'Hörmetler' sayın müdürüm

Haber Giriş : 29 Kasım 2005 06:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

DİLBİLİMCİ Mümtaz Kayayerli, 'rüşvet ve yolsuzluğun' anatomisini çıkardı. Son 10 yılda ortaya atılan rüşvet ve yolsuzluk iddialarını inceleyen Kayayerli'nin tespitine göre; tüm hükümetler 'Rüşvet ve yolsuzluğu önleyeceğiz' diyerek iktidara gelmelerine rağmen, yolsuzluk ve rüşvet iddiaları gündemin baş sıralarından inmedi.

21. dönemde MHP Afyon Milletvekili olarak görev yapan dilbilimci Kayayerli, araştırmasında rüşvetin Türkiye'deki gelişimini takibe aldı. Yolsuzluk ve rüşvet konuları, Avrupa Konseyi Yolsuzlukla Mücadele Özel Hukuk Sözleşmesi, BM bölgelerarası Suç ve Adalet Araştırmaları Enstitüsü, Ceza Hukuku Sözleşmesi, Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesi, Türk Ceza Kanunu, Devlet Memurları Kanunu ve Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik'te düzenleniyor.

LİSTEDE YÜKSELDİK

Araştırmada yer verilen bilgilere göre Uluslararası Saydamlık Örgütü tarafından yayınlanan 2004 yılı Yolsuzluk Algılaması Endeksi'nde Türkiye 146 ülke arasında 77. sırada yer alırken, 2005 yılı endeksinde 159 ülke arasında 65. sırada yer aldı. Kayayerli, bir düşüş varmış gibi görünse de Türkiye'nin yolsuzluk algılamasında farklı bir noktaya gelmediğini, iddiaların aynı hızla devam ettiğini bildirdi. Meclis'te 1996-1999 döneminde yolsuzluk ve rüşvetle ilgili 134 konu gündeme gelirken, 1999-2002 arasında 96 defa gündeme geldi. 2002-2005 arasında da yolsuzluk ve rüşvet 11 önergede, 33 yazılı ve sözlü soru-cevapta, 6 kanun ve tasarısında, 4 çeşitli araştırma raporu ve 2 Bakanlar Kurulu'nda olmak üzere 54 kez gündeme geldi.

SEBEP ENFLASYON

Kayayerli, yolsuzluğa yol açan ekonomik nedenlerin başında enflasyonu gösterdi. Bunu devletin ekonomideki ağırlığı, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve kayıt dışı ekonomi izledi. Toplumsal değer yargılarının kaybedilmesi, toplumsal denetimin yok olması, eğitim seviyesinin yetersizliği, hukuk kurallarının tamamlanmaması ve cezaların caydırıcılığının olmaması, haksız kazanç eğilimlerinin yaygınlığı, makamların ganimet gibi dağıtılması da yolsuzluğu büyütüyor.

Kayayerli, 'Arşivler, tutanaklar, soru ve önergeler maalesef sevimsiz konuşma ve sözcüklerle dolu. 15 yılda 300'den fazla yolsuzluk ve rüşvetle ilgili sözcük var. Ülkemiz, Neyzen Tevfik'in 'Aldıkça al, daldıkça dal, çaldıkça çal / İstersen ver yüz arzuhal, ne sorgu var ne sual' dizelerinde anlattığı bir ülke olmaktan çıkarılmalı. Bu suçu işleyenler sorguya çekilmeli ve cezalandırılmalıdır' dedi.

--------------------------------------------------------------------------------

'SAKALIM NEREDE'

RüŞvetİN nasıl istendiğini de araştıran Kayayerli'nin ilginç tespitleri var. 'Sakalım nerede, sakalımı ver' rüşvet istemenin ilginç ifadelerinden biri. 'Vergini aldın mı?', 'haracımı isterim', 'susmalık payı', 'sigara-çorba parası' gibi ifadelerle rüşvet istendiğine dikkat çeken Kayayerli, Azeri lehçesinde 'şirinlik, hörmet' diye verilen rüşvetin, diğer lehçelerde de 'para', 'lokma' ve 'içki parası' karşılığında kullanıldığını bildirdi. 'Memuru görmek', 'avanta', 'manifesto', 'yüzde almak', 'ağız tadı', 'höpürdetti' (Kütahya yöresi), 'bayram harçlığı' gibi ifadeler de var. Kayayerli, 'urgan' ifadesinin de 'Kuyudan su almak için urgan gerektiği gibi, yasak bir işi yapabilmek için verilen menfaat' anlamına geldiğini aktardı.

akşam

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber