Hemşire karısını yanlışlıkla öldürmüş
Konya'da iki çocuk annesi hemşire karısını öldüren zanlı, "Tüfeği Hüseyin'e çevirmiştim ancak o tüfeğe vurunca Dürdane'ye isabet etti" diyerek kendini savundu.
Olay, 20 Eylül 2011 tarihinde merkez Selçuklu ilçesi Akıncılar Mahallesi Akıncılar Parkı'nda meydana gelmişti. Hemşire olarak çalışan iki çocuk annesi Dürdane Duran (23), arkadaşıyla buluşmak için gittiği parkta, ayrı yaşadığı eşi Yusuf G. tarafından, çocuklarını göstermediği gerekçesiyle tüfekle ateş edilerek öldürülmüştü. Bugün Konya 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nde cinayet zanlısı tutuklu sanıklar Yusuf G, arkadaşı Tahsin K. ve aracı olduğu iddia edilen tutuksuz sanık Fatih B. ilk kez hakim karşısına çıktı.
Duruşmaya taraf avukatları ile öldürülen Dürdane Duran'ın kız kardeşi Tuba ve eşi Hüseyin Kahveci katıldı.
Mahkemede kendini savunan cinayet zanlısı Yusuf G, "Fatih, Dürdane ile görüştü ve parka çağırdı. Parka Dürdane ile kardeşi Tuba ve eşi Hüseyin geldi. Hüseyin de bıçak gördüm. Ben de silahı almak için araca yöneldim. Silah araçta yoktu, Tahsin'de olduğunu gördüm. Tahsin silahı vermiyordu, bacağına vurarak aldım. Silahı Hüseyin'e doğrulttum. Ateş edecektim Hüseyin namluya vurdu, bunun üzerine mermi Dürdane'ye denk geldi. Bunun benim için hazırlanmış bir oyun olduğunu düşünüyorum" dedi.
Diğer sanık Tahsin K. de benzer ifadeler verirken, tutuksuz sanık Fatih B'nin, yazılı savunma vererek kendisinin tehditle aracı olduğunu savunduğu öğrenildi.
ABLASI GÖZÜNÜN ÖNÜNDE ÖLDÜ
Olayın tanıklarından Tuba Kahveci, "Dürdane benim ablam olur. Yusuf'tan 3 aydır ayrı yaşıyordu. Yusuf daha önce ablama dayak atıyordu. Ayrı yaşamaya başladıktan sonra da tehdit etmeye başladı. Olay günü ablamı arayarak, 'Benimle buluşmazsan tüm aileni öldürürüm' diyerek tehdit etti. Eşim Hüseyin geldikten sonra durumu ona da anlattık. Akşam saatlerinde ablamın iş yerinden arkadaşı Fatih arayarak, 'Acil buluşmamız lazım' dedi. Eşim, ablam ve ben parka gittik. Fatih bir araçtan inerek yanımıza koştu ve
ablama, 'Evimi bastılar, zorla beni getirdiler, affet' dedi. Sonra aynı araçtan eniştem Yusuf ile arkadaşı Tahsin inerek geldi. Ben 155'i aramak için biraz uzaklaştım. O sırada Tahsin araca giderek bacağının yanında gizleyip bir şey getirdi. Başta ne olduğunu anlamadım ancak Yusuf'a elindekini verirken tüfek olduğunu gördüm. Yusuf tüfeği alır almaz ablama ateş etti. Hemen ardından eşim Yusuf'u yakaladı ve boğuşmada silah ikinci defa ateş aldı ama kimseye isabet etmedi. Sonra Yusuf kaçtı, Tahsin ise silahı
verir vermez kaçmıştı. Fatih ise ablama kalp masajı yaparak hayata döndürmeye çalıştı. Hepsinden şikayetçiyim" şeklinde konuştu.
Mahkeme heyeti diğer tanıkları da dinledikten sonra taraf avukatlarının savunmasını aldı. Zanlı kocanın avukatı ile diğer zanlı Tahsin'in avukatı müvekkilinin tasarlayarak olay yerine gitmediğini, olayın tamamen bir kaza sonucu olduğunu belirterek, tahliyelerini talep etti. Mahkeme heyeti tahliye taleplerini reddederek tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.