Bakan Akdağ: Zincir eczane kurulmasına ilişkin bir çalışmamız yok
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, zincir ezcaneler kurulmasının önünü açacak bir yasa hazırlamadıklarını, bu iddiaları atan Türk Ezcacıları Birliği'nin siyasi olarak hareket ettiğini söyledi. Eczacılarla ilgili bundan sonra yapılacak düzenlemeleri sözkonusu birliğe sormayacaklarını belirten Akdağ, sayısı 20 bini bulan eczacılarla doğrudan temas kurulacağını dile getirdi.
Bakan Akdağ, İstanbul'da basın mensuplarıyla biraraya geldi. Sağlıkta dönüşüm çalışmaları ile ilgili bilgi veren Akdağ, basın mensuplarının yönelttiği soruları da yanıtladı. Ortaklık tasarısı ve zincir eczaneler ile ilgili soruyu yanıtlayan Bakan Akdağ, "Bu konu enteresan. Bir kişi kendini darı zannediyormuş tavuktan korkuyormuş. Darı olmadığını anlatmışlar ama yine de korkmaya devam etmiş. 'Neden korkuyorsun?' dediklerinde 'Ben darı değilim ama tavuk bunu biliyor mu?' demiş. Bu mantıkla bu konu tartışılıyor. Bakanlık olarak Türkiye'de zincir eczanelerden yana olmadığımızı defalarca söyledik. Bakanlığın böyle bir girişimi yok. Eczacılık Kanunu'nda birşeyler yapacaksak bunu birlikle eczacı birliğiyle yaparız. Bu iddialar gereksiz. Bu iddialar üzerinden bir birliğin siyaset yürütmesi talihsizlik. Açıkça söylüyorum. Böyle bir şey yok kardeşim. Neler neler uyduruyorlar? Birilerinin dükkanları varmış da falan filan. Böyle bir şey yok. Birinci ağızdan söylüyorum." şeklinde konuştu.
Eczanelerin 10 lira katkı payı almasının ise vatandaşın işini kolaylaştırmak için SGK tarafından uygulanmaya konulduğunu anlatan Bakan Akdağ, bunu SGK'nın takip ettiğini belirterek, "Belki de yine hastanelerden alınması uygulamasına dönüştürülecek." dedi.
Eczacı olmayanların eczane açabileceği yönünde bir karar olup olmadığı ile ilgili bir soru üzerine Bakan Akdağ, "Eczacıların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir kanun çıkarıyoruz. İstemezler hiç dokunmam bile. Onlar için hazırlıyoruz. Nereden yola çıkıyoruz neler geliyor başımıza? Bu birliklerin içindeki politik çekişmelerden kaynaklanıyor. Bu sorunun cevabı net olarak budur. Eczacı olmayanların da bu işi yapmaları diye bir şey yok. Bir çok eczacı yeterli sermaye bulamadığı için başkalarından para alarak bu işi yapıyor. Eczacının gizli ortağı oluyor. Bunu tespit etmek o kadar zor ki. Bu gerçekleri herkes biliyor. 2 eczacının yan yana gelerek ortak olması yararlı uygulama olabilir. Eczacılar bunu istemiyorsa yapmayız. Bundan sonra bunu yapacağım. Türkiye'de 20 bin eczacıcı var. Bundan sonra birliğe sormayacağım. Eczacıların hepsine soracağım. İnternet ortamında soracağım. 'Razı mısınız değil misiniz?' diyeceğim. Gazetelere çarşaf çarşaf verilen ilanları kimin parası ile veriliyor? Eczacılardan alınan paralarla ödeniyor. Eczacı Birliği'nin 'Biz yürüyoruz, kepenk kapatıyoruz' demeleri enteresan. Bu birliğin siyasi atraksiyonu mudur? Eczacıların genel görüşü nedir?"
Bakan Akdağ, İstanbul'da 6,5 aylık hamile bir kadının hastana hastane dolaştırılması ile ilgili soruyu da yanıtladı. Akdağ, "İstanbul'da solunum desteği yapılan küvez sayısı 150'ye çıkarıldı ama yetersiz. Asıl sorun yetişmiş insan gücüyle ilgili. Üniversiteleri sistemin için çekmemiz gerekir. Üniversitelerin bu hastaları kabul edecek olması gerekir. Çok ciddi ilerleme var. Bu örnekte olduğu gibi sıkıntı da oluyor. Bir hastaneye ulaşmasına rağmen başka hastaneye yönlendirilmiş. Bizim arzu ettiğimiz sistemin tam olaraka işletilemediğini gösteriyor. Ona yer temin edecek 112 acil sistemine başvurulması gerekiyordu. Burada bir uygulama hatası var." dedi