Erdoğan: Yemin ettiiniz işte ne oldu

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 11 Temmuz 2011 23:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yemin krizi aşıldıktan sonra da CHP'ye yüklenmeye devam etti. Erdoğan, CHP'nin marjinalleştiğini ve bunun tehlikeli bir durum olduğunu belirterek, "Ve bak geldiniz yemin ettiniz bak ne oldu. Ne oldu? Bin düşüneceksin bir konuşacaksın. Öyle olmazsa böyle olur" dedi. Erdoğan, CHP'li vekillerin yemin etmemelerine rağmen Genel Kurul salonuna girmesini ise iç tüzük ihlali olarak değerlendirirken "Onu hiç gündeme getirmedik. Nezaketimizin gereği. Aslında sizin bu salona girememeniz gerekirdi bu iç tüzükte var. İç tüzük ihlali yapıldı" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, hükümet programına ilişkin görüşmelerin ardından yaptığı konuşmasında muhalefetin hükümet programı ile ilgili görüş ve eleştirilerini dile getirmemelerine dikkat çekti. Muhalefetin programı okuma fırsatı bulamadığını dile getiren Erdoğan, "Zaman zaman da kendimi adeta sanki yargı salonunda hissettim. Sadece burada bu konuşuldu. Hükümet programını tartışacağımızı zannediyordum buna rağmen yine de konuşmacılara şahsım grubum adına teşekkür ediyorum" dedi. Erdoğan, konuşmasının başında Srebrenitca Katliamı'nın yıl dönümü olduğunu da hatırlatarak şunları söyledi:

"Geçen yıl törenlere ben katılmıştım bu yıl da başbakan yardımcımız Bülent Bey katıldılar. Oradaki bütün şehitlere Allahtan rahmet diliyorum. Halen aydınlatılması gereken karanlık noktalar olduğunu adalete teslim edilmesi gereken zanlılar olduğunu nereye gömüldüğü beli olmayan kayıplar olduğunu biliyoruz. Katliamı unutmayacak unutturmayacağız.

Avrupa'nın ortasında bir dara benzer katliamlar yaşanmaması için Türkiye olarak bu meseleyi takip etmeye devam edeceğiz. TBMM genel kurulundan bir kez daha Boşnak kardeşlerimize dayanışma mesajlarımızı iletiyorum."

-MUHALEFET BAŞINI İKİ ELİNİN ARASINA ALSIN-

Başbakan Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinde milletin siyasetçilere önemli mesajlar verdiğini belirterek, çok partili sisteme geçişten sonra yaşanan sancılı süreçlere rağmen demokrasinin sürekli olgunlaştığını ve ilerleme kaydettiğini belirtti. 12 Haziran seçimlerinin demokrasinin ulaştığı seviyeyi ve artık sahip olduğu ileri standartları göstermesi bakımından özellikle önemli olduğunu belirten Erdoğan" İster profesör olsun ister çoban her bir fert serbestçe oyunu kullanıyor. Hür iradesi ile tercihini yapıyor. Söylenmesi gerekeni en güzel şekilde söylüyor" dedi, Erdoğan Kılıçdaroğlu'nun "Egemenlik şu anda kayıtlı şartlı milletindir" sözlerine de yanıt vererek şunları söyledi:

"Sayın vekiller 12 Haziran akşamı sandıkların açılması ve ortaya çıkan tablo "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' ilkesine inanıyorsa muhalefet başını iki elinin arasına alacak "nerede ne yanlış yaptık da yüzde 50 AK Parti'ye gitti' diye bunu düşünmesi lazım.

Yani yüzde 26 alacaksın asıp keseceksin yüzde 13 alacaksın asıp keseceksin. Egemenlik kayıtsız şartsız milletinse buna teslim olacaksın, 2 kişiden bir kişi AK Parti'ye oy verdi.

Millet seçimler yoluyla her tartışmaya her soru işaretine her anlaşmazlık ve uyuşmazlığa hakemlik yapıyor. Bu hakemliğin neticesidir."

Erdoğan'ın konuşması sırasında CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin tepki göstermesi üzerine ise Erdoğan, "Kulak asmayanları hakem sahadan atar bağırıp çağırmayla bu iş olmaz" sözleriyle karşılık verdi.

-YEMİN ETTİNİZ İŞTE NE OLDU?-

Başbakan Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinde katılım ve temsil oranlarına dikkat çekerek "Bu demokratik olgunluğun aynı derecede parlamentoya ve siyasete de yansıması en büyük arzumuzdur" dedi. Siyasetçilerin de millet kadar vizyon ve ufuk sahibi olması gerektiğini belirten Erdoğan, "Siyaset kurumu milletle aynı frekansı tutturmalı aynı yöne bakmalıdır. Ben şu hususu her fırsatta ifade ettim. Demokrasilerde muhalefet en az iktidar kadar önemlidir" dedi. Bugün aşılan yemin krizine ilişkin CHP'yi eleştiren Erdoğan, "Ama muhalefet konumunu bilemiyorsa marjinalleşiyorsa o zaman bu ülkede ileri demokrasiden bahsedemeyiz. Hele hele anamuhalefet marjinalleşirse bu çok büyük bir tehlikedir. İki arkadaşımız yemin etmedikçe biz etmeyeceğiz derseniz bu marjinal bir düşüncedir. Ve bak geldiniz yemin ettiniz bak ne oldu. Ne oldu? Bin düşüneceksin bir konuşacaksın. Öyle olmazsa böyle olur. Bir taraftan milli irade diyeceksin ondan sonra milli iradeye 12 Haziran'da sen konuştun bundan sonra konuşma diyeceksin. Milli irade sana parlamentoya konuş diyor. Dışarında Atina'da parlamentoyu şikayet et demedi. Burada konuşacaksın. Burada konuşacak sözü olmayanlar Atina'ya gitti. Durum çok daha farklı hale geldi."

-İÇ TÜZÜK İHLALİ YAPILDI-

Erdoğan, CHP'nin yemin etmeme kararının bir iç tüzük ihlaline neden olduğunu da sözlerine ekledi. "İç tüzüğün 2.b maddesini okumanızı tavsiye ediyorum. Burada durumunuz farklıydı. Onu hiç gündeme getirmedik. Nezaketimizin gereği. Aslında sizin bu salona girememeniz gerekirdi bu iç tüzükte var. İç tüzük ihlali yapıldı" diyen Erdoğan'a CHP'li Muharrem İnce tepki gösterince Erdoğan "Yemini ettikten sonra istediğin zaman girersin ama yemin etmeden durumun tribündekiler gibidir farklı değildir" yanıtını verdi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"İktidar önüne 2023 gibi bir vizyon koymuşken muhalefet hala bu tartışmaları yürütüyorsa eskinin gündemine meselelerine takılıp kalıyorsa 1940'ları aşıp bugünlere gelemiyorsa ülke adına sağlıklı bir hizmet ortamı olarak görmeyiz. En az iktidar kadar vizyon sahibi olmalarını 12 Haziran seçimlerinden çıkan en net mesaj budur. Bir kendi halinize bakın bir de AK Parti'ye bakın. Her şey ortada. Bu aziz millet AK Parti'ye zikzak yaptırmadı hep tırmandırdı. Ama sizde istikrar yok onun için de sizi muhalefete mahkum etti. Burada da nerede yanlışımız var diye düşüneceksiniz. Bunu size düşündürmedi. 81 vilayette biz varız siz yeni yeni gitmeye başladınız. Sürekli uyarısını yapa yapa bugüne geldik. CHP ilk defa bunu yaptı. MHP'nin de yapması lazım. İlerin tamamında bulunmak gerekir. Ben dersi aldım iyi de çalışıyoruz. Biz şunu samimiyetle arzu ediyoruz. Muhalefet bizi eleştirsin yapıcı eleştiriler getirsin. Bu şekilde hep birlikte şu çatının altında ülkemiz milletimiz için hizmet üretelim. Yapıcı eleştiriden asla yüksünmeyiz. İstişareden müzakereden asla kaçınmayız Milletin istifadesine olan her işte el birliği yapmaktan asla gocunmayız. Bizi buraya millet gönderdi ve en nihayetinde hepimiz millet için varız ve millet için çalışıyoruz. 12 Eylül halk oylamasının ardından seçimlerde millet bize şu iki mesajı gayet açık verdi. 1. Yeni bir anayasa yapın dedi. 2. Milli birlik ve kardeşlik sürecini kararlı şekilde sürdürün. 12 Eylül'de çıkan yüzde 58 evet oyunun da 12 Hazirandaki yüzde 50 desteğin de verdiği en önemli mesaj işte budur."

Başbakan Erdoğan, hükümet programı görüşmelerinde yeni Anayasa konusunda getirilen bir takım eleştirilere de yanıt verdi. Konuşmalarda peşinen "Biz Anayasa'da iktidarla yokuz havası" olduğunu belirten Erdoğan, "Daha önce aynı durumlardan geçtik. Kapağını açar kapatırız veya çay içmeye gelirler. Bize bu söylendi. Mecliste o zamanki başkan Toptan davet yaptı. O davete o zaman CHP dışında MHP ve BDP evet dedi ama CHP evet demedi. Anayasa çalışması. Niye? 26 maddelik paketle ilgili çalışma yapalım dedik. Buna yönelik sıkıntılar da bu pakete konulabilirdi. Ama baktık ki karşımızda bir üçlü blok. Burada sadece bir nakarat geldiler çıktılar o nakaratı okudular gittiler. Başka bir şey yok. Oylamalara katılmadılar. Niye katılmıyorsunuz katılın. Demokrasinin gereği bu değil mi parlamentoda üye olmanın gereği bu değil mi?" diye konuştu.

Erdoğan bu dönemde yaşanan yemin krizi ile muhalefetin Anayasa görüşmelerinde oy kullanmamalarının da aynı şey olduğunu belirterek "Bunlar demokrasiye egemenlik olayına yakışmıyor. Egemenlik kayıtsız anlaşışı size verilmiş bir yetki bunun gereğini yapın" dedi.

-AZINLIĞIN ÇOĞUNLUĞA TAHAKKÜMÜNE MÜSAADE ETMEYİZ-

Erdoğan, muhalefeti ortak akıl oluşturmaya çağırdı. Daha masaya oturmadan yargı mensubu gibi hesaba çekmenin anlamı olmadığını da sözlerine ekleyen Erdoğan, muhalefetin böyle bir derdi yoksa ülkeyi mevcut yasalarla da idare edebileceklerini söyledi. Muhalefetin "326 oya sahipler istediğimi yaparım havasındalar" eleştirileri bulunduğuna da dikkat çeken Erdoğan, "Bakın biz bir defa işin felsefesi olarak söylüyorum. Çoğunluğun azınlığa tahakkümüne karşı olan bin anlayışın mensubuyuz ama kusura bakmayın azınlığın çoğunluğa tahakkümüne de müsaade etmeyiz bunu da böyle bilesiniz. 326 vekilin burada yapması gereken neyse biz bunu yapacağız. Bunu yapmaya mecburuz çünkü milletimiz orada git çalış dedi yat demedi. Çalışacağız ve yasalar çerçevesinde çıkarılması gereken neyse bu yasaları da çıkaracağız. Çünkü biz hizmet edeceğiz" dedi.

Erdoğan, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır'ın hükümet programına ilişkin cek cak lı ifadeler kullanılmasına ilişkin eleştirilerine de yanıt veren Erdoğan "Biz 2023'ü ve onun önünde 4 yılı konuşuyoruz. Tabi cek cak diyeceğiz. Herhalde bunu da okumuşsunuzdur. Okuduysanız neler yaptığımızı da görmüşsünüzdür. Artık bunları görmezden gelmeyin. Bunları da artık görün" dedi.

-REFORME EDERİZ AMA YÖK'Ü NİYE KALDIRALIM-

Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Gelin üniversiteler kendi rektörlerini seçsin" önerisine de yanıt verdi. "Bunu şimdi söylüyorsunuz değil mi? Bunu Kemal Gürüz'ün Teziç'in olduğu zamanlarda niye söylemediniz? O zaman CHP yok muydu?" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şimdi mi geldi aklınız başınıza. Çıktılar YÖK'ün kaldıracağız. Kusura bakmayın reforme ederiz varız ama niye kaldıralım bu üniversitelerin düzenlemesi gerekmez mi? Rektörlerin atamasını konuşuruz. Bunları üniversiteler kendisi yapsın eyvallah ama bir denetleyen, düzenleyen kurumun olması bu işin gereğidir. Kaldı ki YÖK'ü kuran biz değiliz ve en çok nemalanan sizsiniz."

-KIRMIZI BEYAZ DIŞINDA RENK KABUL ETMİYORUZ-

İktidarlarının üçüncü döneminde yine güven ve istikrar dediklerini, kardeşlik, hukuk ve demokrasi dediklerini vurgulayan Erdoğan, daha gayretli ve coşkulu bir şekilde çalışacaklarını ifade etti. Erdoğan, "Doğu, Batı, Kuzey, Güney kavramlarının sadece birer coğrafi kavram olarak kalmasını istiyoruz Doğu denildiğinde geri kalmış Kuzey denince göç eden, Batı denince göç alan kavramını ortadan kaldırmak istiyoruz. Bizim için Türkiye kırmızı ve beyaza boyanmıştır. Bunun dışında renk kabule etmiyoruz. 74 milyonu nasıl gönülden kucakladıysak bugünden sonra da gönülden kucaklamaya devam edeceğiz. Ön yargıları yıkmak bizim birinci vazifemiz tahrikleri aşarak kışkırtmaları geçerek 74 milyonun her bir ferdine ulaşmak bizim sorumluluğumuzdur. Herkesin yaşam tarzı inancı dili kültürü özgürlük talepleri hükümet olarak bizim teminatımız altındadır" diye konuştu.

-BİZ TERÖR ÖRGÜTÜ YÖNETİCİLERİ İLE MASAYA OTURMADIK-

Özellikle referandum mitingleri sırasında meydanlarda sıkça tartışılan teröristbaşı Abdullah Öcalan ile iktidarın pazarlığa oturduğu iddialarına da Erdoğan meclis kürsüsünden yanıt verdi. MHP Lideri Bahçeli'ye "Her zaman söylüyoruz Bu ülkenin resmi dili Türkçedir ama herkes ana dilini rahatlıkla kullanabilmelidir" diye seslenen Erdoğan ardından şu açıklamayı yaptı:

"İmralı ile pazarlık meselesi doğrusu beni rahatsız ediyor. Bakınız, 3,5 yıllık iktidarınız döneminde de İmralı'yla görüşmeler yapılmıştır. Bizim dönemimizde de bunun pazarlık olup olmadığını size kim söylüyor. Avukatı vasıtayıysa görüşmesi yasak mıdır? Biz bunu her zaman yalanladık, gereğini söyledik. İdam kalkmamıştı 3,5 yıllık iktidarınızda. İdam kalkmamıştı niçin idamını ertelediniz. Bütün imzalarla belgelerini size kaç kez gösterdim. Bir diğer konu size göre hikaye bize göre gerçek. Bunları hep gösterdik. Bahçeli ağır ifadeler kullandı. Ben ağır cevap verdim ispat etmezseniz namert hayır hiçbir yerde itiraf yok. Biz hiçbir terör örgütünün yöneticileriyle masaya oturmadık. O size ait ertelersiniz ötelersiniz Bizim kitabımızda o olmamıştır."

-BIRAKIN YARGIYA MÜDAHALE ETMEYİN-

Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisinin mahkumiyet dönemlerine ilişkin sözlerini de hatırlattığı konuşmasında, mahkum olmasına neden olan Ziya Gökalp'in şiirini Meclis kürsüsünden bir kez daha okudu. Kılıçdaroğlu'na "yargıya müdahale etmeyin' çağrısında bulunan Erdoğan "Sizin savunduğunuz arkadaşlarınız acaba neden sanık durumundalar. Bırakın yargıya da müdahale etmeyin. Kılıçdaroğlu "haklarında yargı kararı bulunanlar suçlu muydu yemin ettirilmedi' dedi. Anayasa'nın 30. maddesini okudu. Bu kişiler aday gösterildiklerinde haklarında dava açılmış, tutuklu. Buna rağmen hukukun arkasını dolanmak Silivri'ye Genel Merkezden tünel kazman için aday gösteriliyor. Bir TV programında Kılıçdaroğlu'na soruyor. "Seçildikleri halde bırakılmazsa ne yaparsınız' diye soruluyor. "Yargı kararlarına saygı duyuyoruz' diyor Peki şimdi ne oldu. Yargı kararlarına neden saygı duyulmuyor. Hükümet ne yapabilir. Bizden beklenen ne. Yargıya müdahale etmemiz mi bekleniyor? Hakimleri mahkemeleri aramamız mı bekleniyor? Bunu siz yapabilirsiniz ama biz yapılmasına müsaade etmeyiz" diye konuştu.

-BAŞBAKAN'DAN SATAŞAN VEKİLLERE YANITLAR-

Başbakan Erdoğan'ın konuşması sırasında milletvekili sıralarından sıklıkla tepkiler geldi. Muhalefet milletvekilleri kimi zaman sözlerle kimi zaman da masalara vurarak Başbakan'ın konuşmasına tepki gösterdi. Erdoğan'ın yeminle ilgili "teslim olacaksınız" sözü üzerine CHP sıralarından itirazlar yükseldi. Bazı milletvekilleri de sıraların üzerine vurdu.

Başbakan 9 yıllık icraatlarını anlatırken Muharrem İnce, "Bu ülkeye demokrasiyi CHP getirdi" diye laf attı. Bunun üzerine Başbakan "Geç o işi ne alakası var. İsmet Paşa'nın sayesinde bu ülkenin ne bedeller ödediğini de biz biliyoruz. Geç o işi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Konya Alaattin Camiyle ilgili İnönü'ye restore ettir diye talimat veriyor ve temizlet diyor. Orayı restore ettirmek de bize kalıyor bundan haberin var mı? Hepsi belge belge. Benim şiarım belgelerle konuşmaktan havada tavada değil" diye yanıt verdi.

Muharrem İnce'nin laf atmaya devam etmesi üzerine Başbakan Kılıçdaroğlu'na "Yanınızdakine sahip çıkın" dedi ve İnce'yi işaret ederek "Cami arazisine rezidans yapmak size yakışır" dedi.

Başbakan'ın "Her zaman söylüyoruz Sayın Bahçeli, bu ülkenin resmi dili Türkçe'dir" demesi üzerine Bahçeli Başbakan'ı alkışladı. Erdoğan'ın "Biz hayal ticareti yapmadık" demesi üzerine ise CHP sıralarından bir milletvekili "Din tüccarlığı da yapmadınız mı?" diye laf attı. Bunun üzerine Başbakan "Bakın, değerli arkadaşlar, çok ayıp oluyor. Biz dini yaşarız, tüccarlığını siz yaparsınız" dedi.

Başbakan, İmralı ile görüşmeler konusu gündeme geldiğinde MHP'ye dönerek "Niçin idam etmediniz?" tartışması başlattı. Başbakan'ın konuşmasının ardından MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır yerinden söz alarak "Sayın Başbakan MHP'ye yönelik asılsız suçlamalarda bulunmuştur. O dönem MHP'nin sergilediği tavır herkesin malumudur. Sayın Başbakan'ı millete ve MHP'ye saygılı olmaya davet ediyoruz" dedi.

Erdoğan, konuşmasını "Zaten Sayın İnce de bayağı rahatsız olmaya başladı. Ben de sözlerimi bitiriyorum" cümlesiyle noktalarken AKP Grubu Başbakan'ı ayakta alkışladı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber