Yargıda rüşvet davasında üç tahliye
Davanın 2. celsesi, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz bazı sanıklar ve avukatları ile iddianamede ?müşteki? olarak yer alan CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem ve avukatları katıldı.
Duruşmada ifadesi alınan Erem, soruşturma aşamasında verdiği ifadesini tekrarladığını belirtti.
Davaya katılma talepleri olmadığını açıklayan Erem, ?Soruşturma aşamasında 'kamu adına' şikayetçi olmuştum. Zaten kamu davası açıldı. Şikayetçi değilim ve katılma talebim yok? diye konuştu.
Duruşmada ifade veren bazı tutuksuz sanıklar da üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini belirtti.
Cumhuriyet Savcısı Halis Özmen, üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, delil durumu ve kuvvetli suç şüphesi gerekçesiyle tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını talep ederken, tutuklu sanıklar ve avukatları tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti sanıklardan eski Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanı Mustafa Oskay ile Süleyman Balcı ve Resul Dalkıran'ın tahliyelerine; Bekir Akbal, Hüseyin Uysal ve Necdet Okcu'nun tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
EREM'DEN YAZILI AÇIKLAMA
Ceyda Erem, duruşma sonrasında, danışmanı aracılığıyla yazılı açıklama yayımladı. Açıklamada, ?Biz bu davanın mağduruyuz. Kamu davası açılmış ve yasal süreç işlemeye başlamıştır. Ceza davasını takip etmeyeceğiz. Ancak şirketimizin uğradığı zararın tazmini hususunda sorumlu ve yükümlüler hakkında gerekli yasal prosedürü tüm ciddiyetimizle sonuna dek takip edeceğiz? denildi.
EREM'İN SORUŞTURMA AŞAMASINDAKİ İFADESİ
Erem, soruşturma sırasında verdiği ifadesinde, şirketiyle, İstanbul Dünya Ticaret Merkezinin (İDTM) sahibi olduğu fuar alanında fuarcılık yaptığını, İDTM'nin 2005'te bu alanları boşaltmalarını istediğini, bunu yerine getirmeyince iki servis salonu için Bakırköy sulh hukuk mahkemesinde tahliye davası açtığını anlatmıştı.
Bu davaların reddedilmesinin ardından ayrı 5 sergi salonu için tahliye davası açıldığını, avukatlarının davaların iyi gitmediği ve hakimin sürekli ?Anlaşın? telkininde bulunduğunu anlattıklarını ifade eden Erem, bu sebeple davayla yakından ilgilenmeye başladığını bildirmişti.
Davanın, tahliye kararıyla sonuçlanmasından sonra temyiz başvurusunda bulunduklarını belirten Erem, tahliyeden 5-6 ay kadar sonra, bir fuarı gezmek için orada bulunan ve tahliye davasını gören gören hakimin, kendisinin ofisine geldiğini ifade etmişti.
Erem'in ifadesinde şunlar yer almıştı:
?Hakime neden tahliye kararı verildiğini sordum. Bana, haklı olduğumuzu, yanıldığını söyledi. Yargıtay incelemesinde tahliye kararı onandıktan sonra hakim iki defa geldi. Geldiğinde de üzgün olduğunu söyledi. Biz de kendisine, hukuka aykırı olduğuna inandığımız karar nedeniyle mağdur olduğumuzu ve üzüldüğümüzü belirtmiştik.?
Yargıtayın tahliye kararını onamasının ardından şirketinin mağdur olduğunu anlatan Erem, bu süreçte hukuki olarak aynı hakime danıştığını, bu görüşme talebinin kendisinden geldiğini anlatmıştı.
Avukatlarının karar düzeltme talebinde bulunmasından sonra Ankara'ya gelerek, taleplerini inceleyecek Yargıtay 6. Hukuk Dairesine gittiğini bildiren Erem, daire başkanının kapısında yaklaşık 3 buçuk saat beklediğini bildirerek, ?Beni içeri aldığında kapısını açıp, benimle konuştu. Üç dakikasını alacağımı, çok mağdur olduğumuzu söyledim ve dosyanın Allah rızası için iyi incelenmesini istedim. Bana, 'Dosyaları zaten iyi inceliyoruz' dedi ve beni dışarı çıkardı? ifadelerini kullanmıştı.
?Bakırköy'deki hakimin karar verme şeklinden şüpheleri bulunduğunu? belirten Erem, karar düzeltme talepleri sırasında bir gazetecinin kendisiyle görüştüğünü söylemişti. Erem, ?Bana tahliye talepli iki davanın rüşvetle reddedilmesini sağladığımızı, bu sebeple Adalet Bakanlığına hakkımda ihbar mektubu gönderildiğini ve benim dinlenmeye başlandığımı söyledi. 'Bu dinleme sırasında da tahliyeyle sonuçlanan üçüncü davada, karşı tarafın rüşvet verdiği çıkmış. Bu konuda bilginiz var mı?' diye sordu. Ben rüşvet olayını ilk kez gazeteciden duydum. Rüşvetle ilgim olmadığını söyledim. Daha sonra bu konu gazetede haber yapıldı? beyanında bulunmuştu.
Erem, davanın sanıklarından Serkan Tığlıoğlu'nu, babasından ötürü bildiğini, ancak tanımadığını bildirerek, ?Aldığım duyuma göre İDTM beni tahliye edip, bu fuar alanı işletmesini, (baba) Nuri Tığlıoğlu'na verecekmiş. Nuri Tığlıoğlu benim kiracımdı. Benden, şirketi adına fuar alanı kiralıyordu? demişti.
Nuri Tığlıoğlu ile arasında, fuarcılığı kendisinden almak istemesi nedeniyle tatsızlık olduğunu belirten Erem, ?Serkan Tığlıoğlu'nun, tahliye aşamasında İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş ile birlikte hareket ettiğini bildiğini? anlatmıştı.