Acıma duygusu ayrımcılığın üstünü örtüyor

Türkiye'de kamu otoritesi ve toplumda egemen olan ?yardım ve acıma' tutumunun engellilere yönelik ayrımcılığın üstünü örttüğü kaydedildi. Engelli bireylerin istihdamı için yasalarda yer alan kota uygulamasının iş yaşamında dikkate alınmadığına da dikkat çekildi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 16 Haziran 2012 20:24, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

21 sivil toplum kuruluşu tarafından oluşturulan Ayrımcılık İzleme Platformu tarafından hazırlanan ?2011 Yılı Engellilere Yönelik Ayrımcılık ve Hak İhlalleri İzleme Raporu' kamuoyu ile paylaşıldı.

Eşit Haklar İçin İzleme Derneği (EŞHİD) koordinasyonunda hazırlanan raporda engellilere yönelik ayrımcılık ve hak ihlalleriyle ilgili çarpıcı ifadeler yer aldı. Raporda yer alan bilgilerin İzleme Platformu'nun sadece ulaşabildiği verilerden oluştuğunun altı çizilirken, raporun Türkiye kamuoyu ve ilgili kamu otoritesi yanında uluslararası kamuoyu ile paylaşılacağı, Birleşmiş Milletler'in (BM) ilgili sözleşme komitelerine de sunulacağı belirtildi.

YASAYA RAĞMEN ENGELLİLER AYRIMCILIĞA UĞRUYOR

Söz konusu raporda geride bıraktığımız 2011 yılında 4'ü uğradığı saldırı ve maruz kaldığı şiddet, 11'i de gerekli önlemlerin alınmaması ve ihmaller yüzünden olmak üzere toplam 15 engellinin hayatını kaybettiğine dikkat çekildi. Kadın ve erkek 15 zihinsel engellinin tecavüze, 6 zihinsel engellinin de cinsel taciz ve istismara uğradığı ifade edilirken, Türkiye'de ?Engelliler Yasası'nın yürürlükte olmasına rağmen engelli vatandaşlara yönelik ayrımcılığın hala devam ettiği de raporda yer aldı. Cumhuriyet savcılarının basına yansıyan bu vakalarla ilgili resen soruşturma açma yetkisini kullanmadığı yorumu yapılan raporda, ayrımcı uygulamaların gazete haberi olarak kalmaya devam ettiği görüşü dile getirildi.

YARDIM VE ACIMA TUTUMU AYRIMCILIĞIN ÜSTÜNÜ ÖRTÜYOR

2011 yılındaki engelli bireylere yönelik ayrımcılık ve hak ihlallerini kapsayan raporda; engelli bireylerin sorunlarının bir insan hakları sorunu olduğu ve dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye'de de engelli bireylerin temel haklardan yararlanmada ayrımcılıkla karşılaştığı ifade edildi. Raporun engelli bireylere yönelik ayrımcılık ve hak ihlallerinin görünür kılınması yoluyla farkındalık oluşturmak ve yasama/yürütme otoritesinin engelliler alanındaki politika ve uygulamalarının insan hakları ve fırsat eşitliği temeline oturtulmasına katkıda bulunmak amacıyla hazırlandığı kaydedildi. Kamu otoritesinde ve toplumda egemen olan ?yardım ve acıma' tutumunun ayrımcılığın üstünü örttüğü belirtilen raporda, genel olarak kadın engelliler ile bazı engelli gruplarının daha fazla ayrımcılığa maruz kaldığı ifade edildi.

SAVCILAR SORUŞTURMA AÇMA YETKİSİNİ KULLANMIYOR

Raporda, ?Medyaya yansıyan engellilere yönelik ayrımcılık vakaları ile ilgili olarak, Cumhuriyet Savcıları resen soruşturma açma yetkilerini kullanmamaktadır. Resen soruşturma açma yetkisinin kullanılmaması bir yandan engellilerin adalete erişimini engellemekte diğer yandan ayrımcı uygulamaların cezasız kalması sonucunu doğurmaktadır? ifadesine de yer verildi. Türkiye'deki cezaevlerinde engelliler için gerekli şartlarının bulunmadığının altı çizilen raporda hükümlü engelli yakınına bakmak üzere savcılık izniyle cezaevine giren insanların bulunduğu kaydedildi.

ENGELLİ RAPORLARI DA AYRIMCILIĞA NEDEN OLUYOR

Engelli bireylerin eğitim, istihdam, sağlık gibi alanlarda maruz kaldığı ayrımcılık vakalarından örneklerin sıralandığı raporda, ?Engellilik Raporları'nda tam bir standardın yakalanmamış olmasının ayrımcılık ve hak ihlallerine yol açtığı öne sürüldü. ?Engelli raporları'nın, engelli bireylerin kendilerine tanınmış diğer haklardan faydalanmasını belirlediği anımsatılarak, bu raporların eğitim, istihdam, bakım ve rehabilitasyon başta olmak üzere bir çok hakkı etkilediğine dikkat çekildi. Engelli bireylerin istihdamı için yasalarda yer alan kota uygulamasının iş yaşamında dikkate alınmadığı ifade edilen raporda genel olarak istihdama erişimde yaşanılan ayrımcılığın yanında engellilerin eğitimleri ve yetenekleri uygun olsa bile, belirli mesleklere atanmadığı da dile getirildi.

İÇ HUKUKTA GEREKLİ DÜZENLEMELER YAPILMADI

Türkiye'nin ?BM Engelli Hakları Sözleşmesi'ni onaylamasının üzerinden yaklaşık 3 yıl geçmesine rağmen iç hukukta gerekli düzenlemeleri henüz yapmadığına dikkat çekilen raporda, yürürlükte bulunan bazı kanunlarda hala engellilere yönelik ayrımcı düzenlemeler bulunduğu yorumu yapıldı. Türkiye'de resmi yetkililerin ve toplumun genelinin engellilere korunmaya ve şefkate muhtaç insanlar olarak baktığı ifade edilerek, ayrımcı uygulamaların gazete haberi olarak kalmaya devam ettiği belirtilen raporda; engellilere yönelik ayrımcılık içeren uygulamaların son bulması için öneriler de sunuldu ve engellilere hizmet sunulan tüm kapalı kurumların bağımsız izlemeye açılması istendi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber