?Teknolojide Kadın Hareketi' toplantısı

Gaziantep Valisi Erdal Ata, Türkiye'de kadınların istihdama katılım oranının çok düşük olduğunu bildirdi.

Vali Ata, Güneydoğu Anadolu İhracatçılar Birlikleri (GAİB) salonunda düzenlenen "Türkiye Vodafone Vakfı Teknolojide Kadın Hareketi" toplantısında, Türkiye'nin nüfusunun 75 milyon civarında olduğunu, bunun da yüzde 50'sinin kadınlardan oluştuğunu söyledi.

Türkiye'de kadınların istihdama katılım oranının çok düşük olduğunu ifade eden Ata, şöyle konuştu.:

"İstatistik verilere bakıldığında Gaziantep, Kilis ve Adıyaman'ı kapsayan bölgeye baktığınızda bu oran yüzde 17. Çalışma çağındaki kadınların yüzde 83'ünün maalesef istihdama hiçbir katkısı yok. Kendi evlerine, köşelerine çekilmiş, ekonomiyi katkısı olmadan tüketici olarak hayatlarını sürdürüyorlar.

Türkiye genelinde düşündüğümüzde kişi başına geliri 10 bin dolar kabul edersek, kadınların tamamının çalışma hayatına katıldığı dikkate alındığı takdirde eminim kişi başına düşen 10 bin dolar gelir, 13-14 bin dolara çok rahat çıkacaktır. Teknolojide Kadın Hareketi bir insanın yaşaması için hava su kadar önemli ise teknoloji de önemlidir."

-Kadınlarda cep telefonu kullanımı-

Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel de, Türkiye'de bir dizi engellerle karşı karşıya kalan en geniş kesimi kadınların oluşturduğunu söyledi.

Dünyanın pek çok gelişmekte olan coğrafyasında olduğu gibi Türkiye'de de ağırlıklı olarak ekonomik engeller ve toplumsal ön yargılar nedeniyle mobil iletişim söz konusu olduğunda kadın ve erkekler arasında önemli bir uçurum bulunduğunu ifade eden Süel, Türkiye Vodafone Vakfı olarak sorumluluklarının engeller yerine çözüme odaklanmak olduğunu kaydetti.

Bu kapsamda Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) işbirliğinde "Teknolojide Kadın Hareketi Projesi"ni hayata geçirdiklerini anlatan Süel, şöyle konuştu:

"16 ilde bin 607 kadınla bir saha araştırması gerçekleştirdik. Bu sürecin sonucunda ülkemizde özellikle kadınların önemli bir kısmının son derece kısıtlı bir mobiliteye sahip olduğunu, sosyal hayatlarının en yakın çevreleriyle sınırlandığını gördük. Araştırmamız sonucunda, ulaştığımız bazı dikkat çekici verilere göre, Türkiye'de erkeklerin yüzde 91.1'i cep telefonu sahibi iken, kadınlarda bu oran yüzde 70. Türkiye'de 15-65 yaş arasındaki kadınların yüzde 30'u cep telefonu kullanmıyor. Bu oran sayı olarak yaklaşık 7,5 milyon kadına denk geliyor.

Cep telefonu kullanan kadınlar arasında istihdam oranı yüzde 22 iken, cep telefonu kullanmayanlarda bu oran yüzde 5. Cep telefonu kullanmayan yüzde 30'luk kesimin içinde en büyük topluluğu yüzde 79 ile tam zamanlı ev kadınları oluşturuyor. Cep telefonu kullanan kadınlar arasında düzenli bir işe sahip olan kadınların oranı yüzde 82 iken, bu oran cep telefonu kullanmayan kadınlarda yüzde 50."

Kadınların mobil iletişime sayesinde kendilerini özellikle acil durumlar ya da aile içi ve dışı taciz ve tehlikelere karşı güvende hissettiklerini vurgulayan Süel, "Aynı şekilde kadınların mobil iletişim sayesinde aile ve yakınlarıyla daha yoğun bağlantı kurabilmekten memnun olduğunu görüyoruz. Yine bir araştırmanın bulgularına göre, kadınların yüzde 87'si mobil telekomünikasyon sayesinde kendilerini daha fazla güvende hissediyorlar" dedi.

-Kadınlar çalışmaya teşvik edilecek-

Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı ise Türkiye'de çalışma yaşındaki kadın sayısının 27 milyon civarında olduğunu, bunun da sadece 7 milyon 400 bininin istihdama katıldığını söyledi.

Türkiye İstatistik Kurumu, OECD, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler Türkiye'de kadının durumunu rakamlarla ortaya koyduğunu ve medyanın konuyla yakından ilgilendiğine işaret eden Eczacıbaşı, "Türkiye'de kadının durumunu bilmeyen yok da önemli olan bunu nasıl düzelteceğiz" diyerek, bazı veriler sundu.

Amaçlarının çalışmayan kadınları çalışmaya, hatta girişimciliğe teşvik etmek olduğunu vurgulayan Eczacıbaşı, şunları kaydetti:

"Ancak girişimcilik, bilgi ve iletişim teknolojileri olmadan da olmaz. Türkiye Bilişim Vakfı olarak işte bu noktada devreye girmek istiyoruz. Verilecek eğitimlerin sonunda, verilen eğitimlerin konusunda katılımcıların bilgi ve iletişim teknolojileri hakkı olan temel bilgileri kazanmaları, hem de kendi işlerini kurarak, bundan gelir sağlamayı düşünmelerini hedefliyoruz."

-"Ücretsiz aile işçisi"-

KAGİDER Başkanı Gülden Türktan da, Gaziantep'in projenin 5. kapanış ayağı olduğunu, aynı zamanda da yarışma açısından açılış ayağı olduğunu söyledi.

Türkiye'de toplumun 70 milyon olduğunu var sayılması halinde 35 milyonun kadın olduğunu işaret eden Türktan, yaklaşık 7 milyon kadının da iş hayatının içinde olduğunu kaydetti.

Bunlar arasında "ücretsiz aile işçisi" kavramının bulunduğuna işaret eden Türktan, şöyle devam etti:

"Çalışan kadın tarlada çalışıyor, ama ücreti yok. Ailesi için çalışıyor. Çalışan kadın, ama ücreti yok. Ücreti olmasa bile bir sosyal güvencesi olsun istiyoruz. Diğer kadın da sosyal güvencesi olmayan ama çalışan kadın. Dolayısıyla çalışan dediğimiz zaman aslında ücret alıp, sosyal güvence içinde çalışan kadın sayısı çok az. Bu nedenle el birliğiyle kadına destek vermemiz lazım."

Türktan, bu kadına teknolojide fırsat tanınması gerektiğini ifade ederek, projenin bu açıdan önem taşıdığını kaydetti.

-"Akıllı ekonomi"-

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray ise tüm dünyada kadının ekonomik hayata ve istihdama katılımını artırmanın, sosyal sorumluluk konusun ötesinde ekonomik gelişim için olmazsa olmaz bir gerçek olarak kabul edildiğini belirtti.

Dünya Ekonomi Bankası'nın kadınların istihdama katılımını "akıllı ekonomi" olarak tanıdığını vurgulayan Timuray, şunları kaydetti:

"İstihdama katılımda kadın erkek oranında birbirlerine yaklaşan ülkelerin ekonomik başarılarına bakıldığı zaman, bu ülkelerin gayrisafi yurt içi hasılatlarında yüzde 25'e varan oranda bir büyüme potansiyelini gerçekleştirdikleri görülüyor. Gelişmekte olan ülkelerde de bu potansiyelin yüzde 14'lere vardığın görmekteyiz. Dolasıyla ülkemize kadının istihdama katılımını teşvik etmek, ekonomik hayata entegrasyonunu sağlamak öncelikle ekonomimizin sürdürülebilir büyümesi için ve ekonomimizin potansiyel gelecekteki yerini alabilmesi için hepimizin birlikte çalışması gereken bir konu. Nitekim Bakanımız Fatma Şahin liderliği ve himayesinde bu anlayışla bir araya geldik ve bu projeyi hayata geçirdik.

Diğer önemli konu da kadının ekonomik ve sosyal hayattaki entegrasyonu, gelecekteki nesillerin daha başarılı yetişmesi için de, öz güvenli annelerin evlatlarını daha donanımlı yetiştirmesi içinde önemli bir konu. Dolayısıyla sadece önümüzdeki neslin değil bir sonraki kuşakların da daha güçlenmesi için bu tip projelerin artmasını temenni ediyoruz."