Özürlüler, AB sürecini kendileri açısından değerlendirdiler

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 28 Mayıs 2005 12:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

AB süreci yarattığı etkilerle tartışılmaya devam edilirken engelli / özürlü kesimini temsil eden sivil toplum örgütleri de AB sürecini kendileri açısından değerlendirmeye devam ediyorlar. Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı (ÖZEV) tarafından düzenlenen AB'ye Üyelik Sürecinde Türkiye'de Sivil Toplum konulu sempozyumda AB ve sivil toplum, küreselleşme ve ulus devlet, Demokrasi ve insan hakları, modernleşme ve temsil süreçleri açısından sivil toplum tartışıldı.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Konferans Salonunda düzenlenen sempozyuma çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi, öğretim görevlileri, engelli çocuk aileleri ve öğrenciler katıldılar. Sabah ve öğleden sonra iki oturum halinde yapılan sempozyumda açılış konuşması yapan ÖZEV Mütevelli Heyet Başkanı Saime TOPTAN ÖZEV hakkında bilgi verdi ve ÖZEV'in üretken bir sivil toplum gücüyle güçlü bir toplum amaçladığını belirttiler. Oturum öncesi konuşma yapan ATO Başkanı Sinan AYGÜN de AB ülkeleriyle Türkiye'de sivil toplum örgütlerinin durumunu karşılaştırarak ülke için faydalı ve istihdam sağlayabilen sivil toplum örgütlerine ihtiyaç olduğunu ifade ettiler.

Sempozyuma konuşmacı olarak katılanlardan Selçuk Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mikail BAYRAM Türk toplumunun tarihi açısından sivil toplum hakkında bilgi verdi ve Anadolu'nun Türkleşmesinde ve vatan toprağı haline gelmesinde Ahilik Teşkilatı ve Bacıyan -ı Rumi'nin büyük etkisi olduğundan bahsettiler. Konuşmacı olarak katılan Rize Eski Milletvekili Mehmet BEKAROĞLU da Küresel politikalar karşısında ulusal kalkınma ve yönetim biçimlerini savunarak, sivil toplum örgütlerinin küresel kuruluşların taşeronu olmaması gerektiğini belirttiler ve neo - liberal politikaların 'sosyal devlet'i yok ederek bireyleri ve toplumları savunmasız bıraktığını ifade ettiler. BEKAROĞLU'na karşı neo-liberal politikaları savunan Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç Dr. Bekir Berat ÖZİPEK kendi ayakları üzerine durabilen bir sivil toplum için devlet müdahalesinin olmaması gerektiğini ve güçlü bir sivil toplum örgütlenmesi için de piyasa ekonomisine ihtiyaç olduğunu belirttiler. I. Oturumda son konuşmacı olarak görüşlerini belirten Yılmaz ENSAROĞLU da demokratik ve insan haklarına dayalı bir toplum için sivil toplum örgütlerine ihtiyaç olduğunu belirttiler.


Öğleden sonra gerçekleştirilen ikinci oturuma konuşmacı olarak katılan Demokrasi ve Sivil Toplum Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Lütfi SUNAR Türk toplumunun modernleşmesine göre bir sivil toplum yapısı oluşturulduğunu belirtti ve AB'nin devlet yerine sivil toplum örgütlerini muhatap almasının bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini ifade ettiler. Oturumda konuşan II. Konuşmacı Ulusararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi Doç.Dr. Levent KORKUT AB'nin uluslar arası bir güç olduğunu ve artık uluslarüstü yapılanmalara gidildiğini buna parelel küresel politikalar, çevre, insan hakları ve kaynakların dağıtımı gibi konularda da küresel sivil toplum tepkileri yükseldiğini savunarak AB'nin sivil topluma desteğini AB'nin bir sonuç olmaktan öte bir siyasal birliğine yönelmesinden kaynaklandığını belirttiler. AB'nin teknokrat bir yapılanmaya sahip olduğunu da vurgulayan KORKUT AB'nin demokratik bir yapılanma için katılımcı demokrasi ve sivil toplumu desteklediğini de ifade ettiler. Sempozyumda son konuşmacı olarak katılan Sunay DEMİRCAN da AB fonlarından, başvurma koşullarından AB'nin altyapıya desteğinden bahsederek, Türkiye'den AB fonları için istenilen oranda proje başvurusu olmadığını yada yapılan başvuruların AB'nin istediği amaçları içermediğini belirttiler.

Sempozyuma başkanlık eden AK Parti Zonguldak Milletvekili ve Adalet Komisyonu Başkanı Köksal TOPTAN sempozyum sonundaki değerlendirme kısmında Türkiye'de sivil toplumun istenilen düzeyde olmasa da demokrasi ve insan haklarının gelişiminde önemli katkısı olduğunu belirterek toplumların gelişmesinde demokrasi ve insan hakları kültürünün yerleşmesinde sivil toplumun önemli bir yeri olduğunun öne çıktığını ifade ettiler.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber