Ergün, İstanbul'un sanayi bölgesi taşınıyor iddiasını yalanladı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bugünden yarına İkitelli veya Dudullu organize sanayi bölgelerinin (OSB) şehir dışına taşınmasının söz konusu olmadığını, ancak İstanbul'un etrafında bir sanayi havzasını organize etme ihtiyacı bulunduğunu, sürecin bu istikamete doğru ilerlediğini bildirdi.

Bakan Ergün, Bugün TV'de yayınlanan Temsilciler Meclisi programında İstanbul'daki İkitelli ve Dudullu OSB'nin Ergene Havzası'na taşınacağı yönündeki iddiaları değerlendirdi.

İstanbul'da yeni sanayi alanları oluşturulmamasıyla ilgili Büyükşehir Belediyesi'nin kararlarının olduğunu belirten Ergün, İstanbul için yeni bir sanayi bölgesi ortaya koymanın imkanının olmadığını söyledi.

Ayrıca, bazı sanayi tesislerinin ve sanayi bölgelerinin zaman içerisinde başka bölgelere transferinin de söz konusu olabileceğine dikkati çeken Ergün, şunları kaydetti:

''Bugün böyle bir plan yok ama bu vizyondan hareketle belki bazı konuşmalar yapılmış olabilir. İstanbul'u artık tek başına İstanbul olarak düşünmek doğru değil. Sanayi konusunda bir ildeki sanayi tesisi veya organize sanayi bölgesi diye düşünmek de doğru değil, havza bazında düşünmek lazım. Yani, Marmara Bölgesi'ni bir havza olarak sanayi açısından da planlamak lazım. Demiryollarıyla, denizyollarıyla, karayollarıyla, hava bağlantılarıyla çok geniş bir ekonomik bölge Marmara Bölgesi. Bunu Bilecik'e kadar uzatabilirsiniz, Eskişehir'e kadar bağlantısını kurabilirsiniz. Öbür taraftan Zonguldak'a kadar bağlantısını kurabilirsiniz, Filyos Vadisi'ne kadar bir bağlantıyla, öbür taraftan Edirne'ye kadar bir bağlantıyla, Balıkesir'e kadar bir bağlantıyla bir havza bazında değerlendirmek ve İstanbul'un da etrafında bu sanayi havzasını organize etme ihtiyacı var, süreç bu istikamete doğru gidiyor.

Belki böyle bir vizyondan hareketle söylenmiştir ama bugünden yarına İkitelli veya Dudullu OSB'nin şehir dışına taşınması söz konusu değil. Biz adı geçen yerleri ıslah organize sanayi bölgesi haline getirdik Tekirdağ taraflarında. Çünkü çok dağınık ve geleceği belli olmayan sanayileşme tablosu vardı orada ve Ergene Havzası'nı berbat eden bir tabloydu. Arıtma tesisiyle, ortak altyapılarla, oradaki sanayinin çerçevesini çizdik. Bundan sonra artık o çerçevenin dışında Ergene Havzası'nda da bir sanayileşme söz konusu olmayacak. Ama Ergene Havzası'ndaki ıslah organize sanayi bölgesi modellerini biz Dudullu'yu veya İkitelli'yi oraya taşımak amacıyla gerçekleştirmedik. Yani oradaki ıslah organize sanayi bölgesi olan yerler zaten sanayi tesisleriyle dolu olan yerler, yani bir kısım boşluklar olabilir. Yani, İkitelli ve Dudullu'nun hemen bugünden yarına böyle bir tablonun içinde yer alması söz konusu değil.''

-Helal gıda belgelendirmesi-

Türk Standardları Enstitüsü'nün (TSE) helal gıda belgelendirmesi çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine de Ergün, şu anda Helal Gıda Sertifikası'nın TSE tarafından verildiğini söyledi.

Bunun, İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Teşkilatı çerçevesinde oluşmuş bir yapı olduğuna işaret eden Bakan Nihat Ergün, dünyanın her yerinde insanların özellikle gıda maddeleri konusunda, bunların inançlarına uygun olup olmadığı konusunda hassas olduğunu ifade etti.

Ergün, sözlerini şöyle tamamladı:

''Mesela, yediğiniz bir şeyin içerisinde domuz eti olmasını istemezsiniz. Sizin helal olmadığını düşündüğünüz ürünlerin üretim süreçlerinin içine katılmasını istemezsiniz. Sizin o süreçleri kontrol etme şansınız yok. Fakat birisinin sizin adınıza, tüketiciler adına bunu kontrol etmesi, belgelendirmesi icap ediyor ve firmalar buna başvuruyorlar. Müşterilerden bunu talep edenlere bu belgeleriyle ürünlerini satıyorlar ve daha güvenli bir şekilde insanlar hem ihraç ettiğimiz ülkelerde hem de içeride eğer firma bunu talep ediyorsa, şartları yerine getiriyorsa, bu belge veriliyor. 'Belgeyi verdik, tamam bu adam bu şartlara uygun üretim yapıyor.' Peki, bir sene sonra yapmıyorsa ne olacak? Belgesi duracak, sistemi değişecek, böyle bir şey yok, periyodik olarak bunlar denetleniyor. O firmalar, o belgeye sahip olan firmalar aynı hassasiyeti koruyorlar mı korumuyorlar mı? Bunlar da haberli denetimler değil, habersiz olarak yapılan denetimlerle bu belgelendirme süreci devam ediyor.''