İlaçta soygun devri bitti
İlaç ve Eczacılıktan Sorumlu Müsteşar Yardımısı Gümrükçüoğlu, 'İlaçta Fiyat Kararnamesi' ile 1 yılda 1 milyar dolar kazanıldığını, geçmiş yıllarda devleti katrilyonlarca lira zarara uğratan sistemin de böylece tarihe karıştığını söyledi.
Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılıktan Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Uz. Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, AK Parti hükümetiyle uygulamaya konan objektif kontrol ve refarans sistemine dayalı 'İlaçta Fiyatlandırma Kararnamesi'nin kamu maliyesine yılda 1 milyar dolar kazandırdığını söyledi. Daha önce maliyet esası ve tamamen firma beyanına dayalı fiyat uygulamasının 17 yıl boyunca firmaların ilaçta fiyat indirim yapmalarını engellediğini vurgulayan Gümrükçüoğlu, "Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın talimatıyla oluşturulan çalışmalar neticesinde Maliye, Hazine bakanlıkları ile DPT ve AB Genel Sekreterliği'nin görüşleri alınarak, 2004 yılında 'İlaçta Yeni Fiyat Kararnamesi' ilan edilmiştir. Söz konusu kararname, beyan esasına dayalı, ve kontrol edilemeyen mahsurları ortadan kaldıran, objektif fiyatlandırmaya dayalı bir uygulamadır"dedi.
Haberler gerçeği yansıtmıyor
Basın yayın kuruluşlarının Başbakanlık Teftiş Kurulu raporlarına dayandırdığı ve döviz kuru farklılığı ile ülkenin katrilyonlarca lira zarara uğratıldığı şeklindeki haberlerin gerçekleri yansıtmadığını belirten Gümrükçüoğlu, Türkiye'deki ilaç fiyatları belirlenirken, Avrupa'daki ilacı en düşük fiyatla satan ülkelerin kriter alındığını vurguladı.
Gümrükçüoğlu, ilaç fiyatlarının belirlenmesi çalışmalarıyla ilgili olarak da şunları söyledi: "Yeni düzenleme, ilaç firmalarına referans aldıkları 5 ülke içinden aynı ilacı en düşük fiyatla satan ülkeyi örnek almaları zorunluluğu getirdi. Yürütülen çalışmalar sonucunda ülkemizde 5 bin çeşit ilacın, 968 çeşidinin fiyatı yüzde 1 ila yüzde 80 oranında düşürülmüştür. Yapılan indirimle ülkede bir yılda tüketilen ilaç miktarının kamu maliyesine olan katkısı 1 milyar dolara ulaştı. Uygulamayla, bugüne kadar kontrol edilemeyen sistemler bütün kriterleri ile kontrol altına alındı. Buna bağlı olarak ilaç firmasına ilacın düşük oluğu Avrupa ülkesinin fiyatını beyan sorumluluğu ile ilgili ülkeden imzanın tasdikinin istenmesi kriteri de getirildi."
İddialar araştırılıyor
Gümrükçüoğlu, Roch firmasının 'Neocormon' isimli ilacıyla ilgili olarak, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın Portekiz'de fiyatının daha düşük olduğu münasebetiyle kamu zararı oluştuğu iddialarının araştırıldığını söyledi. Yapılan araştırmada Portekiz Büyükeleçiliğinden ilk edinilen bilgiye göre söz konusu ilacın Portekiz'deki eczanelerde satışı ve perakende satış fiyatının olmadığı anlaşıldığını ifade etti. Gümrükçüoğlu, Portekiz Sağlık Bakanlığı'ndan getirtilecek resmi evrakla sorunun çözüme kavuşturulacağını kaydetti.
Gümrükçüoğlu, firmanın yanlış beyanının tespit edilmesi halinde hakkında kanuni işlem yapılacağını belirterek, "Kararname gereği bir ilacın fiyatıyla ilgili işlem yapılırken, hastane toplu alımı değil, imalatçı fiyatı kriter alınmaktadır"diye konuştu.
AB'de en ucuz ilacı biz satıyoruz
Gümrükçüoğlu, Sağlık Bakanlığı'nın ilaç ile ilgili yürüttüğü üç aşamalı kontrol sistemi ile gerekli görüldüğünde, yurdışındaki Türkiye büyükelçiliklerinden ilaç fiyatlarının kontrol etmelerini istendiğine dikkat çekerek, "Üç aşamalı kontrol sistemi sayesinde, Türkiye AB'nin ilacı en ucuz satan ülkesi olmuştur" diye konuştu. Başbakanlık Teftiş Kurulu raporlarına dayandırılarak, 13 Şubat tarihli döviz kuru esas alınak kamunun 20 trilyon zarara uğratıldığı iddialarına da cevap veren Gümrükçüoğlu, şunları söyledi: "Devlet, kamu ve buna bağlı kuruluşlar afaki sözlerle değil, resmi evraklara göre iş ve işlem yapmak zorundadırlar. 14 Şubat tarihinde fiyat kararnamesinin yayınlandığı Resmi Gazete'de, 13 Şubat saat 15.30 tarihli Merkez Bankası kurları esas alınmıştır. 14 Şubat sabahı Merkez Bankası döviz kurlarına bakıldığında 13 sabahının saat 15.30 daki döviz kurları görülmüş ve buna göre işlem yapılmıştır. Burada en ufak bir yanlışlık yoktur."
yenişafak