Stres ülser ve mide kanamasına zemin hazırlıyor

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 23 Şubat 2011 13:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Stresin, vücuttaki her sistem ve organı direkt ya da dolaylı yollardan etkilediği belirtildi.

Memorial Antalya Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Doç.Dr. Serdar Akça, sağlıklı bir midenin görevlerini yerine getirirken kendisini de iyi koruduğunu bildirdi. Serdar Akça, midenin düzenli hareketleri, mukozal defans sistemleri, hücre yenileme sistemleri görevlerini yerine getirirken midenin zarar görmesine de engel olduğunu anlattı. Dr. Akça, bu mekanizmaların son derece karmaşık bir şekilde hücre içi yollar, hücresel düzeyde hormon ve elektriksel uyarılar kullanılırken diğer organ ve sistemlerle

uyumlu bir şekilde çalıştıklarını bildirdi. Ancak, midenin koruyucu mekanizmaları ve midede sorun yaratacak mekanizmalar arasında bir dengesizlik ortaya çıkarsa kişi de mide yakınmaları başladığını anlatan Akça, şöyle konuştu: "Aslında bu durum tek başına mide problemi değil tüm sindirim sistemini etkileyen bir sorun haline gelir. Tüm bu dengesizlikler kendini reflü, gastrit, peptik ülser ve fonksiyonel dispepsi olabileceği gibi mide kanserine kadar uzanan çeşitli mide hastalıklarıyla ifade eder."

STRES TETİKLİYOR

Mide sorunlarının ortaya çıkmasını kolaylaştıran, hastalıkları tetiklediği herkes tarafından bilinen belli faktörler bulunduğunu ifade eden Dr. Akça, sözlerine şöyle devam etti: "Bunlar arasında en çok bilinenleri, insan vücudunda mekanik ve fizyolojik etkileri olan helicobakter pylori adı verilen bir bakteri, sigara ve alkol tüketimi ile ve bazı ilaçlardır. Öte yandan dengesiz ve sağlıksız beslenmenin, gıdaları az çiğnemenin, uzun süre aç kalma veya mideyi fazla doldurmanın, uykusuzluğun, yorgunluğun

veya hijyene dikkat etmemenin de mide üzerindeki olumsuz etkileri bilinmektedir. Ayrıca, mide rahatsızlıklarında genetik faktörlerin rolü de önem taşır. Bütün bu nedenlerin yanı sıra stres olarak adlandırılabilen psikososyal faktörler de birçok rahatsızlığın yanı sıra mide rahatsızlıklarını tetikler. Yapılan toplumsal çalışmalarda savaş ve deprem gibi afet benzeri durumlarda toplumda peptik ülser ve mide kanaması sıklığının arttığı ortaya konmuştur. Ekonomik buhran dönemlerinde de aynı bulgular dikkati

çekerken, özellikle fonksiyonel dispepsi olarak adlandırılan rahatsızlığın, stresin yoğun olduğu dönemlerde daha fazla belirti verdiği de gözlenmiştir."

RUHSAL DENGE MİDEYİ KORUR

Midenin kaslarındaki hareketlerin elektriksel aktiviteye dayanılarak ölçüldüğü bir yöntem olan Elektrogastrografi (EGG) yöntemiyle yapılan çalışmalarda, hassas kişilerde stres durumunda mide hareketlerinin bozulduğunun ortaya çıktığını belirtti. Dr. Akça, stres ile mide kanseri arasında doğrudan bağlantı kurabilen yeterince kuvvetli yayınlar olmamasına karşın, stresin son derece karmaşık mekanizmalar, fizyolojik ve nöroendokrinolojik değişikliklere yol açtığının uzmanlar tarafından kabul gördüğünü

söyledi.

Stresin hangi mekanizmalar ile mideyi etkilediği ve sonuçlarının her durumda aynı olup olmadığı bilinmemekle birlikte sindirim sistemi üzerindeki sonuçlarının aşikar olduğunu ifade eden Dr. Akça, şöyle konuştu: "Sağlıklı olma hali, fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan iyi olma hali olarak tanımlandığına göre, stresin sağlığı bozmaması için stres ile başa çıkmalı ve hayatımızdaki dengenin bozulmasına izin verilmemelidir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber