Askerin 1 yıllık değerlendirmeleri

Genelkurmay Başkanı Org. Özkök, Harp Akademileri'nde yıllık değerlendirme konuşması yaptı. Bedeli konusuna açıklık getiren Özkök, iç ve dış tehditleri ve uyarılarını şöyle sıraladı;

Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök Harp Akademiler'nde 90 dakikayı bulan yıllık değerlendirme konuşması yaptı. Özkök, açıklamaları önemli başlıklar halinde bölümlere ayırdı.. Org. Özkök'ün önemli açıklamaları özetle şöyle;

Berlin Duvarı'nın yıkılışı ve İkiz Kuleler'in yerle bir edilmesi arasında geçen zamanda dünyada önemli gelişmeler yaşanmıştır. Dünyada güvenliğin boyutları değişti. Dünyada güvenlik ve savunma boyutu da küreselleşti. Günümüzde küreselleşme ile ulusal egemenlik arasında bir mücadele yaşandığı bir gerçektir.

Harp Akademileri benim bilimsel karargahımdır. Mesleki konularda aktaracağım bazı bilgilerin siz geleceğin subaylarına faydası olacağını düşünmekteyim.

Çin'in Tayvan ile karşı karşıya gelmesi için bölgede yeterli potansiyel mevcuttur. Asya'da devletlerin çatışma olasılığı diğer bölgelere oranla daha yüksektir. Tayvan ve Kore bölge için yeterli kriz unsurudur. diğer bir krılma noktası olabilecek bölge Orta Asya'dır.

Rusya iç sorunlarını çözdükten sonra uluslararası arenada yerini tekrar alacaktır.

Gelecekte Ortadoğu'da enerji paylaşımı yaşanabilir. Ortadoğu enerji kaynaklarının yüzde 60'ını oluşturmaktadır. bu da yeterli bir neden teşkil etmektedir. Bölge ülkelerinin demokratikleşme yolunda atacakları adım dışarıdan müdahalelerle değil içeriden gerçekleşmesi sağlanmalıdır.

Genişleştirilmiş orta Doğu Güney Afrika'ya kadar uzanmaktadır. Bu bölge kilit rol üstlenmektedir. Ortadoğu uluslararası terörün kaynağı olarak görülüyor.

Şimdi ülkemizin güvenlik konularını ele alalım. Laiklik ilkesi Türkiye'de herşeyin temel taşıdır. Türkiye ılımlı islam ülkesi olarak gösterilmemeli. Türkiye ne islam ülkesidir, ne islam devletidir.

Karadeniz'de şüpheli görülen gemiler takip edilmekte. Tespit edilen şüpheli gemiler Türk karasularında takip edilmektedir ve Karadeniz'e kıyısı olan ülkelere ve NATO topluluğuna bu konuda bilgiler veriliyor.

Gürcistan'ın toprak bütünlüğüne saygı duyuyoruz bölgede istikrar konusuna destek veriyoruz.

Ermenistan'ın faaliyetleri kaygı verici. Ermenistan Türkiye'nin toprak bütünlüğüne uluslararası antlaşmaları hiçe sayarak kabul etmemektedir. Sözde ,Ermeni soykırımı iddiaları asılsızdır. Bu konu uluslararası antlaşmlarda da vardır.

İran'ın rejimi farklıdır. Teokratik rejime sahiptir. İran'ın rejimi Türkiye ile ilişkileri asgari düzeyde tutulmasını sağladı. İran'daki nükleer çalışmaları biz de kaygı ile izliyoruz.

Ortadoğu nükleer silahlardan arındırılmalı. Irak'ın kuzeyinden ülkemize sızan PKK terör örğütü mensuplarının sayısı son bir yıl içinde arttı. PKK'yı terör örgütü listesine almak yeterli değildir. PKK Irak'ın kuzeyini sığınak olarak kullanıyor. PKK dış destekten mahrum edilmeli bu şekilde başarısızlığa uğratılmalıdır.

Kerkük'ün zengin petrol kaynakları tek bir gruba mal edilmemeli, Irak'ın tüm halkının olmalıdır. Kerkük her an patlamaya hazır bomba gibi. Düşünce va kaygılarımızı yetkili organlara aktarıyoruz.

Suriye ile uzun yıllara dayalı soğuk ilişkilerin yerini 90'lı yıllardan itibaren sıcak ilişkiler almıştır.

Türkiye İsrail ve Filistin'in yan yana barış içşinde yaşayan iki devlet olmasını sağlayacak süreci sonuna kadar desteklemektedir. Ortadoğuda ümit verici gelişmeler yaşanıyor.

Balkanlara gelince... Kosava'da hâlâ gerilimini tırmandıracak potansiyel mevcuttur. NATO Kosava'da durumu kontrol almada başarılı olmuştur.

Türkiye Afganistan'da istikrara yardımcı olacak önemli çalışmalar yaptı. Türkiye İSAF'ın liderliği ikinci kez yükselmiştir.

Türkiye, Yunanistan ilişkileri gelince...

Türkiye ile Yunanistan arasında ilişkileri iyileştirici çalışmalar 2 yıldır yapılmaktadır. Ancak Türk subayların çalışmalar yaptığı geçtiğinmiz günlerdeki yakışıksız olayla ilgili gerekli takibatımız sürmektedir. Yunan resmi makamlarından bu konuda gerekli özrü bekliyoruz. Olayla ilgili soruşturma başlatılmıştır.

Ege konusu her zaman gündemimizdedir . İki ülke başbakanları ilişkilerle ilgili ciddi çalışmalar yapıyor.

Yunanistan'ın Türkiye ile ilgili emelleri değişmediği için ciddi bir askeri güç bulundurulduğu Yunan resmi internet sitelerinde görülmektedi. Yunanistan'ın son yıllardaki savunma harcamaları dikkat çekici boyutlara ulaşmıştır. Kişi başına düşen savunma harcamaları Türkiye'de 64 civarında dolarken Yunanistan'da 730 dolardır.

Uluslararası hava sahalarına giden her askeri uçağımız Yunanistan tarafından engellenmektedir. Bu durum er geç uluslararası camia tarafından anlaşılacaktır.

KKTC'nin güvenliği ve stratejik konumu önemlidir. Türk Silahlı Kuvvetleri Ada'daki kalıcı çözümü her şekilde desteklemektir. Türkiye'den jest beklemek büyük haksızlıktır. Acil ve kalıcı barışla ilgili parametreleri ortadan kaldırarak Kıbrıs'ta Türkiye'yi devre dışı bırakılarak, Ada'ya mutlak hakim olunmak istenmektedir. Türkiye'nin Rum Kesimi'nin tanıması mümkün değildir.

Türkiye, küresel aktörler olarak görülen Amerika, Avrupa Birliği ve Rusya ile yakın ilişkiler içindedir. Türkiye içinde yaşadığı coğrafyada bölgesel aktör olarak da ortaya çıkmıştır.

Türkiye'nin dışa dönük iki perspektifi bulunmaktadır. Bunlardan biri Amerika diğeri Avrupa Birliği'dir.

Amerika'nın Türkiye'nin bölgesindeki çıkarları ikili ilşkileri kesiştirmiştir. Türkiye'nin ABD ile ortak çıkarları mevcuttur ve bu işbirliğine yansımıştır. Türkiye'nin ABD'ye ABD'nin de Türkiye'ye ihtiyacı vardır. Son günlerde kriz yaşandı ilişkilerde kırılmalar yaşanıyor şeklindeki söylemler gerçeği yansıtmamaktadır. 50 yıllık ilişkiler küçük sorunlarla kopmayacak güçlülüğe sahiptir. Avrupa Birliği konusundaki ortak strateji ilişkileri daha da güçlendirecektir. Ancak, 17 Aralık sonrası AB'de Türkiye aleyhtarı bir politika uygulandığı görülmektedir.

Güvenlik ve istikrar açısından Avrupa Birliği ile Rusya ve Çin arasında politik ve ekonomik alanlarda ciddi rekabet yaşayacaktır. Avrupa Birliği bu noktada Türkiye'ye ihtiyaç duyacaktır. Avrupa Birliği bu rekabet yaşanacak pazarda aktif rol oynamalıdır. AB, Türkiye üzerinden hedeflerine çok daha kolay ulaşacaktır. Türkiye bu birlikteliğin asli üyesi olmayı hedeflemektedir. Ancak AB'ye girilmemesi dünyanın sonu değildir. Türkiye zamanı geldiğinde evet veya hayır olarak cevabını verecektir. Karşılıklı anlayış ve riskle ulaşılan mesafe gerekli sonucu gösterecektir. bu üyelikte iki tarafın karşılıklı menfaatleri açık bir şekilde görülmektedir.

NATO'nun son zamanda yaşadığı değişimi yakından takip ediyoruz.

Uluslararası terör mücadeleyi güçleştiriyor.

TSK son zamanlarda gerekli çalışmalar yaparak vizyonunu ve kendini yenilemiştir. Bu yenileme çalışmaları ile 21 asrın çağdaş silahlı kuvvetleri oluşturulmaya çalışılmıştır. Türkiye'nin güvenlik parametreleri diğer ülkelerden daha çoktur. Önümüzdeki 10 yılda TSK'nın yapılanması önem taşıyor. TSK'nın hedeflerine ulaşabilmesi için modernizasyon çalışmalı hızlandırılmalıdır. Bu çalışmalarla TSK beka kabiliyeti yüksek esnek elastik ve hızla yer değiştirebilen çok daha verimli hale gelecektir.

Son günlerde medyada bedeli askerlikle ilgili yorumlar yer almaktadır. Bu haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri daha önce 150 bin kişilik bir kadro daralmasına gitmiştir. TSK'nın yeniden yapılanma süreci bedelli askerlik ile ilgili değildir. Bedelli askerlikle ilgili herhangi bir çalışma yapılmamaktadır. Küçülme ancak modernizasyonla mümkündür. Plansız küçülme felaketi getirir. medyada yer alan haberler silah altına alınacak kişileri etkilemektedir.

Devlee sıfatlar eklemenin uygun olmadığını düşünüyorum. Türkiye Cumhuriyeti uniter bir devletti. Terör silahlı faaliyetleri ile muvaffakiyet sağlayamadı, şimdi siyasallaşmaya çalışıyor. Terör ülkeyi siyasi yolla bölmek istiyor. Millet kavramı tartışması niteliği bozmaya yöneliktir. Türkiye'nin AB yolunda aldığı önemli adımları bozmaya yönelik terörün faaliyetleri sürmektedir. Bu nedenle Kürt sorunu ortaya atılmıştır. Terör örgütü demokratik ortamı kötüye kullanıyor. PKK kültürel khakları AB yoluyla diktew ettiriyor. Türk ulusunun esenliği birlikten geçer. Birliğimizi bozacak tehditlere imkan verilmemelidir.

Türk Silahlı Kuvvetleri, dinsiz gibi gösterilmeye çalışılmaktadır. TSK dine saygılı, ancak irticai faaliyetlere karşıdır. İrticai faaliyetler ülke için tehdit oluşturmaktadır. Türkiye Cumhuriye'nin dini yoktur. İrticai unsurlar devletle barışık bir görüntüye girdi. İrticai faaliyetler yürüten örğütler kendini yenilemek durumunda kalmıştır. Ve taban oluşturmaya çalışmaktadır. İrticai faaliyetlerde önemli ölçüde düşüş görülüyor. Ancak bazı yönlerde talepler yoğunlaşmaya başladı. İrticai örğütler okul, kurs, yurt ve görsel medya olarak kamu kuruluşllarında örgütleniyor.

Bi diğer komnu ise yolsuzluk... Yolsuzluk halkın gündelik yaşantısında menfi etkiler yaratıyor. Halkın devlete olan güvenini zedelemektedir.

Televizyonlar kültürel değerlerimizden uzaklaşıyor. Kültürel yozlaşma alanında en çok kullanılan araçlar kitle iletişim araçlarıdır. Bu şekilde toplumsal erezyon yaşatılmaktadır. Bazı programlar gençlerin yaşantısında çöküntüler yaşatıyor.

KONUŞMA DEVAM EDİYOR

---

Komşu 2 ülkeye sert uyarılar yaptı

Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök, Yunanistan'da Harp Okulu öğrencilerinin maruz kaldığı 'bayrak skandalı'nı yorumladı. Özkök, Ermeni soykırımı iddialarına sert çıktı, Yunanistan'a şu uyarıyı yaptı;

YUNANİSTAN, RESİM ÖZÜR DİLEMELİ

Yunanistan'da Harp Okulu öğrencilerinin maruz kaldığı "bayrak skandalı" ile ilgili konuya da değinen Org. Özkök, "İki ülke arasında güven artıcı önlemler alınmıştı. Ancak Harp öğrencilerinin ziyareti esnasında meydana gelen olaya ilişkin resmi özür dilenmesi ve sorumluların ortaya çıkarılmasını bekliyoruz. Aksi taktirde ilişkileri yeniden gözden geçirmek gerekebilir" dedi.

Yunanistan'ın savunma harcamaları açısından Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde ilk sırada yer aldığına dikkat çeken Özkök, Yunanistan'ın Ege'deki adaları silahlandırmaya devam ettiğini hatırlattı. Türk-Yunan dostluğunun gelişmesine önem verdiklerini dile getiren Özkök, Ege'yi uluslararası deniz yolları ve hava sahasıyla herkesin denizi olarak gördüklerini söyledi.

Yunanistan'la Türkiye'nin savunma harcamalarını da karşılaştıran Genelkurmay Başkanı Özkök, Türkiye kişi başına milli gelirinin 164 dolarını savunma harcamalarına aktarırken, bu rakamın Yunansitan'da 709 dolara çıktığını vurguladı.

ÖZKÖK'ÜN EGE VE KIBRIS MESELESİNEYLE İLGİLİ UYARILARI

Türkiye ile Yunanistan arasında ilişkileri iyileştirici çalışmalar 2 yıldır yapılmaktadır. Ancak Türk subayların çalışmalar yaptığı geçtiğinmiz günlerdeki yakışıksız olayla ilgili gerekli takibatımız sürmektedir. Yunan resmi makamlarından bu konuda gerekli özrü bekliyoruz. Olayla ilgili soruşturma başlatılmıştır.

Ege konusu her zaman gündemimizdedir . İki ülke başbakanları ilişkilerle ilgili ciddi çalışmalar yapıyor.

Yunanistan'ın Türkiye ile ilgili emelleri değişmediği için ciddi bir askeri güç bulundurulduğu Yunan resmi internet sitelerinde görülmektedi. Yunanistan'ın son yıllardaki savunma harcamaları dikkat çekici boyutlara ulaşmıştır. Kişi başına düşen savunma harcamaları Türkiye'de 64 civarında dolarken Yunanistan'da 730 dolardır.

Uluslararası hava sahalarına giden her askeri uçağımız Yunanistan tarafından engellenmektedir. Bu durum er geç uluslararası camia tarafından anlaşılacaktır.

KKTC'nin güvenliği ve stratejik konumu önemlidir. Türk Silahlı Kuvvetleri Ada'daki kalıcı çözümü her şekilde desteklemektir. Türkiye'den jest beklemek büyük haksızlıktır. Acil ve kalıcı barışla ilgili parametreleri ortadan kaldırarak Kıbrıs'ta Türkiye'yi devre dışı bırakılarak, Ada'ya mutlak hakim olunmak istenmektedir. Türkiye'nin Rum Kesimi'nin tanıması mümkün değildir.

ERMENİSTAN

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Türkiye'nin Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirme arzusunda olduğunu belirterek, ''Ancak bunun için Ermenistan'ın uluslararası temel hukuk kurallarına uyması, komşuluk ilişkilerinin gereklerini yerine getirmesi gerekmektedir'' dedi.

''(Yakın çevremize nasıl bakıyor, ülkemizin güvenlik kaygıları hangi noktalarda yoğunlaşmaktadır?) sorularına cevap arayalım'' diyen Özkök, Ermenistan-Türkiye arasındaki ilişkileri değerlendirdi.

Ermenistan'ın tutumunun kaygı verici olduğunu vurgulayan Orgeneral Özkök, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye, Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirme arzusundadır. Ancak bunun için Ermenistan'ın uluslararası temel hukuk kurallarına uyması, komşuluk ilişkilerinin gereklerini yerine getirmesi gerekmektedir. Ermenistan, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tanımamakta, uluslararası arenada asılsız Ermeni soykırım iddialarının tanınması için girişimlerde bulunmakta, BM Güvenlik Konseyi kararlarını hiçe sayarak Azerbaycan topraklarının önemli bir bölümünü işgal altında bulundurmaktadır. Asılsız soykırım iddialarının siyasi ve hukuki boyutu, Lozan Antlaşması ile kapanmıştır. Antlaşma ile Türkiye Cumhuriyeti'ne herhangi bir yükümlülük intikal etmemiştir.

1915'te cereyan eden olaylarda, Osmanlı Devleti'nin vatandaşı durumunda bulunan çok sayıda Türk ve Ermeni yaşamını yitirmiştir. Bir savaş içinde bulunan Osmanlı Devleti, kendine karşı isyan eden, isyancı devletlerle işbirliği yapan, yerli Türk halkına karşı katliamlar başlatan ve bağımsızlık için silahlı siyasi faaliyetlere başvuran bir kısım Ermeni kuruluşlarından dolayı, Türk toplumunun misillemesinden Ermeni toplumunu koruyabilmek için 1915 Mayıs ayında tehcir hareketini başlatmıştır.''

''SOYKIRIM İDDİALARINDA BULUNANLARIN HİÇBİR DAYANAĞI YOK''

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Osmanlı Devleti'nin, içinde bulunduğu bütün zor şartlara rağmen bu hareketin güvenli ve sağlıklı yapılabilmesi için o günün şartlarında mümkün olan bütün tedbirleri aldığına işaret ederek, şunları kaydetti: ''Soykırım ise bilindiği gibi 'ulusal, etnik, ırksal ya da dinsel bir grubu toptan ya da onun bir bölümünü yok etmek niyetiyle, yani böyle bir özel kasıt ile eylemlere başvurulması' şeklinde tanımlanmaktadır. Dolayısıyla asılsız soykırım iddialarında bulunanların hiçbir dayanağı yoktur.''

haber7

---

Amerika hassasiyet göstermiyor

Org. Hilmi Özkök, ABD'nin PKK konusunda gerekli hassasiyeti henüz göstermediğini ve örgütün Kuzey Irak'ta siyasi olarak etkinleştiğini söyledi. Askerin Kıbrıs konusunda tavrı netti;

Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök, Harp Akademileri Komutanlığı'nda yıllık değerlendirme konuşması yaptı. Yaklaşık 1.5 saat süren konuşmasında Genelkurmay Başkanı dünya ve Türkiye'de güncel olaylar konusunda değerlendirmelerde bulundu. Org. Özkök, ?Şu ana kadar PKK'ya karşı aktif eyleme geçilmemesi düşündürücüdür? diye konuştu.

PKK VE KUZEY IRAK

Genelkurmay Başkanı Org. Özkök, ABD'nin Kuzey Irak'ta PKK konusunda gerekli hassasiyeti henüz göstermediğini ve örgütün Kuzey Irak'ta siyasi olarak etkinleştiğini bildirdi. ABD'nin PKK'ya karşı aktif eyleme geçmemesini ?düşündürücü' olarak niteleyen Genelkurmay Başkanı, ?PKK dış destekten mahrum edilmeli? dedi. Özkök, Kerkük'ün özel statüsü olmasının önemine de dikkat çekti.

?KIBRIS'TA JEST BEKLENEMEZ?

?KKTC'de söz verilen izolasyonların kaldırılması unutuldu, Türkiye'den jest beklenmesi haksızlıktır?

Genelkurmay Başkanı Kıbrıs konusunda ise TSK'nın her zaman Ada'da kalıcı ve adil bir çözüme destek verdiğinin altını çizdi.

Org. Özkök, Kıbrıs'ın stratejik öneminin kalmadığını öne sürenlere, Kıbrıs'ın AB'ye apar topar alınmasını ve İngiltere'nin halen Ada'da askeri güç bulundurmasını hatırlatarak karşı çıktı. Orgeneral Hilmi Özkök, Kıbrıs'ın Türkiye'nin güvenliği açısından stratejik önem taşıdığını söyledi.

Özkök, ?bazı kesimler Kıbrıs'ın artık stratejik olarak önem taşımadığını öne sürüyor. Ancak biz bunun bir ihtiyaç olarak devam ettiğini biliyoruz. İngilitere bile hala Ada'daki üslerinin stratejik olduğunun bilincinde" dedi.

Kıbrıs Türk halkının yapılan referandumda Ada'nın birleşmesi niyetini açıkça ortaya koyduğunu hatırlatan Özkök, Türkiye'den bu konuda yeni jestler beklenmemesini istedi. Rumların, Ada'da çözüm istemediğini vurgulayan Özkök, Rum tarafının Kıbrıs konusunu sürüncemede bırakarak, KKTC'yi etkisizleştirmek isteğini belirtti.

Genelkurmay Başkanı, Rum tarafının ciddi taahhüde girmeden çözümü sürümcemede bırakmak istediğini ve Ada'yı ele geçirmek istediğini bildirdi. Org. Özkök, çözüm önerilerinde garantörlük hakları ile Türkiye'nin güvenliğinin dikkate alınmasını da isterken ?KKTC'de söz verilen izolasyonların kaldırılması unutuldu, Türkiye'den jest beklenmesi haksızlıktır? dedi.

haber7