Sofuoğlu: Karne almaya giden başörtülü öğrenciye hakaret kabul edilemez

Sofuoğlu, okulun son günü mezun olarak karnesini almak için giden Zeynep Şafak'a, başörtülü olduğu için hakaret ederek kovdukları öne sürülen öğretmenler F.D. ve N.S. ile Müdür Yardımcısı Z.Ş.'nin, bu adavranışlarını hangi insanlığa, hangi eğitimciliğe sığdıracaklarına bir türlü karar veremediklerini ifade etti. Bu öğretmenlerin, aynı anda okulda bulunan, mini etek ve göğüs dekolteli elbiselerle gelen öğrencilere sessiz kalması, Kılık Kıyafet Yönetmeliği'ni unutuvermesininse çarpık zihniyetin hezeyanlarının yansımaları olduğu kanaatini uyandırdığını söyledi.

Eğitim-Bir Sen Manisa Şube Başkanı, ?Okulun son gününde serbest kıyafetle gelebilirsiniz diyenler, başörtüsüyle geleni hazmedememekte, sanki babalarının çiftliğinden kovarcasına, şiddet ve hakaretle öğrenciyi okulundan atmaya kalkmaktadır. Kız öğrenciye okulda, arkadaşları önünde, ?Pislik, Allah belanı versin' gibi hakaretler ederek, ?Çık git okuldan' dediği iddia edilen bu sözde eğitimcileri, daha 14 yaşında genç bir kızın ağır psikolojik travma geçireceğini bile bile önemsemeyerek bu olumsuz davranışları sergilemelerinden dolayı kınıyor, kendilerini özür dilemeye davet ediyoruz. Öğrenci velisinin okula gelerek tepki vermesi üzerine bile olumsuz davranışlarından geri adım atmayanların hadlerini, hukukun ve kamu vicdanının bildireceğinden hiç şüphemiz yoktur. Bu tür ayrımcı uygulamaların sona erdirilerek, keyfi ve hukuksuz uygulamalarla öğrencilerin hakkını gasp eden ve velilerinin huzurunu kaçıranlar hakkında gereğinin yapılmasını istiyoruz.? dedi.

Bu tür tatsız olayların meydana geldiği bir zaman diliminde, Adıyaman Üniversitesi'nde takdire şâyan bir gelişme yaşandığını söyleyen Mehmet Sofuoğlu, şunları kaydetti: "Adıyaman Garnizon Komutanı Jandarma Albay Yusuf Yalçın, bölümlerini dereceyle bitiren başarılı öğrencilere diplomalarını ve takdir belgelerini vererek tek tek tebrik etti. Albay Yalçın'ın, bu sırada başı örtülü veya açık öğrenci ayrımı yapmaması, yıllardır beklenen bir tablo olarak tarihteki yerini almıştır. Bu olayın, militarist zihniyetli sivillerin kulağına küpe olmasını diliyoruz. İdeolojik saplantılarla dokunmuş, akıl örtüsü sorunu yaşayan zihniyetin ürettiği bu ve benzeri sorunların, 12 Eylül referandumuyla sona ereceğine inanmıştık. Normalleşmeye dönük adımların atıldığı bir dönemde Sayın Bakan'ın, 'Kıyafetle ilgili sorun kalmayacak.' diyerek kılık kıyafetin serbest olacağı sinyallerini verdiği günlerde bile bu zulüm devam etmektedir.?