Şahin: Kangren haline gelmiş sorunları çözmek bize düştü

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "Tek başına iktidar olduğumuz için kangren haline gelmiş sorunları çözmek bize düştü" dedi.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda görüşülmeye başlandı.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şahin, komisyona bilgi verirken, 1982 Anayasası'nın 134'üncü maddesi ile geçici 15'inci maddelerinin söz konusu kurumlarla ilgili olduğunu belirterek, "Anayasa'daki kurumla ilgili maddeler yürürlükte oldukça bağlı kalmak zorundayız. Çünkü milletvekili olarak hepimiz, Anayasa'ya bağlı kalmak için yemin etmiş kişileriz" dedi.

Bakan Şahin, son 12 yıldır yasada ciddi boşluklar olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

"1982 ihtilalinden sonra gelen hükümetler döneminde, bu tür konulara çözüm getirilmemiş. Tek başına iktidar olduğumuz için kangren haline gelmiş sorunları çözmek bize düştü. Yıllardır çözülemeyen birçok sorunu çözdük. Tek başına iktidar olarak sorunları çözmek de bizim görevimiz." Bazı CHP'li milletvekillerine, "Tasarının değiştirilmiş son hali" olarak dağıtılan metninden habersiz olduklarını belirten Şahin, dağıtılan bu metinde herhangi bir imza bulunmadığını ifade etti.

Şahin, yeni bir tasarı metni hazırlamalarının söz konusu olmadığını da bildirdi.

"DARBELER YARGILANMALIDIR"

CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek, Cumhuriyetin ilanından sonra yaşanan darbelerin, Türkiye'nin demokrasi ayıbı olduğunu ve bu ayıpların ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.

"Darbeler sırasında Atatürk'ün vasiyetinin çiğnendiğini" ifade eden Şimşek, şöyle devam etti:

"Darbecilerin yaptıkları hukuk ayıbını ortadan kaldırmak hepimizin görevidir. Darbeler, yargılanmalıdır. Darbelerde Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu'na yapılan haksızlıklar ortadan kaldırılmalıdır. Bu kurumlar, hukuki statülerine kavuşturulmalıdır.

Atatürk'ün bıraktığı mal varlıkları iade edilmelidir."

"DİL, BİR AĞAÇ GİBİ CANLIDIR"

AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan, Türkçe'nin 250 milyon kişi tarafından kullanılan, dünyanın 4'üncü büyük dili olduğunu kaydetti.

Her dönemin, kendi şartlarına göre değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Doğan, "Gömlek, pantolon gibi, bir tekstil atölyesi gibi kelime üretiyorlar. Uydurulan kelimelerden şiir yazılmaz, edebiyat yapılmaz. Dil, bir ağaç gibi canlıdır. Hür ve özgür olan dil, sürekli gelişme göstermektedir" dedi.

ATATÜRK'ÜN VASİYETİ...

CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Kenan Evren ve arkadaşlarının, ihtilal dönemindeki "dayatmaları sonucu", dil ve tarih kurumlarının birleştirilerek yüksek kurum haline getirilmesini, "cinayet" olarak değerlendirdi.

Atatürk'ün el yazısıyla yazdığı vasiyeti komisyon üyelerine dağıtan Gazalcı, "Darbelerdeki uygulamalar Atatürk'ün vasiyetini hiçe saymıştır. Eğer parmak kaldırıp indirerek bu tasarıyı yasalaştıracaksanız, bu cinayete siz de ortak olursunuz. Darbe sonucu insan haklarına ve hukuka aykırı düzenlemeyi ya pekiştireceksiniz ya da insanlık ve hukuk ayıbını sivil otorite olarak ortadan kaldıracaksınız. Sizden önce yapılan günaha suç ortağı olmamalısınız.

Atatürk'ün vasiyeti yerine getirilmelidir. Bunun için de yasal gerekli düzenlemeler yapılmalıdır" diye konuştu.

Gazalcı, tasarının geri çekilmesini veya alt komisyon oluşturularak eksikliklerin giderilmesini talep etti.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şahin'in talebi doğrultusunda, tasarının yeniden görüşülüp değerlendirilmesi için görüşmeler ertelendi.

Komisyonda ayrıca, bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerin karşılanabilmesi ve Roma Sözleşmesi'nin bu gelişmeler karşısında aksayan yönlerinin giderilmesi için hazırlanan "WİPO İcralar ve Fonogramlar Andlaşmasına Katılmamızın Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı" kabul edildi.