Prof. Aşkın'dan dün gelen telefon mesajı

Haber Giriş : 30 Kasım 2005 15:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Adalet Ağaoğlu: Çaresizlik duygusu, insan hakkının en büyük terörü. Utancımız, direnişimiz olsun

Dün öğle üzeri sekreterim Alev, "Van 100. Yıl Üniversitesi Hastanesi Başhekimi arıyor" dediğinde yüreğim hop etti. Sadece gazetelerdeki fotoğraflarından tanıdığım Rektör Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın üniversitesinden beni neden arıyor olabilirlerdi ki?
"Ben Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin" diye kendini takdim eden başhekimin ilettiği mesaj ise, 1 - 2 dakika içinde beni gözyaşlarına boğmaya yetti:
"Yarım saat önce rektörümüzün yanındaydım. Bugünkü yazınızı okumuş. Sizi aramamı o istedi. "Lütfen benim için Meral Hanım'ı ara ve ona şu mesajımı ilet: Umarım tahliye olunca kendisini ziyaret edeceğim ve o duygusunu giderecek çözümleri birlikte konuşacağız" dedi.

Suçluluk duygusu
Melek Ulagay'ın çektiği namus cinayetleri belgeseli üzerine yazdığım dünkü yazı şöyle bitiyordu: "Filmi izledikten sonra üstüme garip bir suçluluk duygusu çöktü. Aslında bu duyguyu hiç tanımadığım Van Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'a karşı da duyuyorum..."
Tutuklu olduğu için telefon etmesi yasak olan Prof. Aşkın'ın, günlük kontrol için kendisini ziyaret eden doktoru aracılığıyla telefon ettirmesinin, beni nasıl allak bullak ettiğini kelimelere dökmem mümkün değil. Telefonda hüngür hüngür ağlamaya başladım.
Prof. Aşkın o haliyle, benim İstanbul'da bir elim yağda, bir elim balda denebilecek bir ortamda, bir bilim adamının başına gelenlere çaresizlik içinde seyirci kalmamdan duyduğum suçluluk duygusunu gidermeye talip!
Telefonun öbür ucundan ağladığımı duyan Başhekim Şahin, "Bu duygularınızı da rektörüme ileteceğim" diyerek bana veda etti.
Prof. Aşkın, inşallah bana vaadini yerine getirebilir...

Ve bir teselli...
Nadiren ağlarım. Bu telefonun ardından dakikalarca gözyaşlarımı tutamadım. Sevgili Adalet Ağaoğlu'nun faks mesajı da tam bu sırada geldi:
"Bir teselli: Unutma, yanındayım
Hem Melek Ulugay Taylan'ın usulünce gözlere, yüreklere soktuğu 'namus cinayetleri' konusundan, hem Van Üniversitesi Rektörü -benim de şahsen hiç tanımadığım- Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın durumundan ötürü, taa şurama kadar utanç duyguları içindeyim.
İnsan hakları deyip durduğumuz şey bu mu?
Kim bilir senin gibi, benim gibi çaresizlik ürünü utanç duygularıyla boğulan daha kimler kimler var?
Günübirlik siyasal çatışmaların gürültüsü, hak - hukuk, düpedüz insanın insanlık haklarının korunması uğruna atılmış çığlıkları örtüp geçiyor. Namus cinayetlerinden ya da bir rektörü, nedeni örtük biçimde hapse / hastanelere yatırmaktan daha büyük terör olur mu?
Düşünüp taşınmayı öğrenmiş kişiler, eminim seninle birlikte utanç içindedirler.
Utancımız, direnişimiz olsun..."
Derhal Ağaoğlu'nu arayıp Prof. Aşkın'dan gelen telefonu aktarınca "Bu da insanlık ölmedi dedirtiyor. Bak en umutsuz zamanımızda birdenbire hayata akıyoruz" dedi.

meral tamer/milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber