Arınç: Türban konusunda ''Bu iş bitmiştir' demekle iş bitmiyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Kasım 2005 12:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Türban konusunda 'bu iş bitmiştir' demekle iş bitmiyor. Eğer bir sorun varsa bu sorunun çözümü konusunda herkesin yardımcı olması lazım" dedi.

Arınç, Romanya Senatosu Başkanı Nicolae Vacaroiu'nun davetlisi olarak beraberindeki milletvekilleriyle Romanya'ya gitti.

Bülent Arınç, hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, AİHM'in türban kararına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türban konusunda 'bu iş bitmiştir' demekle işin bitmediğini ifade eden Bülent Arınç, "Eğer bir sorun varsa bu sorunun çözümü konusunda herkesin yardımcı olması lazım. Herkesin beyaz sayfa açarak olayda doğrudan taraf olmayı bir kenara bırakıp toplumun, insanlarımızın huzuru için milletimizin kardeşliğinin, beraberliğinin pekişmesi için bir çözüm bulmaya mecburuz" dedi.

Arınç'ı, Esenboğa Havalimanı'ndan, TBMM Başkan Vekili İsmail Alptekin ve Ankara Valisi Kemal Önal uğurladı.

Arınç ve beraberindekiler, 18 Kasım Cuma günü yurda dönecek.

Arınç, AİHM'in türban kararıyla ilgili tartışmalara ilişkin olarak, "Ben size soruyorum; türbana 'siyasi simge' diyorsunuz, türban da örtünme biçimlerinden birisidir. Böyle bir kabul varsa, Anayasa Mahkemesi kararlarına bu girmişse ve devletin tüm kurumları bu konuda bir hassasiyet gösteriyorsa peki eyvallah" dedi.

Arınç, başını örtmek isteyenlerin nasıl örteceği konusunda hukukta bir tarif yapılması teklifinde bulundu.

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Romanya'ya hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, geziye ilişkin bilgi verdi.

Romanya Senatosu Başkanı Vacaroiu ile 2004 Temmuz ayında Türkiye'de bir araya geldiklerini hatırlatan Arınç, Vacaroiu'nun daveti üzerine Romanya'da kendisi ile bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

İki ülke arasında ortak tarih, coğrafya, bölgesel ve uluslararası ilişkilerin niteliğin ülkeleri birbirine yakınlaştıran yoğun işbirliği yapılmasına olanak sağlayan unsurların varolduğunu kaydeden Arınç, bu ilişkilerin geliştirilmesi için iyi ilişkilerin sürdürülmesi gerektiğini bildirdi.

Arınç, şöyle devam etti:

"Romanya, bölgemizde çok iyi ilişkilere sahip olduğumuz dost ve kardeş bir ülkedir. İkili ilişkimiz ve işbirliğimiz özellikle son 15 yıl içerisinde büyük ilerleme kaydetmiştir. Ülkelerimiz arasında herhangi bir siyasal sorun bulunmamaktadır. Ekonomik ve ticari ilişkilerimizde çok iyi bir düzeyde seyretmekte, sürekli gelişme eğilimi göstermektedir. Romanya ile ticaret hacmimiz 3 milyar doları aşmıştır. Resmi rakamlarla 460 milyon dolar olan Türk yatırımları da artmaya devam etmektedir. Parlamentolarımız arasında daha da yoğunlaşmasını arzu ettiğimiz yapıcı temaslarda bu olumlu ilişkiler ağına çok önemli katkılar bulunmaktadır. Avrupa Atlantik kurumlarıyla bütünleşme yolunda hızlı ve kararlı adımlar atan Romanya ülkemizin güçlü destek verdiği NATO üyeliği yanı sıra bu kez AB üyeliği yolunda tarihi bir adım atmış ve geçtiğimiz Nisan ayında katılım anlaşmasını imzalamıştır. Bu adımın ikili ilişkilerimize yeni bir ivme kazandıracağına inanıyorum."

ARINÇ, İŞADAMI VE SOYDAŞLARLARA DA GÖRÜŞECEK

TBMM Başkanı Arınç, Romanya'yı ziyareti sırasında Vacaroiu başta olmak üzere Romen devlet adamlarıyla yapacağı görüşmelerde Türkiye-Romanya parlamentoları arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi olanaklarının ele alınacağını, ayrıca ikili ilişkiler yanında bölgesel ve uluslararası alandaki gelişmeler konusunda görüş alış verişinde bulunacaklarını bildirdi.

Arınç, ziyaretinde Türk vatandaşları, işadamları ve soydaşlarla da görüşeceğini, soydaşların yoğun olarak yaşadığı bölgeleri ziyaret edeceğini kaydetti.

Ziyaretinin, Türk ve Romen halkları arasında mevcut dostluk ve kardeşlik bağını güçlendireceğini ifade eden Arınç, Türk-Romen ilişkileri ve işbirliğine yeni bir ivme kazandıracağına işaret etti.

"TÜRBAN OLMASIN DA NE OLSUN?"

TBMM Başkanı Bülent Arınç, açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Arınç bir soru üzerine, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in, kendi ifadelerine karşılık, "Türban bağlama şekilleriyle ilgili olarak yaptığı açıklamaları" değerlendirdi. "Suç işlemeden nasıl başını örtebileceği konusunda onlara yol göstermemiz lazım" diyen Arınç, hukukun bu olduğunu söyledi.

Bu konuda, kendisinin bir açılım getirmek istediğini ifade eden Arınç, "Herkesi bu konuda dürüst olmaya çağırıyorum" dedi.

Arınç, şunları kaydetti:

"Türban konusunda, 'bu iş bitmiştir' demekle iş bitmiyor. Eğer bir sorun varsa bu sorunun çözümü konusunda herkesin yardımcı olması lazım. Herkesin beyaz sayfa açarak olayda doğrudan taraf olmayı bir kenara bırakıp toplumun, insanlarımızın huzuru için milletimizin kardeşliğinin, beraberliğinin pekişmesi için bir çözüm bulmaya mecburuz. Ben size soruyorum; türbana 'siyasi simge' diyorsunuz, türban da örtünme biçimlerinden birisidir. Böyle bir kabul varsa, Anayasa Mahkemesi kararlarına bu girmişse ve devletin tüm kurumları bu konuda bir hassasiyet gösteriyorsa peki eyvallah. Türban olmasın da ne olsun ben bunu soruyorum. Benim bu soruma kaçamak cevap vermeyin lütfen. Benim bu sorumu yanlış, gülünç, tartışılabilir bulabilirsiniz.

O zaman da lütfen sizin düşünceniz ne, siz bu konuda bir uzlaşma meydana getirebilmek için ne öneriyorsunuz?

Şimdi Türkiye'de bir kesim diyebilir ki, 'başını örtmek kesinlikle yasaktır ve mümkün değildir. Bunu anlamak mümkün. Katılmazsınız ama bu bir tavırdır. Denir ki şu veya bu şekilde başını örtmek kesinlikle yasaktır. Bunun tartışması olmaz. Yani 'yasaktır' denmişse bunun azı mı, çoğu mu nasıl olacağı konusunda kimsenin tartışmaya girmesi düşünülemez."

"NASIL ÖRTSÜN? BUNU TARİF EDİN"

Türkiye'de bazı kesimlerin 'bir insan şu veya bu şekilde, şu veya bu arzuyla, şu veya bu gayeyle başını örtebilir' dediklerini anlatan Bülent Arınç, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu kızların, bu bayanların üniversitede örttükleri şeye türban denir ve türban bizim geleneksel baş örtülerinden birisi değildir. Bir inancın gereği değildir. 'Bu bir siyasi simgedir'. Buradan şunu anlayabiliriz, türban takmamak suretiyle baş örtülebilecekse bu serbesttir. Bilmem yanlış mı anlıyorum? Bu konuda dürüst ve samimi davranan çevreler, Türkiye'de böyle bir çıkar yol bulmaya çalışıyorlarsa, mesela bazı toplumlarda türban şeklinde değil de 'geleneksel başörtüsü' denen şekilde yok aşağıdan bağlayarak, kelebek yaparak, önden biraz açarak, arkadan biraz fazla bırakarak, bu tip bir baş örtmenin siyasi simge sayılamayacağı ve serbest olacağı konusunda bir duyarlılık varsa ben teklifte bulunuyorum; diyorum ki, türban değil, siyasi simge değil ama başını örtmek isteyen nasıl örtsün? Siz bunu tarif edin hukukta..."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber