YÖK konferansından çıkan sonuç: Değişmeliyiz

YÖK'ün ilk kez düzenlediği ?Uluslararası Yükseköğretim Konferansı?ndan YÖK'ün mutlaka değiştirilmesi sonucu ortaya çıktı.

Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı'nın davet edilmediği konferansta Türk ve yabancı konuşmacılar ?YÖK'ün değiştirilmesi gerektiği? ortak paydasında buluştu.

İlk oturumu dün Bilkent Otel'de gerçekleştirilen konferansa ?muhalif' sayılabilecek dernek ve sivil toplum örgütü temsilcileri çağrılmadı. Konferansın açılış konuşmasını yapan YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, Türk yükseköğretiminin önemli sorunları bulunduğunu belirtirken, başka ülkelere de model olabilecek bir yükseköğretim sistemi oluşturmaya çalıştıklarını söyledi. Teziç, ?Türk yükseköğretiminin sadece yaşanan güncel sorunlar bağlamında değil, tüm yönleriyle yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor.? dedi.

YÖK üyesi Ömer Faruk Batırel ise üniversitelerde bilimsel özerkliğin, ?maalesef YÖK denetimli' olduğunu vurguladı. Batırel, ?Üniversiteler Anayasa'da olan bilimsel özerklik haklarını kullanamıyor. Yükseköğretim sistemimizde son derece denetimli bir bilimsel özerklik var. Mali özerklik ise hiç olmadı. Anayasa'daki YÖK'ü düzenleyen maddede YÖK'ün yönetim görevi mutlaka kaldırılmalı. Böylece üniversiteler kendi kendilerini yönetebilmeli.? diye konuştu.

Yabancı konuşmacılar da kendi ülkelerindeki yükseköğretim sistemleri hakkında bilgi verirken Türk yükseköğretim sistemine eleştiriler yöneltti. Uzun yıllar Türkiye'de araştırmalar yapan Dünya Bankası Eğitim Uzmanı İngiliz Quentin Thompson, YÖK'ün çok ayrıntılı olan görevlerinin azaltılması, ÖSS sisteminin de mutlaka değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Thompson, ?YÖK'e deli gömleği olmayacak şekilde esnek bir çerçeve çizilmeli. Çoğu zaman ihmal edilen meslek yüksekokullarına önem verilmeli. Hatta bu okullara biraz özerklik sağlanmalı. ÖSS, öğrencinin ne öğrendiğini, beceri ve kabiliyetini ölçemiyor. Mutlaka değiştirilmeli.? şeklinde görüşlerini dile getirdi.

ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan ise her yıl ÖSS'ye giren 2 milyona yakın öğrenci sayısının mutlaka azaltılması gerektiğini söyledi. Yarımağan üç saat süren ÖSS'nin ?hayat eşittir 180 dakika mı?' şeklinde algılandığını bu yüzden süreyi 15 dakika uzattıklarını dile getirdi.