'Otomobil' eleştirisi

"O otomobili niye durdurmadınız, bunun hesabını sormayacak mıyız?"

Kaynak : DHA
Haber Giriş : 26 Mayıs 2012 21:45, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kayseri'nin Pınarbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne düzenlenen saldırıda kullanılan otomobilinin Göksun'dan Pınarbaşı'na kadar durdurulmamasını eleştirirken, "Bunun hesabını sormayacak mıyız? Sorunca da rahatsız oluyorlar" dedi.

CHP Osmaniye İl Kongresi'ne katılan ve 'Başbakan Kemal' sloganlarıyla karşılanan Kılıçdaroğlu, Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi'ni dolduran 2 bin kişiye hitap etti. TBMM'de CHP'nin Osmaniye Milletvekili olmadığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, en genç milletvekilini 'Osmaniye Milletvekili' olarak görevlendirdiğini ve bir Osmaniyeli kadar çalıştığını söyledi. Kılıçdaroğlu, hükümetin beceriksiz olduğunu savunurken şöyle dedi:

"Bunların neredesinde adalet var. 34 yurttaşımız bombalanıp öldürülüyor ardından dönüp milletimize, 'Ya öyle ama benim haberim yoktu' dersen olmaz. Sınır ötesine gönderiyorsun haberin yok. ABD'nin haberi var senin haberin yok. Ülkeyi ABD mi yönetiyor seni mi yönetiyorsun? Poşu takan öğrenciyi 11 yıl hapse atıyorsun. Geçenlerde Odalar ve Borsalar Birliği'nin toplantısına katıldım işadamlarına; Siz demokrasiyi savunuyorsunuz, 'Demokrasi kaliteli olsun' diyorsunuz. 'Güçlü ekonomi olsun' diyorsunuz, biz de aynısını istiyoruz. 'Recep Tayyip Erdoğan aleyhine bir şey söylersem başıma bir şey gelir mi gelmez mi diye endişe duyuyor musunuz duymuyor musunuz?' deyince salondan büyük bir alkış koptu. Neden herkes bu endişeyi taşıyor? Her vatandaş biliyor ki telefonları dinleniyor. Bunun için gerçek, kalıcı demokrasiyi getirecek parti vardır. O partinin adı da; CHP'dir. Halkın 'Bunlar milletvekili olabilir' dediği kişileri hapse atarsan o ülkede demokrasi tartışılır. O demokrasiye, 'Demokrasi' denmez. Demokrasi benim gibi düşünmeyen insanların düşüncelerini özgürce dile getirebildiği ortamdır. Demokrasi, kimsenin inancına, rengini bakmaz. Demokrasiyi yaşatacak ve getirecek olan sizsiniz. Demokrasinin adı 'Biber gazı demokrasisi' olmaz. Memur maaşına zam istiyor. İstemeyip de ne yapacak mecbur istiyor. Sen değil miydin Türkiye her yıl 8.9 büyüyor. Memura hak vereceğiz memur toplu sözleşme yapacak, memur grev yapacak. Biz gerçek anlamda demokrasiyi getireceğiz. Anayasa'da YÖK'ü kaldıracağız, yargıyı bağımsız kılacağız. Üniversite öğrencileri üniversite yönetiminde söz sahibi olacak. Demokrasinin gelişmediği yerdi insan hakkına saygı olmaz."

POLİSLERE YAZIK DEĞİL Mİ?

Kayseri'nin Pınarbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne düzenlenen bombalı saldırıya da değinen Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir terör olayı oldu Kayseri Pınarbaşı'nda bomba yüklü araç kaç kilometre geliyor. Ta karakola kadar geliyorlar. Niye durdurmadınız bunun hesabını sormayacak mıyız? Bunu sorduğumuz zaman da rahatsız oluyor. Nerdeyse her gün şehit haberleri geliyor yazık değil mi bu polislere? Bu ülkede barış sağlayacak olan demokrasiyi getirecek olan hukukun üstünlüğünü eğemem kılacak olan parti unutmayın CHP'dir. Terörü bitirecek tek parti vardır sadece sadece CHP'dir. Bunu her yerde söylüyoruz. Yakında milletvekili arkadaşlarımız TBMM Başkanı'na terör nasıl sonlandırılır onun dilekçesini verecekler. Bunlar ülkeyi yönetemezler, ben hep söylüyorum."

Kılıçdaroğlu, daha sonra salondan ayrılıp Hatay'ın Dörtyol İlçesi'ne gitmek üzere yola çıktı. Kılıçdaroğlu, merkez Gebeli Mahallesi'nden geçerken bir ağaç altında oturan vatandaşların yanına gidip bir süre sohbet etti. Atanamayan öğretmenler, Kılıçdaroğlu'na bir dosya sundu. Kılıçdaroğlu, ardından Dörtyol'a gitti.

TERÖRÜN BİTMEMESİNİN TEMEL SORUMLUSU SİYASET KURUMUDUR

Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay'ın İskenderun İlçesi'nde Sebze ve Meyve Hali ile bazı tesislerin toplu açılışını yaptı. Hatay Valisi Celalettin Lekesiz'in de karşıladığı Kılıçdaroğlu, açılış töreninde yaptığı konuşmada Türkiye'de anaların ağlamaması için terörün bitirilmesi gerektiğini söyledi. Terörün 30 yıldır bitmemesinde temel sorumluluğun siyaset kurumunda olduğunu savundu. Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu ülkede 30 yıldır bitmeyen bir sorumuz var. Onu da çözmeye kararlıyız, 30 yıldır bu ülkede terör çözülmüyor. Nedir bu sorun. 30 yıldır çözülmedi, çünkü hep bürokrat gözüyle baktık bu dünyaya. Askeri gönderdik olmadı, polisi gönderdik olmadı. Özel güvenliği gönderdik olmadı. Binlerce insanımız hayatını kaybetti. Ya arkadaş bu dert niye çözülmez. Bu sorumluluk kime ait diye bana sorsalar. Bunun temel sorunluluğu siyaset kurumuna aittir. Siyaset kurumu işin kolayına kaçıyor. Ne diyor 'analar ağlamasın' kardeşim elbette analar ağlamasın. İyi de bunun nasıl yapacaksın. Önümüzdeki günlerde milletvekillerimiz TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e bir dosya götürüp verecekler. Anayasada nasıl uzlaşıyorsak terör konusunda da 4 parti niye bir araya gelmiyor niye oturmuyor konuşmuyor. Bizim istediğimiz de analar ağlamasın. Gidiyorum Balıkesir'de anne 'Benim oğlum şehit oldu başkasının çocuğu şehit olmasın' diyor. Hakkari'ye gidiyorum oradaki ana da 'benim oğlum öldü engelleyin başka çocuklar ölmesin' diyor. Trabzon'daki anne de aynı şeyi söylüyor. Yeter ki anneler ağlamasın. Sözümün arkasında duracağım. Biz TBMM Başkanı'na sunacağız. Eksiktir yanlıştır diyebilirler. Söz veriyorum bizim projemizi beğenmiyorlarsa siz projenizi getirin destek vereceğim. Amaç nedir bu bela bitsin. Bizim projelerimizin bir bölümünü zaten uyguladılar. 2-B bizim isteğimizi gibi değil ama uyguladılar. Süt projesi CHP'nin de ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Hayatın her alanıyla ilgili projemiz var. Ben sormak istiyorum onların projesi neydi? Hatırlıyor musunuz Kanal İstanbul diye bir proje vardır. Geçen gemilerden para alacaklardı. Hiç aklına getiren var mı ne oldu. Hayali proje ürettiler. Boğazdan bedava geçiyorlar niye para versinler. Bu ülkeye barışı getirmemiz lazım. Rengi ne olursa olsun ırkı ne olursa olsun kimliği ne olursa olsun inancı ne olursa olsun 77 milyon insanı Türkiye coğrafyasında barış içinde huzur içinde kardeşçe yaşamasının temeli CHP'dir."

SURİYE SORUNU

Kılıçdaroğlu, Suriye soruna da değinerek şunları söyledi: "Yanı başımızda kapı komşumuz Suriye var. En uzun sınır komşumuz Suriye. Suriye ile bizim aramızda bir düşmanlığın olmaması lazım. Bir çatışmanın olmaması lazım, bütün komşularımızla barış içinde yaşamalıyız. Mustafa Kemal, 'Zorunlu olmadıkça savaş bir cinayettir' demiştir. Zorunlu olmadıkça Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde Osmanlı tarihinde ondan önceki tarihlerde hiçbir Padişah hiçbir Sultan hiçbir Cumhurbaşkanı, hiçbir Başbakan, Ortadoğu'ya Arap dünyasına batının sözleriyle seslenmemiştir. Biz hep kendi özgür irademizle seslenmişizdir. Bu nedenle kentimizde barış istiyoruz. Mutlu insanlar olsun istiyoruz, dünyada barış istiyoruz dünyada huzur olsun istiyoruz. Sadece Suriye değil. Bakınız daha önemli bir gelişme Malatya Kürecik'e bir istasyon kurduk. Biz buna İsrail kalkanı diyoruz. İran ve Rusya, 'Eğer bir savaş çıkarsa önce vuracağız yer orasıdır' diyor. Niçin Malatyalılar böyle bir olayın muhatabı olsunlar. Başka ülkelerin saldırı odağı olsun. Bunun da hesabının sorulması lazım. Türkiye Cumhuriyet'i niçin başka ülkelerin hedefi haline gelsin. Bunların da önüne geçmemiz gerekiyor."

AĞLAYAN ÇOCUĞU SEVDİLER

Kılıçdaroğlu daha sonra eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte İskenderun sahilinde açılışını yaptığı sosyal tesislere gitti. Burada çay içen Kılıçdaroğlu çifti kalabalığın arasında ağlayan 9 yaşındaki Özlem Bölük'ü kucaklayıp, gözyaşlarını sildi. Kılıçdaroğlu çifti, neden ağladığını sordukları küçük kızın, "Ben Kemal Kılıçdaroğlu'nu çok seviyorum. İmza almak için ağladım" sözleri üzerine üzerindeki Atatürk posterli tişörtünü imzaladı.

Kılıçdaroğlu, daha sonra Hatay'a geçti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber