Açıköğretim Lisesi'nden birinciliğe

İlkokuldan sonra eğitime ara veren daha sonra eğitim hayatına açık ilköğretim okulu ve açık liseden devam eden 26 yaşındaki Aysun Yalçın LYS'de sözel alanda Ödemiş birincisi olup Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni kazanırken, kız kardeşi 23 yaşındaki Birsun Yalçın da açık öğretim lisesinden sonra kazandığı Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bölümü'nde son sınıfa geçmeyi başardı.

Açık öğretim lisesinden gelip LYS'de büyük başarı elde eden Aysun Yalçın, kayıtlı olduğu dershanenin sadece deneme sınavlarına katılıp, büyük ölçüde evde çalışmayla hedefine ulaştığını ifade etti. LYS'de sözel alanda 490,350 puan elde ederek Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni kazanan Aysun Yalçın'ın bu başarısı Belediye Başkanı Bekir Keskin tarafından da ödüllendirilirken, ilkokul hariç tüm eğitim hayatını yaygın eğitimle geçiren başarılı öğrenci hedefini bu kez akademisyenlik olarak belirledi.İmza attığı başarı öyküsünün ancak eğitim sevgisi ile açıklanabileceğini belirten Yalçın, "İlkokuldan sonra köyümüzde de başka okuyan öğrenci olmadığından eğitim hayatımı bitirdim. Ulaşım zorluğu olduğundan devam edemedim. Bu arada ailem çiftçilik yaptığından onlara yardımcı oldum. Sonra bir gün içimde hep olan öğrenme aşkıyla yeniden okumaya karar verdim. 2005'te açık ilköğretim okuluna kayıt yaptırdım. Sonra 2008'de mezun olur olmaz eğitimime açık lise ile devam ettim.Liseyi de dereceyle bitirdim. Lisenin son yılında bir yandan da dershaneye kayıt oldum. Ama imkanlar el vermediğinden dershanenin kitaplarını alıp sadece deneme sınavlarına katılabildim. Evde düzenli olarak çok çalıştım ve çok kitap okudum. YGS'de 338 puan elde ettikten sonra, LYS'de sözelde bu derece geldi. Matematiğim çok iyi olmadığından hep sözele ağırlık verdim" dedi.

Eğitime verdiği yaklaşık 9 yıllık arada eline ne geçerse okuduğunu belirten Yalçın, "Okumak kadar yararlı hiçbir şey görmedim. Bütün elde ettiğim ne varsa okuma sayesinde oldu. İlk başlarda açıköğretime başladığımda hiç kimse bana inanmamıştı. Ancak inatla çalışıp, düzenli şekilde İzmir'de olan sınavlara katıldım. Ailem de bu konuda destekçim oldu. Şimdi hedefim olan bölümü tercih ettim. Edebiyat Fakültesi okuduktan sonra yüksek lisans yapıp kariyerime akademisyen olarak devam etmek istiyorum. Yine de açıköğretimi kimseye tavsiye edemem. Herkes eğitim hayatına okulunda, öğretmeniyle devam etsin" şeklinde konuştu. 8 yıllık temel eğitimin ardından Kutlubeyler köyünde kalan ve eğitim hayatına ara veren kız kardeş Birsun Yalçın da ablasının gösterdiği okuma azminin kendisine de ışık verdiğini, ulaşım imkansızlıkları nedeniyle liseye gidememesine karşın pes etmediğini söyledi. Liseyi açıktan okuduktan sonra Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği'ni kazanan Birsun Yalçın, "8 yılın ardından liseye devam edemiyor olmam çok üzücüydü. Açık liseye başlayana kadar 3 yıl boşluk oldu. Sonra lisede çok çalışarak Öss'de istediğim puanı aldım. Küçüklüğümden beri öğretmen olmak isterdim. Matematiğe ilgim vardı ama açıköğretimde matematik gerçekten zor. Bu nedenle ablam gibi ben de sözel derslerde iyiydim. Sosyal Bilgiler öğretmeni olmak için bu bölüme kayıt yaptırdım. Yıl kaybetmeden son sınıfa kadar geldim. Bu yıl da üniversiteden mezun olup ülkemize öğretmen olarak hizmet etmek istiyorum" dedi.

Kızlarıyla gurur duyduğunu belirten anne Filizan Yalçın ise, "Köyümüzün ilçeye uzak oluşu ve bazı zorluklar nedeniyle kızlarımızı okula yollayamadık. Ama onlar eğitimden hiç vazgeçmediler. Büyük kızımın evde bine yakın kitabı var, okumayı çok seviyor. Küçük kızım da bu yıl kısmetse öğretmen olacak. Onlarla gurur duyuyorum. Kız çocuklarının okuması ülkemiz için çok önemli. Ailelerimiz ellerinden geleni yapsınlar" diye konuştu. - İZMİR