Mamografi de masum değil

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 17 Aralık 2009 08:20, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

?Kansız anjiyo'da radyasyona dikkat!

AYŞEGÜL AYDOĞAN ATAKAN

Prof. Dr. Murat Tuzcu, Türkiye'de ?kansız anjiyo? yöntemi olarak tanınan CT anjiyo adlı tomografinin, radyasyon dozu en yüksek tomografi cinsi olduğunu söyledi

Cleveland Clinic Kardiyoloji Bölümü Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Murat Tuzcu, Türkiye'de ?kansız anjiyo? yöntemi olarak tanınan CT anjiyo adlı tomografinin, radyasyon dozu en yüksek tomografi cinsi olduğuna dikkat çekti.

Yeri doldurulamayacak kadar önemli bir tanı yöntemi olan tomografilerin son yıllarda zararlı etkilerinin de olabileceğinin söylenmeye başladığını kaydeden Tuzcu, ?Fotoğraf çekerken nasıl ışık gerekliyse, tomografi için de X ışınları yani radyasyon gerekli. Yüksek doz X ışınları, hücrelerimizdeki DNA zincirlerini tahrip edip kansere yol açabiliyor. Ne kadar fazla ışın verilirse risk o kadar yüksek? diye konuştu.

Yarar zarar hesabı

Koroner damarlardaki darlıkları göstermesi açısından son yıllarda anjiyoya alternatif olarak gösterilen CT anjiyonun 1-2 yılda bir tekrarlandığında radyasyon riskinin birikerek arttığına işaret eden Tuzcu, ?Radyasyon dozunun en yüksek olduğu durumlardan biri, ülkemizde de yaygın olan, kansız anjiyo adlı CT anjiyo. Kalbi besleyen koroner damarlardaki darlıkları gösteren bu yöntem sıklıkla bir tarama aracı olarak kullanılıyor. Bir iki yılda bir, ?acaba bir ilerleme var mı?' diye tekrar edildiğinde, radyasyonun tehlikeli etkisi birikerek artıyor. Bilgisayarlı tomografinin, yerinde kullanıldığı zaman yararı, zararından kat kat daha fazla. Ancak, kan şekeri ölçer gibi tarama amaçlı kullanıldığında yararın zarardan fazla olduğunu söylemek güç? dedi.

Köşebaşında tarama!

Tuzcu şöyle devam etti: ?Şüphe edilen bir kanserin ya da bir akciğer pıhtısının incelemesi söz konusu olduğunda tomografinin yarattığı risk, yararının yanında konuşulacak düzeyde değil. Ama özellikle ABD'de son 10 yılda, ?kalp damarlarında daralma var mı?', diye köşe başlarında açılan merkezlerde tarama yapılıyor.

Bu şekilde herkese baştan aşağıya ışın verip kanserden ya da kalpten ölümü önlediği yönünde çalışmalar yok. Ama örneğin pap smear testinin, meme mamografisinin ya da kolonoskobinin standart taramalar sonrasında kanseri erken yakalayıp önlediği gösterilmiş.?

?Türkiye için problem yok'

Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer de uzun zamandır tomografilerin kanser riskini artırdığı yönünde ciddi veriler bulunduğunu belirterek şunları söyledi: ?Radyasyon Güvenliği Kurulu özellikle çocuklarda kullanılan tomografilerde düşük doz radyasyon ve yeni teknolojik ürünlerin mutlaka kullanılması yönünde karar aldı. Uzun zamandır tomografi ve kolon grafileri gibi bazı grafilerin bir miktar kanser riskini artırdığı konusunda ciddi veriler var. Tabii CT çok ağır bir radyasyon. O yüzden bu konuda uyarı var; gereksiz endikasyonlarda bunlar kullanılmamalı diye.

Hem MR hem de CT açısından bir milyon kişiye düşen cihaz sayısına göre Türkiye, OECD rakamlarına göre Avrupa ortalamasının altında kalıyor. Ülkemiz için henüz böyle bir ciddi problem görünmüyor.?

2 saat güneşle aynı doz!..

Radyodiagnostik uzmanı Dr. Tahsin Güneysu, anjiyo yapan yeni nesil tomografilerde çok düşük dozların kullanıldığını söyledi: ?Her incelemede olduğu gibi radyolojik incelemelerde de bir risk var. Ama 20 yıl içindeki bir süreçte X ışınına maruz kalıp kanser olma riski 10 binde 8'dir. Bu riske karşılık toplumun yüzde 35-40'ı koroner kalp hastalıklarından ölüyor. 10 binde 3 bin 500-4 bin kişi demek bu. Bu karşılaştırmayı yaparsak tomografiyle yapılan anjiyonun yararı ağır basıyor. Radyasyon her yerde var; yazın bir hafta deniz kıyısında saat 14.00-16.00 arasında güneşlenirseniz aynı tomografide çekilen kadar doz alıyorsunuz. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre bir kişinin maksimum alması gereken yıllık doz için 25 koroner BT anjiyo yaptırmak gerekiyor ki bu kadar kimse zaten çektirmez.?

İstanbul'da kaç tomografi var?

İstanbul Tabip Odası'nın verdiği bilgiye göre İstanbul'da 114 kayıtlı tomografi merkezi bulunuyor. İl Sağlık Müdürlüğü verilerine göre ise kamuya ait devlet hastanelerinde 30 adet tomografi cihazı ve 20 MR bulunuyor. Yanı sıra sadece tomografi ve MR hizmeti veren 30 merkez İstanbul'da bulunuyor. İstanbul'daki yaklaşık 140 özel hastanenin önemli bir kısmında da tomografi cihazı bulunuyor. İl Sağlık Müdürlüğü'nden Dr. Mehmet Emin Aksoy, İstanbul'daki cihaz sayısının pek çok Avrupa ülkesindeki sayıdan fazla olduğu yönündeki kanının ?şehir efsanesi? olduğunu belirterek, ?Durum hiç de öyle değil aslında. OECD rakamlarına bakıldığında sayıların fazla olmadığı görülüyor? dedi.

Mamografi de masum değil

Bilgisayarlı tomografi (CT) cihazlarının aşırı radyasyon yaydığı haberinin yarattığı etkinin ardından, göğüs kanserinin teşhisinde önemli rol oynayan mamografi cihazının da sağlığa yan etkileri olup olmadığı sorusu gündeme geldi. The New York Times gazetesi, bir süre önce ülkede tartışma yaratan ?kadınlarda mamografi çektirme yaşı ve sıklığı? ile ilgili soru işaretlerine dikkat çekerek ?Erken ve sık tarama olası ölümcül bir kanserin tespit edilme olasılığını artırıyorsa, bu iyi bir şey. Ama bu gerçekten de böyle mi?? diye yazdı. Sık yapılan taramanın yarardan çok zarar getirebileceğine dikkat çeken gazete, çekilen mamografiler sonucu bünyenin fazladan radyasyona maruz kalabileceğini belirtti. ABD'de bir grup bilim insanı, kadınların 40'lı yaşlarında mamografi çektirmesinin şart olmadığını, 50 yaş ve üzeri kadınların ise rutin mamografi taramasından her yıl değil, iki yılda bir geçmesi gerektiğini savunuyor.

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber