göre yapıldığının tespit edilemediği hususuna yer verilerek, davacının sahte lise diploması ibraz ederek işlemlerinin yapıldığı, neticesinde önce sözleşmeli antrenör, sonrasında da, Devlet memurluğuna atandığının tespit edildiğinin belirtildiği görülmüştür.

Davacı tarafından her ne kadar, sahte lise diplomasının kendi tarafından ibraz edilmediği, anılan Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 3. fıkrasında yer alan "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" şartını haiz olması sebebiyle, kendisi açısından tahsil şartının aranmaması gerektiği, devlet memurluğuna geçiş öncesi sözleşmeli antrenörlüğe geçiş sürecinde baştan itibaren gerekli şartları haiz olduğu ileri sürülmekte ise de, davacının sözleşmeli antrenörlüğe başvuruda bulunduğu dönemde anılan Yönetmeliğin 7. maddesinin hangi fıkrası kapsamında başvuruda bulunduğu dosya kapsamından anlaşılamamakla birlikte, sözleşmeli antrenörlüğe başvuruda bulunurken başvuru dosyasında adına düzenlenmiş olan bir açık lise diploması bulunduğunun sabit olduğu, söz konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 3. fıkrası kapsamında dosyaya herhangi bir belge ibraz edilmediği görüldüğünden, davacının anılan başvurusunun Yönetmeliğin 7. maddesinin "B) Özel Şartlar" kısmının (b) bendinin 2. fıkrası kapsamında yaptığının kabulü gerekmektedir.

Bu durumda, davacının Devlet memuriyetine geçişine esas alınan sözleşmeli antrenörlüğe başvuru sürecinde sahte açık lise diploması kullandığının tespiti nedeniyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddine,

2. Davanın reddine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin temyize konu . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,

3. Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... Mahkemesine gönderilmesine, 31/10/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

X- . Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde antrenör olarak görev yapan davacının, lise diplomasının sahte olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle, Devlet memuru olma şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca devlet memurluğunun sona erdirilmesine ilişkin . tarih ve . sayılı işlemin tesis edilmesi üzerine temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.

22/02/1991 tarih ve 20794 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sözleşmeli Spor Uzmanı ve Antrenör Çalıştırılması Hakkında Yönetmelik'in, 02/11/2001 tarih ve 24571 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik 7/B-(b) bendinde;

"Sözleşmeli antrenör olarak atanacaklarda; yurt içi veya yurt dışından alınmış antrenör belgesi, Spor Eğitimi Dairesi Başkanlığının uygun görüşü ve ilgili federasyon yönetim kurulu kararıyla beraber aşağıdaki niteliklerden birisinin bulunması şarttır.
...
3) Son beş yıl içinde en az 3 defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak.
...
(3), (4) ve (5) bentlerindeki nitelikleri taşıyan ve fiilen beş yıl antrenörlük yapanlarda tahsil şartı aranmaz. ..." hükmü yer almaktadır.

Söz konusu hüküm uyarınca, "son beş yıl içinde en az üç defa uluslararası yarışmalarda milli takım antrenörü olarak fiilen görev yapmak" şartının sağlanması halinde tahsil şartı aranmayacağı belirtilmiştir.

Temyiz edilen dosyanın incelenmesinden, dava konusu olay ile ilgili olarak düzenlenen 08/02/2017 tarih ve 4-3 sayılı soruşturma raporunda; davacının sözleşmeli antrenör olarak atamasının Yönetmeliğin hangi maddesine göre yapıldığının tespit edilemediği hususuna yer verilerek, davacının sahte lise diploması ibraz ederek işlemlerinin yapıldığı, neticesinde önce sözleşmeli antrenör, sonrasında da, Devlet memurluğuna atandığının tespit edildiğinin belirtildiği görülmüştür.

Öte yandan, davacının, 24 Ekim-04 Kasım 2007 tarihleri arasındaki 1. kademe yardımcı antrenör yetiştirme kursuna katılarak, 26/11/2007 tarihinde "I. Kademe yardımcı antrenör" belgesi aldığı ve bu belge ile;

1-Türkiye Okçuluk Federasyonu'nun 04/07/2012 tarihli işlemi ile "antrenör" olarak 9-14 Temmuz 2012 tarihleri arasında Bulgaristan'ın Sofya kentinde yapılacak EMAU Grand Prix 2. Ayak Okçuluk yarışmalarına katılacağı;

2-Türkiye Okçuluk Federasyonunun 02/04/2012 tarihli işlemi ile milli takım antrenörü olarak 01-06 Mayıs 2012 tarihleri arasında Antalya'da yapılacak olan World Cup 2nd Stage (Dünya Kupası 2. Ayak Okçuluk yarışmalarına katılacağı;

3-Türkiye Okçuluk Federasyonunun 08/05/2013 tarihli işlemi ile milli takım antrenörü olarak 10-16 Haziran 2013 tarihleri arasında Antalya'da yapılacak olan World Cup 2nd Stage (Dünya Kupası 2. Ayak) Okçuluk yarışmalarına katılacağı bildirilerek, Okçuluk Federasyon Başkanının olurunun alındığı ve anılan yarışmalara antrenör ve milli takım antrenörü olarak katıldığı anlaşılmıştır.

Öte yandan, davacı tarafından Yönetmeliğin 7/B-(b) bendinin 3. fıkrasında yer alan şartı taşıdığı belirtilerek, Türkiye Okçuluk Federasyonu tarafından düzenlenmiş görevlendirme olurlarının sunulduğu görüldüğünden, bu hususun ilgili resmi kurumlardan araştırılarak, davacının sözleşmeli antrenör olarak atanacaklarda aranılan özel niteliklerden biri olarak sayılan bu şartı taşıyıp taşımadığı saptanmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak verilen davanın reddi yolundaki kararda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Bu durumda, yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz isteminin kabul edilerek, . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber