Yeniden değerleme oranı Anayasa'ya aykırı değil...

Haber Giriş : 01 Mart 2005 10:45, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Anayasa Mahkemesi, para cezalarının yeniden değerleme oranında artırılmasını Anayasa'ya aykırı bulmadı. Mahkeme, 4421 sayılı Türk Ceza kanunu ile Cezaların İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un bazı hükümlerinin iptali istemiyle çeşitli yerel mahkemelerin yaptığı iptal istemlerini reddetmişti.

Yüksek Mahkeme'nin başvuruları birleştirerek verdiği kararın gerekçesi, Resmi Gazete'de yayımlandı. İtiraz konusu kuralların, TCK ve diğer kanunlarda yer alan para cezası miktarlarını, ekonomik verilere uygun, yıla göre değişen ve her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranına göre, yeni bir yasa çıkarmadan, ileriye yönelik olarak tespit etmek ve uygulanmasını sağlamak için getirildiği anlatılan kararda, bununla, para cezası içeren yasa hükümlerinin değişen enflasyon oranlarına göre yaptırım gücünün korunmasının, dolayısıyla da arzu edilen kamu yararının sürekliliğinin sağlanmasının amaçlandığı kaydedildi.

Paranın, sık sık değer değişikliğine uğramasının sonucu olarak, suç ile ceza arasında kurulan hassas dengenin bozulmasının, genel kurala ayrık kurallar konulması zorunluluğunu ortaya çıkardığı anlaşıldığı ifade edilen kararda, şöyle denildi: ''Hukuk devleti ilkesine uygun olmak koşulu ile kamu yararını sağlamak için ceza belirlemede değişik ölçütleri seçmek yasa koyucunun takdirindedir. Yasa koyucunun, anayasal sınırları aşmadan takdir yetkisini kullanarak düzenlediği itiraz konusu kuralların, yukarda açıklanan hukuk devleti ilkesine aykırı bir yanı bulunmamaktadır. Anayasa'da 'Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez' denilmektedir. Artırılacak olan para cezalarının, daha önce kanunla düzenlenmiş olması, yeniden değerleme oranının niteliğinin ve uygulanış biçiminin de Yasama Organı tarafından sınırları çizilerek kanunla belirlenmesi nedeniyle yasama yetkisinin yürütmeye devrinden söz edilmesi mümkün değildir.''

''SUÇTAN ÖNCE CEZA MİKTARI BELLİ''

İtiraz konusu kuralların, daha önce yasalarda var olan para cezalarının ve bunların alt ve üst sınırları ile bir günün karşılığı olan para cezası miktarının, DİE tarafından bilimsel verilere dayalı olarak saptanıp, Vergi Usul Kanunu'nun 298. maddesi gereğince, her yıl Aralık ayında Maliye Bakanlığı'nca Resmi Gazete ile ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılacağını öngördüğü belirtilen kararda, şöyle devam edildi:

''Bu husus, keyfi ve takdiri uygulamalara yol açmayacak biçimde çerçevesi yasa koyucu tarafından çizilerek kanunla düzenlenmiştir. Kaldı ki yeniden değerleme oranına göre yapılan artırma, Yasama organı tarafından kanunla düzenlenmiş olan para cezaları üzerinden yapılmakta ve suç işlendiği zaman o suç için öngörülen ceza, suç gününden önce belirgin hale gelmektedir. İtiraz konusu kuralların kanunilik ilkesine ve Anayasa'nın 38. maddesine aykırı bir yönü bulunmamaktadır.'' Söz konusu hükümlerin iptal edilmesi gerektiğini belirten üyeler Fazıl Sağlam ve Necmi Özler karşı oy yazılarında, 4421 sayılı Kanun ile getirilen ''yeniden değerleme oranı'' ölçütü ile, idare yasama organı yerine geçirildiğini kaydettiler. Sağlam ve Özler, ''Nitekim TBMM Adalet Alt Komisyonu'nda kabul edilen 'Türk Ceza Kanunu Tasarısı'nın 52. maddesinin gerekçesinde, para cezalarının belirlenmesinde 'memur maaş katsayısı' veya 'yeniden değerleme oranı' gibi ölçütlerin ceza hukuku ilkeleriyle bağdaşmadığı açık olarak vurgulanmıştır'' dediler.

milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber