Başbakan Erdoğan'dan 'başkanlık sistemi' açıklaması
Başbakan Tayyip Erdoğan, yurtdışı gezisi dönüşünde Ankara Esenboğa Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtlıyor. Başbakan Erdoğan, basın toplantısında 'Başkanlık sistemi' tartışmaları hakkında da açıklamalarda bulundu.
'Başkanlık sistemi' hakkında Erdoğan, "İlla olacak diye bir iddiamız yok, tartışalım. Nihai kararı halk verecek. Olursa olur, olmazsa olmaz. Halkın sistemi iyi anlaması lazım. Parlementer sistemin yok olacağını söylemek de cahilce ve acemice" dedi.
Başbakan kendisine yöneltilen, olası başkanlık adaylığı sorusuna ise "Anayasada yer alırsa yolumuza bakarız. Biz faniyiz, ilkeler bazında bakıyoruz" cevabını verdi.
Başbakan ayrıca, kamuoyunda tartışmaya neden olan ifadelerinin hatırlatılması üzerine de "Tek din ifadem dil sürçmesiydi. O gün ben 'tek vatan' yerine 'tek din' dedim. Bu bir dil sürçmesidir. Bu konuda eleştiri yapanlar da haklıdır ancak dil sürçmesidir" dedi.
Basın mensuplarının, Genelkurmay'ın yaptığı açıklamaları hatırlatması üzerine de Başbakan Erdoğan, "O yazara tüm paşalar dava açmalı" cevabını verdi. Erdoğan, bugünkü grup toplantısında Genelkurmay'a eleştiriler yönelten Kılıçdaroğlu'nun konuşması hatırlatılınca da "Kılıçdaroğlu, siyasetin adap yanını iyi anlayamadı. Kimsenin kimseye hakaret yetkisi yok. Genelkurmay'ın açıklamasına neden olan 'Paşa' benzetmesi iyi anlaşılmalı. Paşa benzetmesiyle hakaret Atatürk'e kadar uzanır" açıklamasında bulundu.
Başbakan ayrıca 'paşa' yazısı hakkında da "O zatın kaleminden pislik akıyor" dedi.
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin bugünkü konuşmasında 'başkanlık sistemi' tartışmalarına getirdiği eleştirilere ise Erdoğan, Alarslan Türkesş'in '9 Işık' kitabıyla cevap verdi. Başbakan, "Türkeş, MHP tek başkan sistemini savunur diyor 9 Işık kitabında" dedi.
28 Şubat soruşturması ile ilgili bir soruya da Başbakan, "Dalgalar arka arkaya geldikçe ülkede rahatsızlık ülke boğulur" cevabını verdi.
PFDK kararları ve 'şike soruşturması' konusundaki hatırlatmaya da Başbakan şu cevabı verdi: "Ben bu konuda konuşamam. Ben konuşursam yanlış olur. Ama ilkeler üzerinden söylediğim şu, bize göre tüzel kişiler cezalandırılmamalı. Gerçek kişiler cezalandırılmalı. Sen tüzel kişiliği cezalandırınca oraya gönül veren milyonlarca insanı cezalandırıyorsun. Futbol klüplerinde kapatmalar falan yok ama siyasi partilerde biliyorsunuz dört, beş kez kapatılan partiler var. Ne oldu? Güçlenerek geldiler, ya da kendi içlerinden başka partiler çıkartarak geldiler. Onlar da bu ülkeye hizmet ediyorlar."