Şahin: Yeni pişmanlık yasası gündemimizde yok

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 15 Nisan 2009 14:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

SERTAÇ DALGALIDERE

Bakan Şahin: Demokrasi, geçirdiği her şoktan daha güçlü çıkmaktadır

İSTANBUL- Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, demokrasilerin geçirdiği her şoktan daha fazla güçlenerek çıktığını söyledi. Bakan Şahin, demokraside halk iradesinin belirleyici olması gerektiğini, aksi takdirde sembolik bir demokrasi anlayışının hakim olacağını dile getirdi.

İstanbul Aydın Üniversitesi'nde düzenlenen "1. Uluslararası Müzakereci Demokrasi Sempozyumu'na" katılan Bakan Şahin, Türkiye'deki demokrasi anlayışını değerlendirdi. Türkiye'de temsili demokrasinin giderek sorgulanır hale geldiğini ifade eden Bakan Şahin, "Demokrasi, geçirdiği her şoktan daha güçlü olarak çıkmaktadır. Müzakereci demokrasi teorisi, temsili demokrasinin alternatifidir. İnanıyorum ki yeni açılımlar olacaktır. Ancak toplumun gündemine henüz girmemiştir. Müzakereci demokrasi tabandan tavana halkın katılımını isteyen bir demokrasidir." şeklinde konuştu.

Türk halkının korkular üretmeyen bir demokrasi istediğine vurgu yapan Bakan Şahin, demokraside halk iradesinin belirleyici olması gerektiğini, aksi takdirde sembolik bir demokrasi anlayışının hakim olacağını dile getirdi.

Bakan Şahin'in konuşmasının ardından söz alan Bakan Yazıcı, Türkiye'de demokrasi anlayışının Avrupa'daki kadar gelişmemiş olmasına rağmen Türk halkı için millet iradesinin çok önemli olduğunu söyledi. Bakan Yazıcı, "Demokrasi toplumsal yaşamın tüm mekanizmalarına yayılmalı. Sağlam bir toplumsal temele dayanmalı." dedi.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Aydın Üniversitesi Rektörü Mehmet Salih Çelikkale ise, Türk milletinin seçtiği vekillerle yönetilmeyi ve onları kontrol etmeyi bildiğini ifade etti. Rektör Çelikkale, "Müzakereci demokrasi her ülkenin istediği bir demokrasi çeşididir. Bugün burada yapılacak olan sempozyumda bu konular tartışılacak." diye konuştu.

Dünyanın dört bir yanından bilim adamlarının katıldığı sempozyum 10 oturum olarak gerçekleştirilecek. Sempozyum 16 Nisan 2009 Perşembe günü gerçekleştirilecek ortak bildirinin okunmasıyla son bulacak.

Öte yandan sempozyuma, Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Ergin ve çok sayıda bilim insanı da katılıyor.

Bakan Şahin: Türkiye, artık İttihat Terakkici düşünceyi geride bırakmalı

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Ergenekon operasyonunu eleştiren muhalefet liderlerine tepki gösterdi. Şahin, "Türk yargısı darbe yapmaz, darbe yapanları ya da yapmaya teşebbüs edenleri yargılar. Lütfen bu İttihat Terakkici düşünceleri artık Türkiye geride bıraksın." dedi.

İstanbul Aydın Üniversitesi'nde katıldığı "1. Uluslararası Müzakereci Demokrasi Sempozyumu" sonrası basın mensuplarının sorularını cevaplayan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Ergenekon operasyonuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Şahin, "Türkiye 1 hukuk devletidir. Kuvvetler ayrılığı ilkesi esastır. Yürütme yasama ve yargı ayrı ayrı erklerdir. Birbirlerinin işine karışmazlar, birbirlerine talimat vermezler. Şu anda sorduğunuz soru ile ilgili bir dava sürecidir ve bunu bağımsız yargı organları yürütmektedir. Bağımsız yargı organlarının yürüttüğü bir işle ilgili lütfen Adalet Bakanı'na bakmayın. Çünkü Adalet Bakanı'nın yargı organlarına talimat verme gibi bir görevi yoktur. Gözaltına almalar, tutuklamalar, iddianameler, bütün bunlar yargı organlarının işidir. Bir takım değerlendirmeler yapılarak 'yanlış oldu, şöyle oldu böyle oldu' diye bunları söylerken Adalet Bakanı'na bakarak değerlendirme yaparsanız benim yargıya müdahale etmem gerektiği şeklinde bir düşünceyi ortaya koymuş olursunuz ki; bu sizin açınızdan da talihsizlik olur." diye konuştu.

Ergenekon operasyonlarını eleştiren muhalefet liderlerine tepki gösteren Şahin, şöyle konuştu; "Devam etmekte olan davlarla ilgili soruşturmalarla ilgili Anayasa'nın 138. Maddesi yasama organında görüşme yapılamayacağını, soru sorulamayacağını belirtmektedir. Ama maalesef Türkiye'de Parlamento çatısı altında görülmekte olan davalarla ilgili ve yürütülen soruşturmalarla ilgili bazı siyasi partilerimizin genel başkanları acımasızca değerlendirmelerde bulunuyorlar. Savcıların ve Türk yargısının darbe yaptığını iddia etmektedirler. Türk yargısı darbe yapmaz, darbe yapanları ya da yapmaya teşebbüs edenleri yargılar. Lütfen bu İttihat Terakkici düşünceleri artık Türkiye geride bıraksın. Bu düşünceleri hala kafalarında muhafaza edenler kendilerini check etsinler. Türkiye bir hukuk devletidir. Kuvvetler ayrılığı ilkesi caridir. Yargı bağımsız ve tarafsızdır. İlk derece mahkemeleri hatalı karar verirlerse bu kararı düzeltecek olanlar yine yüksek yargı organlarımızdır. Yasama organına, Yürütme organına, ilgili bakanlara yargı kararlarını düzeltme veya müdahale etme gibi bir görevi yasalarımız vermemektedir. Bizler de sizin gibi bütün bu süreçleri takip etmekteyiz. Bakın bütün gözaltılardan, benim sizin verdiğiniz haberler münasebetiyle malümatım olmaktadır. Bunun böyle olması da Türkiye'deki kuvvetler ayrılığının bir gereğidir, böyle olmalıdır."

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin (ÇYDD) burslarının ödenemediği yönündeki iddiaları Bakan Şahin, "Biraz önce söylediğim açıklamaların içinde bütün bunların cevabı var. Bana böyle özel konuları getirmeyin. Vakfın tüzel kişiliği devam ediyordur. Vakfın yöneticileri var, vakıf çalışmalarına devam ediyor. Vakıf kapanmamış ki." diye cevapladı.

Bakan Şahin, "Ergenekon terör örgütü denemeyeceğine ilişkin karar var. Arama kararlarında terör örgütü diye geçiyor. Bu bir çelişki midir?" yönündeki soruyu şöyle cevapladı; "Ben, savcılıklarımızın, yargı organlarımızın, yargı mensuplarımızın uygulamalarıyla ilgili onları düzeltme görevine haiz değilim. Ancak bakanlığıma herhangi bir şikayet geldiğinde yeni yürürlükteki yasalar çerçevesinde bunu ya inceletirim, ya da teftiş kurulunda bu konuyla ilgili bir inceleme yapması görevini veririm. Raporlar geldikten sonra sonucuna göre hareket ederim. Yani bu sorularla ilgili Adalet Bakanı olarak değerlendirme yapmam doğru olmaz. Aksi halde demin başkalarını eleştirdim. Kendi eleştirdiğim hususla ilgili çelişkili duruma düşerim."

-"YENİ PİŞMANLIK YASASI, BAKANLIĞIMIZ GÜNDEMİNDE YOK"-

Yeni bir pişmanlık yasası hakkındaki görüşleri sorulan Bakan Şahin, "Bölücü terör örgütünün dağda, şurada veya burada mensupları pişman olup geri dönmek isteyenlerle ilgili ceza kanunumuzda yasal düzenleme var. Etkin pişmanlık. Bundan yararlanabilirler. Ben, şu anda yürürlükte bulunan yasal çerçevede değerlendirme yapabilirim. Nitekim yanılmıyorsam 300'ü aşkın terör örgütü mensubu da bundan yararlanmışlar. Bu kapı hala açıktır. Yeni bir düzenleme var mı? diye soracak olursanız; Adalet Bakanlığımızın gündeminde böyle bir konu yok." şeklinde cevapladı.

Bakan Şahin, Ergenekon sanığı Emekli Tümgeneral Hasan Atilla Uğur'un GATA'ya sevkine ilişkin soruya, "Kuşkusuz ki ceza infaz kurumlarında tutuklu olarak bulunanlar ya da hükümlü olarak bulunanlar rahatsızlandıklarında cezaevlerindeki doktor tarafından muayene edilir. Eğer hastane çerçevesinde bir sorunla karşılaşılırsa en yakın devlet hastanesine sevk edilir. Devlet hastanesi de eğer onu kendisi tedavi edemeyecekse, en yakın üniversite hastanesine gönderir. Bu konuda yönetmeliklerimiz, yasalarımız son derece açıktır. Yapılan işlemler bu çerçevede yapılmaktadır. O bakımdan yasalara ve yürütmeye aykırı bir konu yoktur." diye cevapladı.

-"ENGİN ÇEBER OLAYININ ÜZERİNE HEMEN GİTTİK"-

İşkence nedeniyle öldüğü iddia edilen Engin Çeber'in Metris Cezaevi'nde çekilen görüntüleri sorulan Bakan Şahin, "Maalesef izleme imkânı bulamadım. Fotoğrafları bazı gazetelerde gördüm. Olay olur olmaz Adalet Bakanlığı olarak üzerine hemen gittik. Müfettişler verdikleri raporda; merhum Çeber'in kötü muamele sonucu hayatını kaybettiği şeklinde rapor gelince gerekli idari işlemler yapıldı. Konu yargıya intikal etti. Bağımsız yargı organlarımız bütün bu delilleri değerlendireceklerdir ve sonunda sorumlular mutlaka yasaların öngördüğü ceza ile cezalandırılacaktır." dedi.

Bu arada, öğrenci olduğunu söyleyen Serdar Sarmusak isimli kişi Bakan Şahin'e soru yöneltti. Sarmusak'ın, "Ergenekon operasyonlarında askerler ve eğitimciler gözaltına alındı. Askerimize ve eğitimcilerimize güvenemeyeceksek kime güveneceğiz?" şeklindeki sorusunu Bakan Şahin, şöyle cevap verdi; "Hiç kimse, hakkında kesinleşmiş yargı kararı olmadan suçlu ilan edilemez. Anayasa'nın en temel ilkelerinden birisidir. Kuşkusuz ki demin buradaydın herhalde açıklama yaparken. Yargı organlarımız bir takım iddialar ve delillere bağlı olarak bir takım işlemler yapıyorlar. Her kurum içerisinde zaman zaman hatalar yapanlar olabilir. Bir kişinin bir kurum içerisinde hatalı davranması o kurumu kapsamaz. O kurumu suçluymuş gibi töhmet altında göstermez. Silahlı Kuvvetler milletimizin gözbebeğidir. Adeta milletimizin bir parçasıdır. Mücessem halidir. Üniversitede öğrenciler içinde hatalı davrananlar yok mu? Var değil mi? Her toplum içerisinde olur.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber