Avukatlık sınavını kaldıran kanunun gerekçeli reddi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 08 Ocak 2010 13:16, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Anayasa Mahkemesinin, Avukatlık Kanununda değişiklik yaparak avukatlık sınavını kaldıran kanunun iptaline ilişkin gerekçesi Resmi Gazete'de yayımlandı.

CHP, 5558 sayılı ''Avukatlık Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun''un iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesinde dava açmıştı.

Davayı esastan görüşen Yüksek Mahkeme, kanunun, ''avukatlık stajının ardından mesleğe başlayabilmek için getirilen sınav şartını yürürlükten kaldıran'' 1'inci, kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğini öngören 2'nci ve kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu'nun yürüteceğini öngören 3'üncü maddesini oy çokluğuyla iptal etmişti. Anayasa Mahkemesi, yürürlüğün durdurulması istemini ise reddetmişti.

Mahkemenin gerekçesinde, ''Hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu olan 'bağımsız yargı', yargının olmazsa olmaz koşulu olan 'savunma' ile birlikte anlam kazanır'' denilerek, savunmanın ''sav-savunma-karar'' üçgeninden oluşan yargının vazgeçilmez ögesi olduğu vurgulandı.

Avukatın seçkinliğinin ve üstün nitelikler taşımasının, hem kamunun hem de yargının beklediği bir husus olduğu belirtilerek, bunun sağlanmasında mesleğin gelişmesine katkı kadar mesleğe seçilmenin de önem kazandığı kaydedildi.

Sadece temel hukuki konularda eğitilmiş olmanın, bir mesleği yürütmek için yeterli olamayacağına işaret edilen gerekçeli kararda, mesleki açıdan yetkinlik, stajyerlik gibi özel eğitimlerin yanı sıra mesleğe girişte, seçme ya da elemeyi de içerebileceği ifade edildi.

Gerekçeli kararda, şunlar kaydedildi:

''Yasa koyucu tarafından sınavın getirilmesindeki, savunma hakkı ve adil yargılamaya, adaletin gerçekleşmesine ve avukatlık mesleğinin niteliğine dayalı kamu yararının, sınavın kaldırıldığı tarihte de geçerliliğini koruyup korumadığının saptanması, sınavın getirildiği zamandaki koşullar, kaldırılma zamanında değişmemiş ya da ortadan kalkmamış, hatta avukatlık mesleğinin niteliği yönünden çok daha önemli hale gelmişse bunun da değerlendirilmesi gerekir.

Yargının kurucu unsurlarından olan, bağımsız, serbestçe temsil eden, hukuksal ilişkilerin düzenlenmesinde, her türlü hukuksal sorun ve uyuşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesinde ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasında temel görev üstlenen avukat, hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkının da önemli bir unsurudur. Güçlü ve bağımsız savunma mesleği; hukukun üstünlüğünün, hukuksal uzlaşmanın, adil yargılanma duygusunun ve toplumsal barışın güvencesi olup bu değerler, mesleğinde yetkin bağımsız savunucularla teminat altına alınmıştır.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber