'Annem canlı bombaya 'Allah aşkına patlatma' diye yalvardı'/ Video

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Kasım 2011 08:45, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Bingöl'deki hain saldırıda canlı bombanın üzerine atlayarak büyük bir faciayı önleyen kahraman annenin, teröristle boğuştuğu ortaya çıktı. Patlamada yaralanan kızı 14 yaşındaki Ceylan Belgin, "Annem kadını görünce üzerine yürüdü. Boğuşmaya başladılar. Bomba yere düştü. Annem, 'Allah aşkına patlatma!' diye yalvardı. Annemle o kadın boğuşurken bomba patladı." ifadelerini kullandı.

Bingöl'de iki sivil vatandaşın hayatını kaybettiği canlı bomba saldırısıyla ilgili ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı. Kadın canlı bombayı fark ederek üzerine atlayan 4 çocuk annesi Hatice Belgin'in, bombayı patlatmaması için teröriste adeta yalvardığı öğrenildi. Patlamanın olduğu sırada annesinin yanında bulunan ve yaralanan Ceylan Belgin (14), o anları şöyle anlattı: "Bayram alışverişine çıkmıştık. Annem bir kadının elinde bomba olduğunu görünce üzerine doğru gitti. Sonra boğuşmaya başladılar. O sırada bomba yere düştü. Küçük kardeşim Veysel annemin hemen yanındaydı. Ben de kardeşim Hazal ile 4-5 metre mesafedeydik. Annem bir yandan bombayı almaya çalışıyor, bir yandan da 'Allah aşkına patlatma.' diyordu. Annemle saldırgan boğuşurken patlama oldu."

Hatice Belgin'in eşi Kadri Belgin ise saldırıyı lanetledi. BDP'yi sert ifadelerle eleştiren Belgin, "Yeter artık! Kadınları, çocukları öldürerek hangi hakkı alacaksınız? Eşimi kaybettim. Oğlum yoğun bakımda. Böyle hak aranır mı? Bu bir vahşet. Hangi vicdan sahibi bu saldırıyı haklı görebilir? BDP'liler, il binasına astıkları siyah bezi indirsinler. Kına yaksınlar. Onların çocukları Antalya'larda tatil yapıyor, barlarda eğleniyor. En lüks kolejlerde okuyor. Burada bizim gibi garibanların çocukları ölüyor. Onlar hep rant peşindeler. Cahil insanları kandırarak dağa çıkarıyorlar. Üstlerine bomba bağlıyorlar. Bu mudur halkı düşünmek?" ifadelerini kullanıyor. Kendisinin de 'Zaza' olduğunu belirten Belgin, masum kadın ve çocukları öldürenlerin insanlıktan nasibini almadığını kaydediyor. Bölge halkına, çocuklarına sahip çıkmaları çağrısında bulunan Kadri Belgin, "İnsanlarımız çocuklarına dini eğitim versin, insanlığı öğretsinler ki çocukları terör olaylarına karışmasın, masum insanları katletmesin." diyor. Kadri Belgin, PKK'nın 'özür' açıklamasına da tepki gösterdi. Belgin, "Önce öldürüp sonra özür diliyorlar. Kimi kandırıyorlar? Üstünüze bomba bağlayıp sokağa çıkarken, insanların öleceğini bilmiyor musunuz?" şeklinde konuşuyor.

Hatice Belgin'in kardeşi Tahir Yolaşan da, bayram heyecanı yaşarken hüzne boğulduklarını belirtiyor. Bu cinayetleri işleyenlerin Kürtlerle bir ilgisi olmadığını vurgulayan Yolaşan, terör örgütünün en büyük zararı Kürtlere verdiğini kaydediyor. Bütün Bingöl halkının kendilerinin acısını paylaştığını, binlerce insanın taziye ziyaretinde bulunduğunu dile getiriyor. PKK'nın gerçek yüzünün bir kez daha ortaya çıktığına işaret ediyor.

PKK önce öldürüyor sonra özür diliyor

Son dönemde sivillere yönelik katliam yapan terör örgütü PKK, ilginç bir taktik uyguluyor. Saldırıların ardından açıklama yapıp özür diliyor. 4 genç kızın öldürüldüğü Siirt'teki saldırı ve Batman'da 4 kişinin katledilmesinden sonra özür dileyen örgüt, Bingöl'de 3 sivilin hayatını kaybettiği canlı bomba eylemi için de benzer bir açıklama yaptı: "Bomba kaza sonucu orada patladı!"

Terör örgütü PKK, son dönemlerde sivillere yönelik saldırıları artırdı. Korku ortamı tesis ederek halkı baskı altına almaya çalışan örgüt, tepkiler yükselince 'biz yapmadık, devlet yaptı' veya 'yanlışlıkla oldu, özür dileriz' taktiğine başvuruyor. Bazen de kendisine bağlı naylon örgütleri kullanarak, 'TAK yaptı. Onları uyardık' diyor. Daha önce Van, Batman, Siirt ve İstanbul'daki saldırıları sebebiyle özür dileyen PKK, bu kez Bingöl'deki canlı bomba eyleminde aynı taktiği kullandı. "Hayatını kaybeden sivillerin aileleri ve Kürt halkından özür diliyoruz." diyen PKK, hedefin polis karakolu olduğunu, ancak bir kaza sonucu bombanın orada patladığını ileri sürdü. PKK, 20 Eylül 2011'de Siirt'te 4 genç kızın hayatını kaybettiği silahlı ve bombalı saldırıyla ilgili de özür dilemişti. Aracın polis otosu sanıldığını iddia etmişti. Ağustos 2010'da Batman'da Sadi Özdemir (47) ve iki kardeşi ile Sedat Özevin (48), yola döşenen mayının patlaması sonucu ölmüş, büyük tepki çeken olayın ardından terör örgütü, iki teröristi cezalandırdığını ileri sürmüştü. Yine Batman'da 27 Eylül 2011'de terör örgütü mensupları tarafından yapılan silahlı saldırıda Mizgin Doru ile 4 yaşındaki kızı Sultan, olay yerinde hayatını kaybetmişti. 8 aylık hamile olan anne Mizgin'in bebeği ise iki gün sonra hayata gözlerini yummuştu. PKK, saldırıyı önce polise yıkmaya çalışmış, ancak ortaya konulan deliller gerçeği gözler önüne sermişti.

PKK, Bingöl'deki canlı bomba eylemi sebebiyle özür diledi. Terör örgütünün silahlı kanadı HPG'den yapılan açıklamada, "Bingöl merkezde polis karakoluna yönelik fedai eylem hazırlığındaki bir arkadaşımız kaza sonucu şehadete ulaşmıştır. Bu kaza sonucunda iki kişi de yaşamını yitirmiştir. HPG olarak sivilleri hedef alan eylemlere kesinlikle karşıyız. Olayın soruşturması yapılarak sorumluları hakkında gereken yaptırımlara gidilecektir." denildi.

Bingöl'deki sivillere yönelik saldırı PKK için ilk değil. Ağustos 2010'da Batman'da TPAO'ya ait Güney Raman petrol bölgesindeki iki kuyuya saldıran teröristler, bir konteyneri ateşe verdi. Bölgeye gitmek isteyen eski İHD başkanı ve köy muhtarı Sadi Özdemir (47), kardeşleri eski BDP'li yönetici Salih Özdemir (55), Sofi Özdemir (45) ile eski Batman Barosu Başkanı Sedat Özevin (48), teröristlerin yola döşediği mayının patlaması sonucu öldü. Terör örgütü, iki teröriste sözde 20 ve 24 yıl ağır hapis cezası verilip örgütten atıldığını duyurdu. Örgüt, bir yıl önce Taksim'de de sivilleri hedef almıştı. Saldırıda, 32 vatandaş yaralanmıştı. PKK'nın sivillere yönelik eylemlerini üstlenen taşeron örgütü Kürdistan Özgürlük Şahinleri (TAK) "Eylemi biz yaptık." demişti.

Siirt'te 20 Eylül 2011'de PKK'nın hedefinde kadınlar vardı. Bir otomobilin içerisindeki 4 genç kız, teröristlerin çapraz ateşi arasında kalarak can vermişti. Saldırıda 2 genç kız da ağır yaralanmıştı. Saldırıyı üstlenen PKK, tepkiler üzerine açıklama yapmış ve kadınları polis zannettiklerini iddia etmişti. Açıklamada, "Öncelikli olarak yaşanan bu acı olaydan dolayı halkımızdan, yaşamlarını yitiren insanlarımızın ailelerinden ve çevrelerinden özür diliyoruz." ifadeleri kullanılmıştı.

Ankara'nın Kızılay Kumrular Caddesi'nde Çankaya Kaymakamlığı önünde terör örgütü tarafından 21 Eylül 2011'de bombalı saldırı düzenlendi. Saldırıda 3 kişi öldü, 3'ü ağır 34 kişi yaralandı. Bu saldırıyı da yine TAK üstlendi.

Batman'da 27 Eylül 2011'de terör örgütü mensupları tarafından yapılan silahlı saldırıda da 2 sivil hayatını kaybetmiş, 3'ü polis 5 kişi yaralanmıştı. Saldırıda ateş arasında kalan Doru ailesi fertlerinden Mizgin Doru ile 4 yaşlarındaki kızı Sultan olay yerinde hayatını kaybetmişti. 8 aylık hamile olan anne Mizgin'in bebeği ise iki gün sonra hayata gözlerini yummuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber