Dünyanın en iyi 500 üniversitesi arasında adımız yok

Haber Giriş : 16 Mart 2005 07:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

EĞİTİMCİLERİN zaten bildiği ?üniversitelerdeki kara tablo?ya uluslararası tescil de geldi. İngiliz The Times Gazetesi'nin yükseköğrenim eki ?Times Higher Education?, dünyanın en iyi 500 üniversitesini araştırdı.

Türkiye'den hiçbir üniversite listeye girmeyi başaramadı. Sadece İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, ?En iyi 100 tıp? listesinde 71. sırada yer alarak Türkiye'nin gurur kaynağı oldu.

Avrupa Birliği'ne girmeye çalışan Türkiye, bilimde sınıfta kaldı. Avrupa'nın en iyi 100 üniversitesi sıralamasına da hiçbir Türk üniversitesi giremedi.

Türkiye'nin bu eğitim utancına karşılık Brezilya, Meksika, ekonomik krizlerden yıllardır kurtulamayan Arjantin bile ?dünyanın en iyileri? arasına adını yazdırmayı başardı.

Dünyanın en iyi 500 üniversitesi sıralamasında ilk 10 sırada 8 ABD'li, iki İngiliz üniversitesi yer aldı. Bu üniversiteler sırasıyla şöyle:

?Harvard, Stanford, Cambridge, California-Berkeley, Massachusetts İns.Tec (MIT), California Ins Tech, Princeton, Oxford, Columbia ve Chicago.?

ABD, listenin tartışmasız şampiyonu. 500'lük listenin 164'ünde ABD üniversitelerinin imzası var. Ancak ilk 500 arasında en çok AB ülkelerinin üniversiteleri bulunuyor. Türkiye'nin giremediği listede şu ülkeler yer aldı:

?Kanada, Japonya, Avustralya, Norveç, İsviçre, Singapur, İsrail, Çin, Güney Kore, Meksika, Rusya, Brezilya, Hindistan, Yeni Zelanda, Arjantin, Güney Afrika ve Şili.?

Araştırma, dünya genelinde 1300 bilim adamı ve öğrencinin katılımıyla gerçekleştirildi.

Okul çok ama...

The Times'ın araştırması, Türkiye'de eğitim dünyasını sarstı. Rektörler sıralamayı inandırıcı bulmadı. YÖK yetkilileri, araştırma yapılırken, kendilerinden herhangi bir veri istenmediğine dikkat çekti.

Belli kriterler konularak yapılacak sıralamaların daha inandırıcı olacağını vurgulayan rektörlere göre, genel değerlendirme dikkate alındığında Türkiye'den de sıralamaya girecek üniversiteler mevcut.

YÖK tarafından hazırlanan ?Türk Yükseköğretiminin Bugünkü Durumu? adlı rapora göre sorunlara karşın Türkiye'deki üniversiteler hızlı bir gelişme sürecinde.

Cumhuriyet'in kurulduğu 1923 yılından 2004 yılına kadar geçen 81 yıllık dönemde yükseköğretim kurumu sayısı 1'den 78'e çıkarken, öğrenci sayısı 2 bin 914'ten 1 milyon 820 bin 994'e yükseldi.

Öğretim elemanı sayısında da dikkat çeken bir büyüme gerçekleşti. Buna göre, 81 yıl önce 307 öğretim elemanı varken, bu rakam 2004 sonu itibariyle 78 bin 804'ü buldu.

Ekonomik sorun bitmiyor

Verilere göre, Türkiye'de yüksek öğretim öğrencisi başına kamu kaynaklarından yapılan harcamalar, gelişmiş ülkelere göre oldukça düşük kaldı. Buna göre, öğrenci başına sadece örgün öğretimde 1538 dolar ile Türkiye dünya ortalamasının yarısını geçemezken, açık öğretim dahil edildiğinde 755 dolar ile dörtte birinden az harcama yaptı.

Üniversitelerin 2004 yılı yatırım programında yer alan projelerin tamamlanabilmesi için eğitim sektöründe 475,8 trilyon TL, sağlık Sektöründe 1.481,5 trilyon TL olmak üzere toplam 1.957,3 trilyon TL ödeneğe ihtiyaç duyulduğu belirtiliyor. Raporda şöyle deniliyor:

?Son beş yılda 9.052,5 trilyon kaynak ayrılması teklif edilmiş, buna karşılık 4.629,9 trilyon kaynak ayrılmıştır. Üniversitelerimizin ihtiyacı olan 4.422,6 trilyon ödenek ihtiyacı karşılanamamıştır. Bu nedenle üniversitelerimiz, altyapı yatırımları bakımından geri kalmıştır?

Rektörler, inandırıcı bulmadı

Prof. Dr. Ural Akbulut (ODTÜ Rektörü): Bu liste hazırlanırken bazı kriterler göz önünde tutuluyor. Eğer patent sayısı, Nobel ödülü almış olma, bazı bilim dergilerinde yayımlanan makale sayılarına göre sıralama yapıldıysa gerçektir. Ancak en iyi üniversiteleri sıralarken başka kriterlere de bakılmalı. Öğrenci ve öğretim elemanı sayıları, yabancı öğrencilerin tercihi gibi unsurlar göz önüne alınırsa Türkiye'den de bazı üniversiteler bu sıralamaya girecektir.

Prof. Dr. Güner Önce (Dumlupınar Üniversitesi Rektörü): Ben açıklanan listeyi inandırıcı bulmuyorum, çok objektif olduğunu da sanmıyorum. Böyle bir araştırma yapılıyorsa bize belirli bir formatta anket yapıp, imkanlar, potansiyel ortaya çıkarılmalıydı. Bu konuda hiçbir çalışma olmadan ?Türk üniversitesi listede yok? demek çok yanlış. Genel değerlendirmede 10 Türk üniversitesi rahatlıkla bu listeye girebilir.

Prof. Dr. Cengiz Utaş (Erciyes Üniversitesi Rektörü): Kriterlere göre bu sıralamalar değişebilir. Mesela, Türkiye'deki üniversitelerin patent sayısı yüksek değil. Bu ölçüte göre yaparsanız sıralamaya girmemiz zor. İyilik kriterini koyan kimdir, ne kadar yetkilidir, bunu bilmiyoruz. Bizim dünya üniversiteleriyle yarışabilecek, bilgi, teknoloji üretebilecek üniversitelerimiz var. Eğitim düzeyi, öğretim üyesi, öğrenci sayısı gibi kriterlere göre durum belirtildiği gibi değil.

Prof. Dr. Baki Komsuoğlu (Kocaeli Üniversitesi Rektörü): Eğitim kalitesi yönünden Avrupa'daki üniversitelerden çok büyük eksikliğimiz yok. Hatta bizim üniversiteleremizdeki bazı bölümlerimiz onların üniversitelerinden çok daha yukarıda. Bizim asıl eksikliğimiz araştırma konusunda. Altyapı eksikliği, ürün elde etmeye yönelik çalışmalar yapılmıyor. Bu tarz araştırmalarda da sadece eğitim kalitesi yönünden değerlendirilmiyorsunuz. Bir üniversite de olması gereken tüm alanlarda yapılan çalışmalara tek tek puan veriliyor. Bizim yapmamız gereken araştırma konusuna ağırlık vermek. Bunun içinde bize 4 -5 yıllık bir süre gerekiyor.?

h.o.tercüman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber