Kaymakama darpta şok iddia
Uludere Kaymakamı'na saldırıda tanıklar BDP milletvekili Kaplan'ı olayı tahrik ettiği gerekçesiyle suçladı. Bir tanık "Hasip Kaplan 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü, bugün taziyeye gelmiş' dedi ve gençleri kışkırttı" dedi
Irak sınırındaki olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye ziyaretinde bulunduğu sırada saldıraya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'a yönelik saldırının arkasından ilginç ayrıntılar ortaya çıktı. Saldırıya ilişkin 5 kişi gözaltına alınırken, polisin ifadelerine başvurduğu tanıklar BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın çevrede bulunan gençleri Kaymakam Yavuz aleyhine kışkırttığını öne sürdü. Uludere İlçesine bağlı Şenoba Belediye Başkanı Sabri Babat ile 5 vatandaş da "halkı kışkırttığı" gerekçesiyle Kaplan hakkında Uludere Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Şırnak Valiliği de yazılı bir açıklama yaparak saldırı olayının faillerinin tespitine yönelik çalışmaların son aşamaya geldiğini belirterek "Bu şahısları yönlendiren karanlık odakların deşifre edilerek adalete teslim edilmesine yönelik çalışmalar sürdürülmekte olup sonuçları en kısa zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır" dedi.
5 GÖZALTI
Şırnak Emniyetinin başlattığı soruşturmada Uludere Kaymakamı Naif Yavuz ile beraberindeki heyete saldırdığı iddiası ile H.B., T.B., G.Ö., F.B. ve L.A. gözaltına alındı. İsmi gizli tutulan bir tanık, "Kaymakam Yavuz halı sahada 'Katil Erdoğan' pankartını görünce 'Neden bunlar asıldı?' diye sordu. Bazıları bunu Hasip Kaplan'a iletmiş. Bu gelişme üzerine Kaplan yanında bulunan gençleri 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü. Bugün taziyeye gelmiş' sözleri ile tahrik etti" şeklinde ifade verdi. Olayın yakın şahitlerinden bir kişi de Kaymakam Yavuz'la birlikte taziye için geldikleri halı sahada BDP milletvekili Hasip Kaplan'ın da bulunduğunu belirterek, şöyle dedi: "Kaymakam bey taziye için Bakanların geleceğini ve olay çıkmamasını istedi. Ancak Hasip Kaplan 'Ben bakanların gelmesini istemiyorum. Kesinlikle bu çadıra girmesinler yoksa olay çıkarırız' dedi. Bu sırada A.Ö. isimli, vefat edenlerden birinin yakını gelerek Hasip Kaplan'a 'Biz senin dediğini yaptık. PKK bayraklarını astık. Tabutların üstüne koyduk. Sende bizim dediğimizi yap. Olay çıkarma kargaşa olmasın" dedi. Ancak, Kaplan, 'Ben sizin dediğinizi yapmayacağım' diye ters çıktı." Tanığın anlattıklarına göre A.Ö., Kaymakam Yavuz ile Hasip Kaplan arasında gidip gelerek bakanların taziyeye gelmesi için çalıştı. Ancak iddiaya göre Hasip Kaplan olay çıkartacaklarını söyleyerek çadırdan çıktı.
"ÖLDÜRECEĞİZ"
Aynı tanık ifadesinde, Kaymakam Yavuz'un bakanların A.Ö.'nün evinde ağırlanması teklifi kabul edilince Hasip Kaplan, Uzungeçit Belediye Başkanı ve üç kişi ile birlikte dışarı çıktı. Daha sonra Kaymakam Yavuz dışarı çıkınca kalabalığın içinden biri 'saldırın' diye bağırdı. Aynı tanık Kaymakam Yavuz benzinliğe sığındıktan sonra kalabalıktan bazı isimlerin Kaymakamı öldüreceklerini söylediğini duyduğunu belirtti. Polis olayda bir başka tanığın daha ifadesine başvurdu. Görgü tanığı "Kaymakam Yavuz halı sahada 'Katil Erdoğan' pankartını görünce 'Neden bunlar asıldı?' diye sordu. Bazıları bunu Hasip Kaplan'a iletmiş. Kaplan'da 'gençler bu konuda çok dolu. Kimse onları durduramaz. Ben olacaklardan sorumlu değilim' dedi" şeklinde ifade verdi. Kaplan'ın bakanlar gelince olay çıkacağını defalarca tekrarladığını anlatan aynı tanık A.Ö.'nün evine taziyeye gitme kararı alındıktan sonra bir yakınının yanına gelerek dışarıda bekleyen gençlerin taş ve sopalar aldığını hata bazılarının şişelere benzin doldurduğunu söylediğini anlattı. Tanık ifadesinde, saldırı olayının organizatörünün Hasip Kaplan ve İrfan Enç (BDP'li İl Genel Meclisi üyesi, Ortasu köyünde yaşıyor) olduğunu ileri sürdü. Olay sonrası ifadesi alınan üçüncü görgü tanığı, "Kaymakam Bey'in arkasından dışarıya çıkmak için ayağa kalktık. Ben biraz ilerlediğimde Hasip Kaplan'ın yanına gelmiş bulundum. Kaplan yanında bulunan gençlere 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü. Bugün taziyeye gelmiş' dediğini duydum" derken, dördüncü tanık olaylar esnasında Hasip Kaplan'ın yanında bulunan kişilere 'Kaymakam buradan sağ çıkmasın' şeklinde ifadelerde bulunduğunun halk arasında konuşulduğunu söyledi.
VALİLİK AÇIKLAMASI
Olayın faillerinin en kısa sürede kamuoyuna duyurulacağı yönünde yazılı açıklama yapan Şırnak Valiliği, şu ifadeleri kullandı: "Karanlık odaklardan talimat alan, yaptıkları çirkin davranışın farkında bile olmayan bir mütecaviz grup tarafından ilçe kaymakamımıza yönelik gerçekleştirilen hayâsız saldırı, taziye sahipleri ve ilçe halkınca lanetlenmiştir."
#Sayfa#'Beni köylü korudu'
Taziye ziyaretinde saldırıya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz, "Beni orada koruyan köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışardan gelen provokatörlerdir" dedi. Şırnak halkında gelen yoğun ziyaretçi akını nedeniyle kendi isteğiyle hastaneden taburcu olarak, otele yerleşen Yavuz, darp olayıyla ilgili şunları söyledi:.
Irak sınırındaki olaydan sonra cenaze sahipleri ile beraber olduk. Otopsilerine bizzat katıldım. Oradaki insanlarla beraber kucaklaştık. Oturduk, beraber ağladık. Onlar bizi bağırlarına bastı. Cenazeler defnedildi .O çocukların hepsi ile fotoğrafım vardır. Aileleriyle hepsini tanıyorum. Onlarda beni çok iyi tanıyor.
Sayın bakanlarımızın da geleceğini bildiğimiz için o gün gittik taziye evinde 1 saate yakın oturduk. Sonra değişik yerlerden provokatörlerin geldiği haberlerini aldık. Herhangi bir olayda cenaze sahipleri mağdur olur diye bakanlarımızın çadıra değil de başka bir eve taziyeye gelmesini aile ile birlikte kararlaştırdık.
Vatandaşların beni bağırlarına basması, başkalarını rahatsız etmiştir. Bana saldıranlar asla ve asla cenaze sahipleri değildir. Hatta, cenaze sahiplerinden bana bir haber geldi, 'Kaymakama yapılan bu saldırı, bir önceki saldırıdan daha çok bizi rencide etmiştir. Çok daha üzmüştür' diye. Beni orada koruyan da köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışardan gelen provokatörlerdir.
Doktor rapor yazacağını söyledi ama kabul etmedim. Yarından itibaren görevimin başına geçeceğim. Bu olay nedeniyle başka bir yere tayinim de söz konusu oldu ama kabul etmedim. Uludere'deki hizmetlerimizi tamamlayıp öyle ayrılacağım. İkinci yılıma girmek üzereyim. Son bir yıldır Uludere'de en ufak bir toplumsal olayın gerçekleşmedi. Bizim kim olduğumuzu çok iyi biliyorlar.
Uludere'ye 20 milyon liralık hizmet gelmiştir. Uludere halkını ve çocuklarını kendim gibi görmüşüm. Çünkü ben Muşluyum. Muş'un köylerinde okumuşum. 4 kilometre yolu yürümenin ne demek olduğunu çok iyi bilen bir insanım.#Sayfa#Kaplan: Engellemeye çalıştık
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'un darp edilmesine ilişkin, "Yaşananlara rağmen olayları engellemek için çaba sarf ettik" dedi. Bölgedeki geleneklere göre taziyenin 3 gün sürdüğünü ve taziyeye herkesin gelebileceğini belirten Kaplan, önceki gün köyde herhangi bir olayın yaşanmaması için parti teşkilatları ile teyakkuza geçtiklerini savunarak, şöyle konuştu: "Yaşananlara rağmen olayları engellemek için çaba sarf ettik. Makam aracının ses sisteminden anons yaparak, kitleyi sakinleştirmeye çalıştım. Uludere Kaymakamı, bakanların çadıra gelmesini beklemiş olacak ki uzun bir süre oturduktan sonra çadırdan çıkarken ve benim de orada bulunmadığım sırada böyle bir olay yaşanmış. Kaymakamı koruyan da benim 5 parti yöneticimdir. Kitleyi sakinleştirmeye çalışarak kaymakamı ambulansa bindirip, gönderdim. Uludere yol ayrımında kendisini teslim ettik. Ancak tutanak tutmadık. Bu gerçeğin görülmesi lazım. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve beraberindekiler helikopterle askeri alana indi, 4 kilometre uzaklıktaki taziye çadırına gelmedi. Bu nasıl bir taziye ziyaretidir. Buraya herkes geliyor. Değişik siyasi partilerden de gelenler oluyor. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da çadırı ziyaret etti. Uyarılarımızı ve sağduyu çağrılarımızı dikkate almayan Hükümet, Uludere Kaymakamını kurban etmiştir."
Irak sınırındaki olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye ziyaretinde bulunduğu sırada saldıraya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'a yönelik saldırının arkasından ilginç ayrıntılar ortaya çıktı. Saldırıya ilişkin 5 kişi gözaltına alınırken, polisin ifadelerine başvurduğu tanıklar BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın çevrede bulunan gençleri Kaymakam Yavuz aleyhine kışkırttığını öne sürdü. Uludere İlçesine bağlı Şenoba Belediye Başkanı Sabri Babat ile 5 vatandaş da "halkı kışkırttığı" gerekçesiyle Kaplan hakkında Uludere Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Şırnak Valiliği de yazılı bir açıklama yaparak saldırı olayının faillerinin tespitine yönelik çalışmaların son aşamaya geldiğini belirterek "Bu şahısları yönlendiren karanlık odakların deşifre edilerek adalete teslim edilmesine yönelik çalışmalar sürdürülmekte olup sonuçları en kısa zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır" dedi.
5 GÖZALTI
Şırnak Emniyetinin başlattığı soruşturmada Uludere Kaymakamı Naif Yavuz ile beraberindeki heyete saldırdığı iddiası ile H.B., T.B., G.Ö., F.B. ve L.A. gözaltına alındı. İsmi gizli tutulan bir tanık, "Kaymakam Yavuz halı sahada 'Katil Erdoğan' pankartını görünce 'Neden bunlar asıldı?' diye sordu. Bazıları bunu Hasip Kaplan'a iletmiş. Bu gelişme üzerine Kaplan yanında bulunan gençleri 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü. Bugün taziyeye gelmiş' sözleri ile tahrik etti" şeklinde ifade verdi. Olayın yakın şahitlerinden bir kişi de Kaymakam Yavuz'la birlikte taziye için geldikleri halı sahada BDP milletvekili Hasip Kaplan'ın da bulunduğunu belirterek, şöyle dedi: "Kaymakam bey taziye için Bakanların geleceğini ve olay çıkmamasını istedi. Ancak Hasip Kaplan 'Ben bakanların gelmesini istemiyorum. Kesinlikle bu çadıra girmesinler yoksa olay çıkarırız' dedi. Bu sırada A.Ö. isimli, vefat edenlerden birinin yakını gelerek Hasip Kaplan'a 'Biz senin dediğini yaptık. PKK bayraklarını astık. Tabutların üstüne koyduk. Sende bizim dediğimizi yap. Olay çıkarma kargaşa olmasın" dedi. Ancak, Kaplan, 'Ben sizin dediğinizi yapmayacağım' diye ters çıktı." Tanığın anlattıklarına göre A.Ö., Kaymakam Yavuz ile Hasip Kaplan arasında gidip gelerek bakanların taziyeye gelmesi için çalıştı. Ancak iddiaya göre Hasip Kaplan olay çıkartacaklarını söyleyerek çadırdan çıktı.
"ÖLDÜRECEĞİZ"
Aynı tanık ifadesinde, Kaymakam Yavuz'un bakanların A.Ö.'nün evinde ağırlanması teklifi kabul edilince Hasip Kaplan, Uzungeçit Belediye Başkanı ve üç kişi ile birlikte dışarı çıktı. Daha sonra Kaymakam Yavuz dışarı çıkınca kalabalığın içinden biri 'saldırın' diye bağırdı. Aynı tanık Kaymakam Yavuz benzinliğe sığındıktan sonra kalabalıktan bazı isimlerin Kaymakamı öldüreceklerini söylediğini duyduğunu belirtti. Polis olayda bir başka tanığın daha ifadesine başvurdu. Görgü tanığı "Kaymakam Yavuz halı sahada 'Katil Erdoğan' pankartını görünce 'Neden bunlar asıldı?' diye sordu. Bazıları bunu Hasip Kaplan'a iletmiş. Kaplan'da 'gençler bu konuda çok dolu. Kimse onları durduramaz. Ben olacaklardan sorumlu değilim' dedi" şeklinde ifade verdi. Kaplan'ın bakanlar gelince olay çıkacağını defalarca tekrarladığını anlatan aynı tanık A.Ö.'nün evine taziyeye gitme kararı alındıktan sonra bir yakınının yanına gelerek dışarıda bekleyen gençlerin taş ve sopalar aldığını hata bazılarının şişelere benzin doldurduğunu söylediğini anlattı. Tanık ifadesinde, saldırı olayının organizatörünün Hasip Kaplan ve İrfan Enç (BDP'li İl Genel Meclisi üyesi, Ortasu köyünde yaşıyor) olduğunu ileri sürdü. Olay sonrası ifadesi alınan üçüncü görgü tanığı, "Kaymakam Bey'in arkasından dışarıya çıkmak için ayağa kalktık. Ben biraz ilerlediğimde Hasip Kaplan'ın yanına gelmiş bulundum. Kaplan yanında bulunan gençlere 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü. Bugün taziyeye gelmiş' dediğini duydum" derken, dördüncü tanık olaylar esnasında Hasip Kaplan'ın yanında bulunan kişilere 'Kaymakam buradan sağ çıkmasın' şeklinde ifadelerde bulunduğunun halk arasında konuşulduğunu söyledi.
VALİLİK AÇIKLAMASI
Olayın faillerinin en kısa sürede kamuoyuna duyurulacağı yönünde yazılı açıklama yapan Şırnak Valiliği, şu ifadeleri kullandı: "Karanlık odaklardan talimat alan, yaptıkları çirkin davranışın farkında bile olmayan bir mütecaviz grup tarafından ilçe kaymakamımıza yönelik gerçekleştirilen hayâsız saldırı, taziye sahipleri ve ilçe halkınca lanetlenmiştir."
Uludere Kaymakamı'na saldırıda tanıklar BDP milletvekili Kaplan'ı olayı tahrik ettiği gerekçesiyle suçladı. Bir tanık "Hasip Kaplan 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü, bugün taziyeye gelmiş' dedi ve gençleri kışkırttı" dedi
Irak sınırındaki olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye ziyaretinde bulunduğu sırada saldıraya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'a yönelik saldırının arkasından ilginç ayrıntılar ortaya çıktı. Saldırıya ilişkin 5 kişi gözaltına alınırken, polisin ifadelerine başvurduğu tanıklar BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın çevrede bulunan gençleri Kaymakam Yavuz aleyhine kışkırttığını öne sürdü. Uludere İlçesine bağlı Şenoba Belediye Başkanı Sabri Babat ile 5 vatandaş da "halkı kışkırttığı" gerekçesiyle Kaplan hakkında Uludere Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Şırnak Valiliği de yazılı bir açıklama yaparak saldırı olayının faillerinin tespitine yönelik çalışmaların son aşamaya geldiğini belirterek "Bu şahısları yönlendiren karanlık odakların deşifre edilerek adalete teslim edilmesine yönelik çalışmalar sürdürülmekte olup sonuçları en kısa zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır" dedi.
5 GÖZALTI
Şırnak Emniyetinin başlattığı soruşturmada Uludere Kaymakamı Naif Yavuz ile beraberindeki heyete saldırdığı iddiası ile H.B., T.B., G.Ö., F.B. ve L.A. gözaltına alındı. İsmi gizli tutulan bir tanık, "Kaymakam Yavuz halı sahada 'Katil Erdoğan' pankartını görünce 'Neden bunlar asıldı?' diye sordu. Bazıları bunu Hasip Kaplan'a iletmiş. Bu gelişme üzerine Kaplan yanında bulunan gençleri 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü. Bugün taziyeye gelmiş' sözleri ile tahrik etti" şeklinde ifade verdi. Olayın yakın şahitlerinden bir kişi de Kaymakam Yavuz'la birlikte taziye için geldikleri halı sahada BDP milletvekili Hasip Kaplan'ın da bulunduğunu belirterek, şöyle dedi: "Kaymakam bey taziye için Bakanların geleceğini ve olay çıkmamasını istedi. Ancak Hasip Kaplan 'Ben bakanların gelmesini istemiyorum. Kesinlikle bu çadıra girmesinler yoksa olay çıkarırız' dedi. Bu sırada A.Ö. isimli, vefat edenlerden birinin yakını gelerek Hasip Kaplan'a 'Biz senin dediğini yaptık. PKK bayraklarını astık. Tabutların üstüne koyduk. Sende bizim dediğimizi yap. Olay çıkarma kargaşa olmasın" dedi. Ancak, Kaplan, 'Ben sizin dediğinizi yapmayacağım' diye ters çıktı." Tanığın anlattıklarına göre A.Ö., Kaymakam Yavuz ile Hasip Kaplan arasında gidip gelerek bakanların taziyeye gelmesi için çalıştı. Ancak iddiaya göre Hasip Kaplan olay çıkartacaklarını söyleyerek çadırdan çıktı.
"ÖLDÜRECEĞİZ"
Aynı tanık ifadesinde, Kaymakam Yavuz'un bakanların A.Ö.'nün evinde ağırlanması teklifi kabul edilince Hasip Kaplan, Uzungeçit Belediye Başkanı ve üç kişi ile birlikte dışarı çıktı. Daha sonra Kaymakam Yavuz dışarı çıkınca kalabalığın içinden biri 'saldırın' diye bağırdı. Aynı tanık Kaymakam Yavuz benzinliğe sığındıktan sonra kalabalıktan bazı isimlerin Kaymakamı öldüreceklerini söylediğini duyduğunu belirtti. Polis olayda bir başka tanığın daha ifadesine başvurdu. Görgü tanığı "Kaymakam Yavuz halı sahada 'Katil Erdoğan' pankartını görünce 'Neden bunlar asıldı?' diye sordu. Bazıları bunu Hasip Kaplan'a iletmiş. Kaplan'da 'gençler bu konuda çok dolu. Kimse onları durduramaz. Ben olacaklardan sorumlu değilim' dedi" şeklinde ifade verdi. Kaplan'ın bakanlar gelince olay çıkacağını defalarca tekrarladığını anlatan aynı tanık A.Ö.'nün evine taziyeye gitme kararı alındıktan sonra bir yakınının yanına gelerek dışarıda bekleyen gençlerin taş ve sopalar aldığını hata bazılarının şişelere benzin doldurduğunu söylediğini anlattı. Tanık ifadesinde, saldırı olayının organizatörünün Hasip Kaplan ve İrfan Enç (BDP'li İl Genel Meclisi üyesi, Ortasu köyünde yaşıyor) olduğunu ileri sürdü. Olay sonrası ifadesi alınan üçüncü görgü tanığı, "Kaymakam Bey'in arkasından dışarıya çıkmak için ayağa kalktık. Ben biraz ilerlediğimde Hasip Kaplan'ın yanına gelmiş bulundum. Kaplan yanında bulunan gençlere 'Kaymakam'ı kaçırmayın. Dün 35 kişiyi öldürttü. Bugün taziyeye gelmiş' dediğini duydum" derken, dördüncü tanık olaylar esnasında Hasip Kaplan'ın yanında bulunan kişilere 'Kaymakam buradan sağ çıkmasın' şeklinde ifadelerde bulunduğunun halk arasında konuşulduğunu söyledi.
VALİLİK AÇIKLAMASI
Olayın faillerinin en kısa sürede kamuoyuna duyurulacağı yönünde yazılı açıklama yapan Şırnak Valiliği, şu ifadeleri kullandı: "Karanlık odaklardan talimat alan, yaptıkları çirkin davranışın farkında bile olmayan bir mütecaviz grup tarafından ilçe kaymakamımıza yönelik gerçekleştirilen hayâsız saldırı, taziye sahipleri ve ilçe halkınca lanetlenmiştir."
#Sayfa#'Beni köylü korudu'
Taziye ziyaretinde saldırıya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz, "Beni orada koruyan köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışardan gelen provokatörlerdir" dedi. Şırnak halkında gelen yoğun ziyaretçi akını nedeniyle kendi isteğiyle hastaneden taburcu olarak, otele yerleşen Yavuz, darp olayıyla ilgili şunları söyledi:.
Irak sınırındaki olaydan sonra cenaze sahipleri ile beraber olduk. Otopsilerine bizzat katıldım. Oradaki insanlarla beraber kucaklaştık. Oturduk, beraber ağladık. Onlar bizi bağırlarına bastı. Cenazeler defnedildi .O çocukların hepsi ile fotoğrafım vardır. Aileleriyle hepsini tanıyorum. Onlarda beni çok iyi tanıyor.
Sayın bakanlarımızın da geleceğini bildiğimiz için o gün gittik taziye evinde 1 saate yakın oturduk. Sonra değişik yerlerden provokatörlerin geldiği haberlerini aldık. Herhangi bir olayda cenaze sahipleri mağdur olur diye bakanlarımızın çadıra değil de başka bir eve taziyeye gelmesini aile ile birlikte kararlaştırdık.
Vatandaşların beni bağırlarına basması, başkalarını rahatsız etmiştir. Bana saldıranlar asla ve asla cenaze sahipleri değildir. Hatta, cenaze sahiplerinden bana bir haber geldi, 'Kaymakama yapılan bu saldırı, bir önceki saldırıdan daha çok bizi rencide etmiştir. Çok daha üzmüştür' diye. Beni orada koruyan da köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışardan gelen provokatörlerdir.
Doktor rapor yazacağını söyledi ama kabul etmedim. Yarından itibaren görevimin başına geçeceğim. Bu olay nedeniyle başka bir yere tayinim de söz konusu oldu ama kabul etmedim. Uludere'deki hizmetlerimizi tamamlayıp öyle ayrılacağım. İkinci yılıma girmek üzereyim. Son bir yıldır Uludere'de en ufak bir toplumsal olayın gerçekleşmedi. Bizim kim olduğumuzu çok iyi biliyorlar.
Uludere'ye 20 milyon liralık hizmet gelmiştir. Uludere halkını ve çocuklarını kendim gibi görmüşüm. Çünkü ben Muşluyum. Muş'un köylerinde okumuşum. 4 kilometre yolu yürümenin ne demek olduğunu çok iyi bilen bir insanım.#Sayfa#Kaplan: Engellemeye çalıştık
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'un darp edilmesine ilişkin, "Yaşananlara rağmen olayları engellemek için çaba sarf ettik" dedi. Bölgedeki geleneklere göre taziyenin 3 gün sürdüğünü ve taziyeye herkesin gelebileceğini belirten Kaplan, önceki gün köyde herhangi bir olayın yaşanmaması için parti teşkilatları ile teyakkuza geçtiklerini savunarak, şöyle konuştu: "Yaşananlara rağmen olayları engellemek için çaba sarf ettik. Makam aracının ses sisteminden anons yaparak, kitleyi sakinleştirmeye çalıştım. Uludere Kaymakamı, bakanların çadıra gelmesini beklemiş olacak ki uzun bir süre oturduktan sonra çadırdan çıkarken ve benim de orada bulunmadığım sırada böyle bir olay yaşanmış. Kaymakamı koruyan da benim 5 parti yöneticimdir. Kitleyi sakinleştirmeye çalışarak kaymakamı ambulansa bindirip, gönderdim. Uludere yol ayrımında kendisini teslim ettik. Ancak tutanak tutmadık. Bu gerçeğin görülmesi lazım. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve beraberindekiler helikopterle askeri alana indi, 4 kilometre uzaklıktaki taziye çadırına gelmedi. Bu nasıl bir taziye ziyaretidir. Buraya herkes geliyor. Değişik siyasi partilerden de gelenler oluyor. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da çadırı ziyaret etti. Uyarılarımızı ve sağduyu çağrılarımızı dikkate almayan Hükümet, Uludere Kaymakamını kurban etmiştir."
'Beni köylü korudu'
Taziye ziyaretinde saldırıya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz, "Beni orada koruyan köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışardan gelen provokatörlerdir" dedi. Şırnak halkında gelen yoğun ziyaretçi akını nedeniyle kendi isteğiyle hastaneden taburcu olarak, otele yerleşen Yavuz, darp olayıyla ilgili şunları söyledi:.
Irak sınırındaki olaydan sonra cenaze sahipleri ile beraber olduk. Otopsilerine bizzat katıldım. Oradaki insanlarla beraber kucaklaştık. Oturduk, beraber ağladık. Onlar bizi bağırlarına bastı. Cenazeler defnedildi .O çocukların hepsi ile fotoğrafım vardır. Aileleriyle hepsini tanıyorum. Onlarda beni çok iyi tanıyor.
Sayın bakanlarımızın da geleceğini bildiğimiz için o gün gittik taziye evinde 1 saate yakın oturduk. Sonra değişik yerlerden provokatörlerin geldiği haberlerini aldık. Herhangi bir olayda cenaze sahipleri mağdur olur diye bakanlarımızın çadıra değil de başka bir eve taziyeye gelmesini aile ile birlikte kararlaştırdık.
Vatandaşların beni bağırlarına basması, başkalarını rahatsız etmiştir. Bana saldıranlar asla ve asla cenaze sahipleri değildir. Hatta, cenaze sahiplerinden bana bir haber geldi, 'Kaymakama yapılan bu saldırı, bir önceki saldırıdan daha çok bizi rencide etmiştir. Çok daha üzmüştür' diye. Beni orada koruyan da köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışardan gelen provokatörlerdir.
Doktor rapor yazacağını söyledi ama kabul etmedim. Yarından itibaren görevimin başına geçeceğim. Bu olay nedeniyle başka bir yere tayinim de söz konusu oldu ama kabul etmedim. Uludere'deki hizmetlerimizi tamamlayıp öyle ayrılacağım. İkinci yılıma girmek üzereyim. Son bir yıldır Uludere'de en ufak bir toplumsal olayın gerçekleşmedi. Bizim kim olduğumuzu çok iyi biliyorlar.
Uludere'ye 20 milyon liralık hizmet gelmiştir. Uludere halkını ve çocuklarını kendim gibi görmüşüm. Çünkü ben Muşluyum. Muş'un köylerinde okumuşum. 4 kilometre yolu yürümenin ne demek olduğunu çok iyi bilen bir insanım.
Kaplan: Engellemeye çalıştık
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'un darp edilmesine ilişkin, "Yaşananlara rağmen olayları engellemek için çaba sarf ettik" dedi. Bölgedeki geleneklere göre taziyenin 3 gün sürdüğünü ve taziyeye herkesin gelebileceğini belirten Kaplan, önceki gün köyde herhangi bir olayın yaşanmaması için parti teşkilatları ile teyakkuza geçtiklerini savunarak, şöyle konuştu: "Yaşananlara rağmen olayları engellemek için çaba sarf ettik. Makam aracının ses sisteminden anons yaparak, kitleyi sakinleştirmeye çalıştım. Uludere Kaymakamı, bakanların çadıra gelmesini beklemiş olacak ki uzun bir süre oturduktan sonra çadırdan çıkarken ve benim de orada bulunmadığım sırada böyle bir olay yaşanmış. Kaymakamı koruyan da benim 5 parti yöneticimdir. Kitleyi sakinleştirmeye çalışarak kaymakamı ambulansa bindirip, gönderdim. Uludere yol ayrımında kendisini teslim ettik. Ancak tutanak tutmadık. Bu gerçeğin görülmesi lazım. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve beraberindekiler helikopterle askeri alana indi, 4 kilometre uzaklıktaki taziye çadırına gelmedi. Bu nasıl bir taziye ziyaretidir. Buraya herkes geliyor. Değişik siyasi partilerden de gelenler oluyor. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da çadırı ziyaret etti. Uyarılarımızı ve sağduyu çağrılarımızı dikkate almayan Hükümet, Uludere Kaymakamını kurban etmiştir."