Ankara Barosu, su satış tarifesinin iptali istemiyle dava açtı

Haber Giriş : 28 Kasım 2005 00:04, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
ANKARA NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ'NE

Yürütmenin durdurulması taleplidir.

DAVACI :Ankara Barosu Başkanlığı

VEKİLİ :Av. Kemal VURALDOĞAN

ADRESİ :Adliye Sarayı B Blok Kat 5 06251 Sıhhiye/ANKARA

DAVALILAR :Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara

Ankara Su Kanalizasyon İdaresi, Ankara

KONUSU :Ankara genelinde uygulanan su satış tarifesinin, su satış tarifesi oranlarının TEFE'ye göre arttırılmasına ilişkin kararın, konutlardaki su satış tarifelerinin kademeli şekilde belirlenmesinin ve su faturalarının 45 günde bir tahakkuk ettirilmesine ilişkin kararın iptali istemidir.

AÇIKLAMALAR :

1. Su satış tarifesi Toptan Eşya Fiyat Endeksine göre belirlenmektedir. Ankara genelinde uygulanan su tarifesi Ankara Su Kanalizasyon İdaresi'nin (ASKİ) genel kurulu olan Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 03.01.1996 tarih ve 425 nolu kararıyla belirlenmiş, su ücret tarifelerinin Toptan Eşya Fiyat Endeksindeki (TEFE) aylık artış oranına göre her aybaşında ayarlanması, bu oranların altında artış yapılması konusunda ASKİ Yönetim Kurulunun yetkili kılınması kararlaştırılmıştır. En son 10.11.2005 tarihinde tarifelerde artışa gidilmiştir. (EK-1) ASKİ tarafından su faturaları 45 günlük dönemlerde tahakkuk ettirilmektedir. Yine, konutlarda tüketilen sular, 0-10, 11-30 ve 30 metreküp üzeri farklı olmak üzere 3 ayrı tarifeye göre ücretlendirilmektedir.

2. Su tarifesinin TEFE'ye göre belirlenmesi ASKİ Tarifeler Yönetmeliği'ne aykırıdır. ASKİ Tarifeler Yönetmeliği'nin, ?Su Satış Tarifesi? başlıklı 30. maddesine göre, su satış tarifesi yönetim ve işletme giderleri ile amortismanları ve % 10'dan aşağı olmayacak şekilde belirlenecek karı sağlayabilecek düzey gözetilerek belirlenmesi gerekmektedir. Davalı İdarenin, kendisi tarafından çıkarılan yönetmelik hükümlerine aykırı bir şekilde su satış tarifesini belirlemesi hukuka aykırıdır.

3. Su satış tarifesi belirlenirken su satış hizmetinin tekelli bir kamu hizmeti olduğu gözetilmelidir. Davalı İdarenin davaya konu su satış hizmeti 2560 sayılı İstanbul Su Ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş Ve Görevleri Hakkında Kanun uyarınca Büyükşehir belediyeleri tarafından yürütülen tekelli bir kamu hizmettir. Kamu hizmetlerinin bedelsiz görülmesi savunulacağı gibi, bu hizmetlerden bedel alınmasının gerekli olduğunun kabul edildiği durumlarda İdarenin kazanç elde etmesi düşünülemez. Ancak davalı idare tekelli sunduğu hizmette su satış tarifesini, hizmetin kamusal boyutunu göz ardı ederek fahiş oranlarda belirlemektedir.

4. Ankaralılar en pahalı suyu tüketen ikinci Büyükşehir kentinin sakinleri haline getirilmiştir. Konya Büyükşehir Belediyesi 2004 yılı Aralık ayı itibariyle yaptığı incelemede, en pahalı suyu tüketen Büyükşehir belediyelerinin Antalya ve Ankara olduğunu tespit etmiştir. (EK-2) Ankara'daki su birim maliyetinin diğer illere göre düşük olması,, bu pahalılığın davalı İdarenin keyfiliğinden kaynaklandığı sonucunu doğurmaktadır.

5. ?Su tüketim hakkı? en temel bir insan hakkıdır. İdarenin kimseyi susuz bırakma yetkisi olamaz. Davalı idarenin fahiş fiyatlarla su satması nedeniyle Ankaralılar ihtiyaç duydukları kadar su tüketememekte, sağlığa uygunluk kuralarının gerektirdiği kadar temizlenememektedir. Ankaralılar, paraları kadar su içmekte, paraları kadar temizlenmektedir. Anayasa uyarınca herkes, maddi ve manevini varlığını geliştirme, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Fahiş su fiyatı politikasıyla Ankaralıları daha az su tüketmeye teşvik etmek, aslında onları sağlıksızlığa, hastalığa teşvik etmektir. Ankaralıların maddi ve manevini varlığını geliştirmesinin, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamasının engellenmesi Anayasanın 17 ve 56. maddelerine aykırıdır.

6. Kademeli tarife sosyal devlet ilkesine aykırı olduğu gibi eşitlik ve ölçülülük ilkelerine aykırıdır. Bir tane su aboneliği bulunan konutta çeşitli nedenlerle çekirdek ailelerden fazla kişi yaşaması mümkündür. Aile çok çocuklu olabileceği gibi, birden fazla ailenin aynı evi paylaşması veya aile bağı olmayan kimselerin aynı çatı altında yaşaması mümkündür. ASKİ'nin kademeli tarifesi nedeniyle, her halükarda 30 metreküpten fazla su tüketecek, sosyal açıdan en fazla gözetilmesi gereken maddi durumu yetersiz kalabalık aileler ile aynı evi paylaşan öğrenci, işçi gibi gruplar en pahalı tarifeden ücretlendirilecektir. Kademeli tarifeyle güdülen amaç su tüketimini azaltmaktır. Bu amaca ulaşmak için getirilen sınırlama, ?su tüketim hakkının? kısıtlamaktadır. Güdülen amaca ulaşmak için getirilen düzenleme ölçülük ilkesinin alt ilkesi olan orantılık ilkesine aykırıdır. Yine, kişilerin aynı suyu, tek konutta fazla insanla yaşadığı ve/veya çeşitli sebeplerle (sağlık, çiçek sulama) fazla tükettiği için farklı bir su tarifesine tabi tutulması eşitlik ilkesine aykırıdır. İdarenin yapması gereken su tüketimini kısmak değil, su kaynaklarının çoğaltılması, su ücretlerinin düşürülmesi yoluyla su tüketiminin en üst seviyeye çıkartılmasıdır. Su yaşamdır, su sağlıktır.

7. Fatura tahakkuklarının 45 günde bir yapılması hukuka aykırıdır. Ülkemizde devlet memurları ve ücretle çalışanların maşları aylık olarak ödenmektedir. Bu nedenledir ki, İçişleri Bakanlığı 06.01.1993 gün ve 1858 sayılı genelgesiyle su fatura tarihlerinin aylık ödeme tarihine yeniden düzenlemesi öngörülmüştür. Davalılar anılan genelgeye aykırı hareket ettikleri gibi, 45 günde bir fatura tahakkuku yapılması nedeniyle birçok abone en üst kademeden su ücreti ödemek zorunda kalmaktadır.

8. ASKİ'nin gelirleri diğer belediye giderlerini finanse etmek için kullanılmaktadır. 2560 sayılı yasa uyarınca ASKİ'nin görevi su ve kanalizasyon hizmetleri ile sınırlı olmasına rağmen, ASKİ'nin gelirleri, yol, köprü, yaya üstgeçidi gibi harcamalar için kullanılmaktadır. Böylelikle ASKİ'nin giderleri arttırılmakta, bu durum vatandaşa su zammı olarak yansımaktadır. ASKİ'nin asli görevleri dışında faaliyet göstermesi, yol, köprü ve yaya geçidi yapması 2560 sayılı yasaya aykırıdır.

9. Ankaralıya fahiş fiyatla su satan ASKİ Ankara Büyükşehir Belediyesine bedava su vermektedir. Ankara Büyükşehir Belediyesinin su ücretinden muaf olmasını öngören yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Buna rağmen davalı ASKİ Ankara Büyükşehir Belediyesi adına kayıtlı abonelerden su ücreti almamakta Ankaralıya fahiş fiyatla sunulan hizmeti Ankara Büyükşehir Belediyesine bedava vermektedir. Ne yazık ki 2003 yılı Haziran ayından bu yana Ankara Büyükşehir Belediyesi adına kayıtlı aboneler adına su tahakkuku yapılmamaktadır.

10. ASKİ verimlilik ilkesine uygun şekilde yönetilmemesinin sonuçları aboneye yükletilmektedir ASKİ Yönetim Kurulu Kararıyla ASKİ'nin paraları Büyükşehir Belediyesine faizsiz borç olarak verilmektedir. ASKİ'nin borç verebileceğine ilişkin yasal düzenleme bulunmaktadır. Büyükşehir Belediyesine verilen borçlar nedeniyle ASKİ'nin dış borç geri ödemeleri aksatılmış, ASKİ'nin yersiz olarak faiz ödemesi gerekmiştir. ASKİ resmi kurumlardan su ücreti alacağını tahsil etmemekte, yatırım finansmanını dış kaynakları kullanarak hayata geçirmekte, böylelikle su maliyetini arttırmaktadır. Yine, ASKİ"nin istihdam politikalarının yanlışlığı nedeniyle ihtiyaç duyulandan fazla personel istihdam edilmekte, bu durum nedeniyle maliyetler artmaktadır

11. Hukukun üstünlüğünü korumak, avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılamak Ankara Barosu Başkanlığı ve Ankara Barosu Yönetim Kurulunun görevidir.

Avukatlık Kanunu madde 76 uyarınca, ?Barolar; ? hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla tüm çalışmaları yürüten, tüzel kişiliği bulunan, çalışmalarını demokratik ilkelere göre sürdüren kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.? Yine Avukatlık Kanunu madde 95/21 uyarınca baro yönetim kurulları, ?Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak? la görevlidir. Ankara Barosu Başkanlığı da anılan görevin yerine getirilmesi, hukukun üstünlüğü kavramına işlerlik kazandırılması ve aynı zamanda su aboneliği bulunan avukatlık bürolarının fahiş su faturalarından kurtulması amacıyla davalı idarenin hukuka aykırı işlemlerini talep etmektedir. Başka bir deyişle, Baromuz açtığı bu davayla, idari işlemin etkin ve yaygın biçimde hukuka uygunluk denetiminin sağlanması amacıyla idari yargıyı harekete geçirmekte dolayısıyla hukukun üstünlüğüne işlerlik kazandırmaktadır. Yine, avukatlık bürolarının makul fiyatlarla su tüketmesinin sağlanması yoluyla avukatların ortak ihtiyaçlarından birinin karşılanması görevinin gereği yerine getirilmektedir. Davaya konu olayda Baromuzun husumet ehliyeti tartışma konusu yapılacağından, aynı zamanda su abonesi olan Baromuz (EK-3), husumet ehliyetini yalnız su aboneliğine değil, hukukun üstünlüğünü koruma, avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılama görevine dayandırmaktadır. (Danıştay da Baroların açtığı iptal davalarında menfaat ilgisini geniş tutmaktadır, ?Bu durumda, hukukun üstünlüğünü savunmak ve korumakla görevli bulunan Baronun, yargı kararının uygulanmadığı ve çevre sorunlarına yol açtığını öne sürdüğü Bakanlar Kurulunca alınan prensip kararı ile menfaat ilgisinin bulunduğunun açık olması nedeniyle, bakılmakta olan davayı açmakta ehliyeti bulunduğundan, aksi yöndeki temyize konu kararda isabet görülmemiştir.? DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ E. 2004/2163 K. 2004/788, k.t. 07/10/2004, EK-4)

12. Su sayaçlarının niteliğinin belirlenmesine ilişkin işlem kamu hukuku alanında kaldığından görevli yargı yeri idare mahkemeleridir.

Abonman sözleşmesinin uygulanmasına ilişkin uyuşmazlıklarda adli yargı, abonman sözleşmesinin konusu ve kapsamının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlıklarda ise idari yargı görevlidir. Çünkü abonman sözleşmeleri idare tarafından yazılı olarak hizmetten faydalanmak isteyenlere sunulmakta, hizmetten faydalananların bu sözleşme şartlarında müzakere yapma imkân ve ihtimali bulunmamaktadır. Konut ve işyerlerine su sağlanması bir kamu hizmetidir ve bu hizmetin sunulmasına ilişkin şartlar kural-işlem niteliğindedir. Davaya konu işlemlerle, su satış tarifesi tek taraflı olarak belirlenmekte, yani aboneler açısından su aboneliğinden faydalanma şartı değiştirilmektedir. Bu yeni şartın hukuka uygunluğunun değerlendirilmesi ise Mahkemenizin yani idari yargının görevleri arasındadır. (Elektrik, su ve doğalgaz gibi bedeli karşılığında dağıtılan kamu hizmetlerinde, bu kamu hizmetlerinden yararlanmak için öngörülen koşulların idarece tek taraflı olarak düzenlenmesi, sözleşmenin uygulanması anlamına gelmeyeceğinden, uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu düşünülemez. İdarenin tek taraflı olarak kamu gücüne dayanarak belirlediği abone olma ve sözleşme koşullarından doğan uyuşmazlıkta idari yargı yerleri görevlidir., Danıştay 8. Daire, E. 1997/185 K. 1997/2229, k.t. 23/06/1997, EK-5)

İSTEM :Anılan nedenlerle, ASKİ'nin Ankara genelinde uygulanan 10.11.2005 tarihli su satış tarifesinin, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi ve ASKİ'nin su satış tarifesi oranlarının TEFE'ye göre arttırılmasına, konutlardaki su satış tarifelerinin kademeli şekilde belirlenmesine ve su faturalarının 45 günde bir tahakkuk ettirilmesine ilişkin kararlarının öncelikle yürütülmesinin durdurulmasına ve sonuçta iptaline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ederiz. Saygılarımla. 23.11.2005

EKİ : 1. İnternet çıktısı Ankara Barosu Başkanlığı
2. İnternet çıktısı Vekili
3. Su Faturası Av. Kemal VURALDOĞAN
4. Karar Örneği
5. Karar Örnekleri
6. Vekâletname

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber