İhraç edilen aile hekiminin göreve iadesinde yerine atananın sözleşmesi feshedilir
Danıştay 2. Dairesi, Aile Hekimliği Biriminde aile hekimi olarak görev yapan davacının, eski aile hekiminin göreve iade edilmesini teminden aile hekimliği sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin işlemi hukuka uygun bulan ilk derece mahkemesi kararını onadı.
İlk derece: 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesinin hükmü amirdir
7075 sayılı Kanun'un 10. maddesinin amir hükmü karşısında, davalı idarenin, davacının sözleşmeli olarak görev yaptığı birimde daha önce görev yapan ve görevine iade edilen ilgiliyi başka bir birime atama konusunda takdir yetkisinin bulunmadığı, bu nedenle davacının sözleşmesinin feshedilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Danıştay bu gerekçeye katılmıştır
7075 sayılı Kanun'un 10. maddesi incelendiğinde; kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro ve pozisyonlarına atanması gerektiğine ilişkin hükmün emredici nitelikte olduğu, dolayısıyla idarelere bu hükmün uygulanması konusunda takdir yetkisi tanınmadığı görülmektedir. Kanun'un açık lafzından hareketle idarenin, kanun hükmünde kararnameler ile kamu görevinden çıkarıldıktan sonra Komisyon kararı ile kamu görevine iade edilmesine karar verilen aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının eski pozisyonlarına atanmaları bakımından bağlı yetki içerisinde olduğuna ve dolayısıyla anılanları en son görev yaptığı aile hekimliği birimindeki pozisyona ataması gerektiğine şüphe bulunmamaktadır.
Bu itibarla; davacıdan önce aynı birimde aile hekimi olarak görev yapmakta iken kamu görevinden çıkarılan ve daha sonra Komisyon kararı ile kamu görevine iade edilen ilgilinin eski pozisyonuna atanabilmesi amacıyla davacının aile hekimliği sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık, bu işleme karşı açılan davanın reddi yolunda Mardin 3. İdare Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, dava konusu işlemin iptali yolunda Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.
T.C.
DANIŞTAY
İKİNCİ DAİRE
Esas No: 2022/4125
Karar No: 2023/717
İSTEMİN KONUSU:
. Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:., K:. sayılı kararın, dilekçelerde yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem:
Mardin ili, . Nolu Aile Hekimliği Biriminde aile hekimi olarak görev yapan davacı,
aile hekimliği sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin . günlü, . sayılı Mardin
Valiliği işleminin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakları
ile özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
. İdare Mahkemesinin. günlü, E:., K:. sayılı kararıyla; davacının sözleşmesinin davalı idare tarafından, davacının görev yaptığı aile sağlığı biriminde daha önce görev yapan ve kamu görevinden çıkartılan hekimin Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararı ile mesleğine geri dönmesi nedeniyle 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesinde yer alan, kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanmasının esas olduğu yönündeki hüküm doğrultusunda feshedildiği ve kamu görevine iade edilen kişinin ise kadrosunun bulunduğu Mardin ili, Kızıltepe . No'lu Aile Hekimliği Birimine atandığının görüldüğü; 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesinin amir hükmü karşısında, davalı idarenin, davacının sözleşmeli olarak görev yaptığı birimde daha önce görev yapan ve görevine iade edilen ilgiliyi başka bir birime atama konusunda takdir yetkisinin bulunmadığı, bu nedenle davacının sözleşmesinin feshedilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğuna hükmedilmesi nedeniyle davacının mahrum kaldığı parasal ve özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi yönündeki talebinin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararla; 30/12/2010 günlü, 27801 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'nin 13. maddesinde aile hekimliği sözleşmesinin fesih şartlarının düzenlendiği, Yönetmelik'in anılan maddesinde belirtilen sebepler dışında aile hekimliği sözleşmesinin feshedilmesinin söz konusu olamayacağı, 7075 sayılı Yasa gereği mesleğe dönen bir hekimin davacı ile aynı yerde görev yapması halinde davacının sözleşmesinin feshedilmeksizin başka bir aile hekimliğine devredilmek suretiyle devam ettirilmesi gerekirken; sözleşmesinin feshedilmesi şeklinde tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, .. İdare Mahkemesince verilen. günlü, E:., K:. sayılı davanın reddine ilişkin kararın kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
Davacı tarafından; dava dilekçesinde talep etmiş olduğu halde Bölge İdare Mahkemesince
dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının tazminine
yönelik istemi yönünden hüküm kurulmadığı ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi
kararının parasal haklar ile özlük haklarının iadesine yönelik olarak hüküm
kurulmamasına ilişkin kısmının bozulması talep edilmektedir.
Davalı idare tarafından; 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince kamu görevine
iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanmasının esas
olduğu, davalı idarenin görevine iade edilen ilgiliyi başka bir birime atama
konusunda takdir yetkisinin bulunmadığı; davacının yerleştirildiği aile sağlığı
birimine, başka bir aile hekiminin kamu görevinden ihraç olması nedeniyle yerleştirildiğini
bilerek sözleşme imzaladığı, dava konusu işlemde herhangi bir hukuka aykrılık
bulunmadığı ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN CEVABI:
Taraflarca cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:
Davalı İdarenin temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten
ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Dava dosyasının incelenmesinden; Mardin . . No'lu aile sağlığı biriminde aile
hekimi olarak görev yapan Dr. .'nin 675 sayılı kanun Hükmünde Kararname ile
29/10/2016 tarihinde kamu görevinden çıkarılması üzerine, 23/11/2016 tarihinde
yapılan aile hekimliği yerleştirmeleri ile anılan aile hekimliği birimine davacının
yerleştirildiği; bilahare Dr. .'nin Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu
kararı ile kamu görevine iade edildiği, 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesi kapsamında
ilgilinin en son görev yaptığı aile sağlığı birimindeki pozisyona yerleştirilebilmesi
amacıyla .. günlü, . sayılı . Valiliği işlemi ile davacının aile hekimliği hizmet
sözleşmesinin sona erdirildiği anlaşılmaktadır.
Davacı, sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin işlemin iptali ve bu işlem
nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakları ile özlük haklarının ödenmesine karar
verilmesi istemiyle temyizen incelenmekte olan davayı açmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu'nun "Yönetmelikler" başlıklı 8.
maddesinde; "Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının çalışma usul ve
esasları; çalışılan yer, kurum ve statülerine göre öncelik sıralaması; aile
hekimliği uygulamasına geçişe ve nakillere ilişkin puanlama sistemi ve sayıları;
aile sağlığı merkezi olarak kullanılacak yerlerde aranacak fiziki ve teknik
şartlar; meslek ilkeleri; iş tanımları; performans ve hizmet kalite standartları;
hasta sevk evrakı, reçete, rapor ve diğer kullanılacak belgelerin şekli ve içeriği,
kayıtların tutulması ile çalışma ve denetime ilişkin usul ve esaslar, Sağlık
Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarıyla yapılacak sözleşmede yer alacak hususlar
ve bu Kanunda belirlenen esaslar çerçevesinde bunlara yapılacak ödeme tutarları
ile bu ücretlerden indirim oran ve şartları, sözleşmenin feshini gerektiren
nedenler, Cumhurbaşkanınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir." hükmüne
yer verilmiştir.
Anılan Kanun'a dayanılarak çıkarılan ve 30/12/2010 günlü, 27801 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren (Mülga) Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme
Yönetmeliği'nin "Sözleşmelerin içeriği, süresi ve dönemi" başlıklı
6. maddesinde; "Sözleşmeli olarak çalıştırılan aile hekimleri ve aile sağlığı
elemanları ile yapılacak sözleşmeler, ek (1-A) ve ek (1-B)'ye göre düzenlenir.
Ek (1-A) ve ek (1-B)'deki sözleşmeleri Bakanlık adına imzalamaya ve sözleşmeleri
sona erdirmeye vali yetkilidir. Vali, sözleşme yapma yetkisini, vali yardımcılarından
birine veya halk sağlığı müdürüne devredebilir. ...." hükmü;
"Sözleşmenin yetkili merci tarafından sona erdirilmesi" başlıklı 13.
maddesi ise; "Aşağıdaki hallerde, sözleşmeyle çalıştırılan aile hekimi
ve aile sağlığı elemanının sözleşmesi, feshi gerektiren fiilin kişiye tebliği
tarihinden itibaren yedi gün içinde alınan savunmalar uygun görülmediği takdirde,
vali tarafından herhangi bir ihbar veya ikaza gerek duyulmadan sona erdirilir:
a) Aile hekimine kayıtlı kişi sayısının aralıksız iki aydan fazla süreyle (aylık yapılan üçüncü bildirimde) bin kişinin altına düşmesi.
b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin birinci fıkrasının
(A) bendinin (4), (5) ve (7) numaralı alt bentlerinde yer alan şartlar ile bu
Yönetmelikte belirtilen şartların taşınmadığının anlaşılması veya bu şartların
sonradan kaybedilmesi.
c) 7 nci maddede belirtilen faaliyetlerde bulunulduğunun tespit edilmesi.
ç) Kurumundan aylıksız veya ücretsiz izinli sayılanlar hakkında, yüksek disiplin
kurullarınca verilen Devlet memurluğundan çıkarma cezasına veya sözleşmenin
sona erdirilmesine dair kararın valiliğe bildirilmesi.
d) Çalışanın kadrosu veya pozisyonundan istifa etmesi.
e) Mücbir sebepler hariç, özürsüz ve kesintisiz olarak on gün görev başında bulunulmaması.
f) Sağlık sebebiyle bir sözleşme döneminde yüzseksen günü aşan süreyle görevin ifa edilememesi.
g) Eczane veya medikal firmaları, beşeri ilaç firmaları veya özel sağlık kuruluşları
gibi mesleği ile ilgili alanlarda faaliyet gösteren gerçek kişiler veya özel
hukuk tüzel kişilerinin temsilcileri ile etik dışı haksız çıkar ilişkisinde
bulunulduğunun tespit edilmesi.
ğ) Menfaat karşılığında gerçeğe aykırı rapor ve belge düzenlendiğinin tespit
edilmesi.
h) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125 inci maddesinin birinci fıkrasının
(E) bendinde yer alan fiil ve hallerin işlendiğinin tespit edilmesi.
ı) Gözaltına alınma, tutuklanma veya hükümlülük nedeniyle görevi başında bulunamama
süresinin sekiz haftayı aşması.
(2) Birinci fıkranın (b), (ç), (g), (ğ) ve (h) bentlerine göre sözleşmesi sona erdirilenler, beş yıl süreyle yeniden sözleşmeli olarak çalıştırılamaz. Birinci fıkranın (c), (d) ve (e) bentlerine göre sözleşmesi sona erdirilenler bir yıl süreyle, (f) bendine göre sözleşmesi sona erdirilenler ise sağlık durumunun görevin sürekli ifasına engel olmadığına dair sağlık kurulu raporu ibraz edilinceye kadar yeniden sözleşmeli olarak çalıştırılamazlar.
(3) Bu maddede yer alan fiillerin işlendiğinin sözleşme döneminden sonra öğrenilmesi
veya sözleşme döneminde öğrenilse dahi başlatılan soruşturmanın ilgili sözleşme
döneminden sonra aile hekimi veya aile sağlığı elemanının aleyhine sonuçlanması
durumunda mevcut sözleşme sona erdirilir.
(4) Bakanlıkça bölgede çalışan aile hekimi sayısında değişiklik yapılması nedeniyle
ihtiyaç duyulması halinde veya kayıtlı kişi sayısının iki aydan uzun süreyle
bin kişinin altında seyretmesi nedeniyle sözleşmesi sona erdirilen aile hekimi
yerine sözleşme yapılan aile hekimi hakkında, birinci fıkranın (a) bendi hükmü
sözleşme tarihini takip eden birinci yılın sonundan itibaren uygulanır.
(5) Birinci fıkranın (g) ve (h) bentlerine münhasır olmak üzere, aile hekimliği
hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülen
aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları, Sağlık Bakanı, Türkiye Halk Sağlığı
Kurumu Başkanı, vali, Bakanlık sağlık denetçileri veya Türkiye Halk Sağlığı
Kurumu sağlık denetçileri tarafından en fazla iki aya kadar sözleşmeleri askıya
alınmak suretiyle görevden uzaklaştırılabilir. Bu süre içinde tamamlanacak idari
soruşturma neticesinde ilgililerin anılan bentlerde yer alan fiilleri işledikleri
sabit görülür ise sözleşmeleri sona erdirilir, aksi halde ilgililer görevlerine
iade edilir. Sözleşmenin askıda olduğu süre zarfında, müdürlükçe pozisyona geçici
görevlendirme yapılır ve sözleşmeli aile hekimi ile görevlendirilen aile hekimine
17 nci maddeye göre, sözleşmeli aile sağlığı elemanı ve görevlendirilen aile
sağlığı elemanına ise 20 nci maddeye göre ödeme yapılır.
(6) Bu maddede yer alan fiillerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren
en geç iki ay içinde gerekli işlem başlatılarak takip eden altı ay içerisinde
sonuçlandırılır. Belirtilen fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde
sözleşme feshedilmediği takdirde fesih yetkisi zamanaşımına uğrar." hükümleri
yer almıştır.
08/03/2018 günlü, 30354 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Olağanüstü
Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un "Kararların uygulanması"
başlıklı 10. maddesinde "Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan
teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü halinde
karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, yükseköğretim kurumlarında
kamu görevinde çıkarılan öğretim elemanları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına
bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya
pozisyonuna atanması esastır..." düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu ve bu Kanun'a dayanılarak çıkarılan Aile
Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'nden sonra yürürlüğe giren 7075 sayılı
Kanun'la; olağanüstü hal kapsamında, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca
Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı,
oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla
irtibatı olduğu gerekçesiyle başka bir idari işlem tesis edilmeksizin doğrudan
kanun hükmünde kararname hükümleri ile tesis edilen işlemlere ilişkin başvuruları
değerlendirmek ve karara bağlamak üzere Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu
kurulmuştur. Bu komisyonun görevlerinden biri de doğrudan kanun hükmünde kararnameler
ile tesis edilen kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarma
ya da ilişiğin kesilmesine ilişkin başvuruları değerlendirip karara bağlamaktır.
7075 sayılı Kanun'un 10. maddesi incelendiğinde; kamu görevine iade edilmesine
karar verilenlerin eski kadro ve pozisyonlarına atanması gerektiğine ilişkin
hükmün emredici nitelikte olduğu, dolayısıyla idarelere bu hükmün uygulanması
konusunda takdir yetkisi tanınmadığı görülmektedir. Kanun'un açık lafzından
hareketle idarenin, kanun hükmünde kararnameler ile kamu görevinden çıkarıldıktan
sonra Komisyon kararı ile kamu görevine iade edilmesine karar verilen aile hekimleri
ve aile sağlığı çalışanlarının eski pozisyonlarına atanmaları bakımından bağlı
yetki içerisinde olduğuna ve dolayısıyla anılanları en son görev yaptığı aile
hekimliği birimindeki pozisyona ataması gerektiğine şüphe bulunmamaktadır.
Bu itibarla; davacıdan önce aynı birimde aile hekimi olarak görev yapmakta
iken kamu görevinden çıkarılan ve daha sonra Komisyon kararı ile kamu görevine
iade edilen ilgilinin eski pozisyonuna atanabilmesi amacıyla davacının aile
hekimliği sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık,
bu işleme karşı açılan davanın reddi yolunda Mardin 3. İdare Mahkemesince verilen
kararın kaldırılarak, dava konusu işlemin iptali yolunda Gaziantep Bölge İdare
Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararda hukuki isabet
görülmemiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçe karşısında Bölge İdare Mahkemesince yeniden bir
karar verileceğinden, davacının parasal hakları ile özlük hakları talebine yönelik
temyiz isteminin bu aşamada incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:.,
K:. sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin
2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik
50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek
yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren . Bölge İdare Mahkemesi
... İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi
ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
23/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.