Sarıkamış'ta miniklerin 'okuma bayramı' coşkusu

Kars’ın Sarıkamış İlçesi’nde, 29 Eylül İlkokulu 1-A sınıfının minik öğrencileri, okuma-yazma öğrenmenin coşkusunu düzenlenen Okuma Bayramı programıyla kutladı.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 30 Nisan 2013 09:03, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Sarıkamış'ta miniklerin 'okuma bayramı' coşkusu

Kars'ın Sarıkamış İlçesi'nde, 29 Eylül İlkokulu 1-A sınıfının minik öğrencileri, okuma-yazma öğrenmenin coşkusunu düzenlenen Okuma Bayramı programıyla kutladı.

Sarıkamış Halk Eğitimi Merkezi Salonu'nda düzenlenen, Okuma Bayramı programı Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Sarıkamış 29 Eylül İlkokulu minik öğrencileri Melike Ekinci ve Mustafa Dinçer'in sunuculuğunu yaptığı gecenin açılış konuşmasını Melike Ekinci yaptı. Okulda okuma-yazmanın yanında, okumadan adam olunmayacağını, Okul kelimesinin bile Oku ile başladığını öğrendiklerini söyleyen Melike Ekinci, “Biz, birinci sınıflar olarak bu yıl çok çalıştık, çok yorulduk, bazen zor geldi, kaçmak istedik, bazen hastalandık okulu özledik, ama sonunda başardık ve okumayı öğrendik. Okumayla birlikte başka şeyler de öğrendik. Örneğin; büyüklerimizin dediği gibi “Okumadan Adam Olunmayacağını”, Okul kelimesinin bile “Oku” ile başladığını öğrendik. Bundan dolayıdır ki programımıza başlamadan önce bizleri bu günlere getiren, okumayı öğreten çok kıymetli öğretmenlerimize çok teşekkür ediyoruz. Şimdi bugünün anlam ve önemiyle ilgili konuşmasını yapmak üzere öğretmenimiz Gülten Alkan'ı sahneye davet ediyorum” dedi.

Ardından günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan 29 Eylül İlkokulu sınıf öğretmeni Gülten Alkan, şunları kaydetti:

“Çok sayılmaz; sekiz ay kadar önceydi. Onları merakla, heyecanla çarpan kalbinizle getirip emanet ettiniz ellerime. En az onlar ve sizler kadar heyecanlıydım ben de. Fakat bunu bastırmalı ve bazılarının günlerce sürecek olan ağlama seansları hakkında bir şeyler yapmalıydım. Umduğumuzdan kısa sürede aştık bunu. Artık güvenli, bildik ev ortamında değil, yabancı bir binada, kalabalık bir yabancı toplulukla bir aradaydılar. Topluluk olmanın, birlikte yaşmanın, kuralların, ben algısından biz algısına geçişin emekleme dönemi… O günü asla unutmayacaklar; bugünü olduğu gibi. Geçenlerde o ilk güne dair neler anımsadıklarını sordum. Aldığım cevaplar son derece detaylıydı. Bir kayıt cihazı gibi yerleştirmişlerdi. Anılarının en özel raflarına. Onlara hazırlanmış benliğimle, vermek istediklerimin telaşı ve hazzıyla sarmaladım onları. Ayakkabılarını da bağladım, tuvalete de götürdüm, saçlarını da taradım, burunlarını da sildim. Anneliğin alfabesiyle, öğretmenliğin alfabesiyle, Türkçenin ve insanlığın alfabesiyle ilk ben heceledim yavrularımı. Sonra onlar varlıklarıyla beni hecelediler, anlamlandırdılar. Bana tekrar kim olduğumu, ne için olduğumu anımsattılar. Onlarla uyuyup, onlarla uyandım. Boşluğa, masaya, deftere, minik parmaklarının çizdiği her sesle, her heceyle, kelimeyle şımardı sevincim. Her cümleyi büyümeye kurdular. Her cümlelerinde büyüdüm. Onlar da içinde “ben” geçen cümleler yaptılar. İçinde öğretmen geçen şarkıları, şiirleri çok sevdiler. Uyku defterlerimizde masallar doluştu. Harflerin, eğri büğrü şekillerin dilini çözünce, dünyayı da anlayabileceğimizi sezdik. Masallar, şiirler ve şarkılar kendi sesimizle süslendi. Sayılar vardı sonra… Onları birbirine katmayı, eksiltmeyi de biliyoruz. Ve en önemlisi artık insanı tanıyoruz. Sevgiye, dostluğa ve emeğe değer veriyoruz. Yürekle anlıyoruz. Birbirimizi sevmeyi, onu dillendirmeyi, onun ve hayatın birçok dilde söylenebileceğini, yani sanatı tanıyoruz. Artık hayatın resmini yapabilir, ezgisini mırıldanabilir, şiirini, öyküsünü yazabilir, fotoğrafını çekebilir, heykelini bile yapabiliriz.

Artık büyüdük. Bencilleşmeden, dayanışarak, severek, anlayarak var olmanın tadına vardık çoktan. Ve siz sevgili velilerim. Anne-baba olmanın, abi-abla olmanın en zor ama en keyifli dönemlerinden birini yaşadınız. Varlığınız ve destekleriniz için sonsuz teşekkürler. Şimdi sizleri onların derlediği ve haftalarca sizler için hazırladıkları programla baş başa bırakıyorum.”

Daha sonra birbirinden güzel şiirlerin okunduğu, oyunların sergilendiği Okuma Bayramı'nda, öğrenciler izleyenleri adeta büyüledi. Canlandırdıkları skeçlerle usta oyunculara taş çıkaracak oyunlar sergileyen miniklerin, Semazen, Ege Bölgesi ve Kafkas halk oyunları gösterisi de ailelerden ve konuklardan büyük alkış aldı.

Programa Sarıkamış Kaymakamı Erdoğan Turan Ermiş, İlçe Milli Eğitim Müdürü Bülent Dağdelen, Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Ahmet Melik Gül, MHP İlçe Başkanı Zülküf Koçak, öğretmen ve öğrenciler ile veliler katıldı. Program madalya töreniyle sona erdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber