Hakkari Rektörü konuştu: Bu çocuklar dağa çıkarlarsa yazık olur

Kaynak : Vatan
Haber Giriş : 24 Temmuz 2009 08:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Prof. İbrahim Belenli, VATAN'ın sorularını yanıtladı

Levent İÇGEN / VATAN ANKARA

Urfa'da Oxford yok ama Hakkari'nin Oxford'lu rektörü var! Geçen yıl kurulan Hakkari Üniversitesi'nin rektörü Prof. İbrahim Belenli, ÖSS'de hep sonuncuları çıkaran kenti ?Ortadoğu'nun en önemli eğitim üslerinden biri yapmayı? hedefliyor. Oxford mezunu bir profesör Hakkari'de nasıl vakit geçirir sorusuna ?Çoban Habip'le sohbet ediyor, sıkılınca dağlara bakıyorum? diyor.

Adı çoğunlukla ?terör?le anılan, dört yanı dağlarla çevrili, birçok kamu görevlisinin mecburi gittiği, bir an önce de kaçtığı bir ilimiz maalesef Hakkari. Ama dünyanın en iyi üniversitelerinden Oxford'u bitiren bir profesör burada bir yıldır canla başla, büyük bir zevkle çalışıyor. 2008'de faaliyete geçen Hakkari Üniversitesi'nin kurucu rektörü Prof. İbrahim Belenli, İzmirli ve 49 yaşında. İTÜ Uçak Mühendisliği'ni bitirmiş. Doktorasını ise dünyanın en ünlü üniversitelerinden birisi olan Oxford'da yapmış. Türkiye'ye dönüşünde önce Erciyes sonra Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde çalışmış. Son adresi Hakkari. Eşi ile Tefrize, Tarık, Aslıgül ve İlaysu isimli 4 çocuğunu memleketi Ödemiş'te bırakan Belenli, burada geçirdiği 1 yılı VATAN'a anlattı...

Çok zorluk çektiniz mi Hakkari'de?

Beklediğimden ve umduğumdan daha yüksek bir hayat standardı buldum Hakkari'de. Zorluk çektiğim dönem olmadı.

Pişmanlık duydunuz mu?

Pişmanlık duymak benim hayat felsefeme ters. Nelerle karşılaşacağımı az çok tahmin ediyordum. Ben hayatı gelişine göre yaşarım. Hakkari'ye gitmemde bu tarzımın da etkisi var.

Tehdit aldınız mı?

Rahatsız edici bir tehditle karşılaşmadım... Hakkari güvenli bir kent. Hatta büyük şehirlerden daha güvenli olduğunu söyleyebilirim.

O kadar çok zeki çocuk var ki!

En çok neden etkilendiniz?

?İnsanların kibarlığı ve çocukların zekası beni çok etkiledi. Burada o kadar çok zeki çocuk var ki! Bir yerde çok değerli madenleriniz olabilir. Onları 50 yıl sonra da işleyebilirsiniz. Ama Hakkari'de olduğu gibi çok sayıda ve inanılmaz zekada çocuklarınız varsa 10 yıl bile bekleyemezsiniz. Süratle burayı bir eğitim üssü haline getirmemiz lazım. Bu çocuklar dağa çıkarsa çok yazık olur. Elinden tutulmayı bekleyen o kadar çok çocuk var ki inanamazsınız. Hem Türkiye'ye hem onlara bu geleceği hazırlamak bizim elimizde. Hakkari'de huzuru sağlamadan Türkiye'de huzur olmaz.?

İş dışında ne yapıyorsunuz?

Benimle buraya gelen iki rektör yardımcısı arkadaşımız var. Onlarla vakit geçiriyoruz. Çok sıkıldığımda lojmanın arkasında bulunan yüksek tepeye doğru yürüyorum. Orada ineklerini otlatan Çoban Habip ile uzun sohbetlerimiz oluyor. Bazen bana çay demliyor. Yarı Türkçe, yarı Kürtçe konuşuyoruz. Onun Türkçe'si benim Kürtçe'mden çok daha iyi.

Sokakta sizi tanıyorlar mı?

Hakkari'de yerel televizyon olmadığı için yüzümü çok kimse bilmiyor. Ancak makam arabası ve giyim tarzımdan dolayı bazen vali ile karıştıranlar oluyor.

Türban sorununa nasıl bakıyorsunuz?

Bölgede şu anda türban problemi, problem sayılamayacak kadar gerilerde bir yerde. Birbirimizle uğraşıp enerjimizi tüketmemiz çok yanlış. Bu coğrafyada güçlü olmalıyız. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, türbanlı, türbansız hepimiz bu ülkenin insanıyız. Çok uzun olmayan bir gelecekte bunların sorun olmayacağını düşünüyorum.

Köylüler merayı üniversiteye verdi

Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Güçlü Köyü sakinleri, mera olarak kullandıkları yaklaşık 1 milyon metrekarelik alanı Hakkari Üniversitesi'ne verdi. Arazide incelemelerde bulunan Rektör Belenli, ?Bölgeyi gördük, beğendik değerlendireceğiz. Burayı her ne kadar hibe ediyorlarsa bile aslında kamu arazisidir. Bu davranış da iyi niyet göstergesidir? dedi.

Kürtçe'yi Kızlarım benden daha hızlı öğrendi

Profesör Belenli, en büyük zorluklardan birini dil konusunda yaşıyor. Ama öğrenmeye başlamış Kürtçe'yi: ?Yavaş yavaş öğreniyorum bazı kelimeleri. İlk öğrendiklerim ?Ber? ve ?Der? oldu. Taş ve kapı anlamına geliyor. Gel, git gibi kelimeleri de biliyorum. Kısa bir süreliğine yanıma gelen kızlarım benden hızlı öğrendiler Kürtçe'yi. Öğrendiklerimin çoğunu da onlardan kaptım.?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber