Savcılardan 'yumurtalı eylem' için iki farklı karar

Eylemde attığı yumurtayla iki polisin ceketini kirleten öğrenci hakkında, şikayet nedeniyle "mala zarar verme" suçundan dava açılırken, benzer bir soruşturma, "mala zarar verme" suçundan şikayet olmaması nedeniyle takipsizlikle sonuçlandı.

Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Gökçek, öğrenci ... hakkında, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet ve mala zarar verme" suçlarından toplam 1 yıl 2 aydan 9 yıla kadar hapis talebiyle dava açtı.

İddianamede,...'un, 25 Ocak 2011'de "4+4+4'lere, paralı eğitime, cinsiyetçi eğitime, bu sistemin verdiği karnelere karşı bir şey yapmalı" adıyla Kızılay'da düzenlenen eyleme katıldığı belirtildi.

Yaklaşık 60 kişilik grubun, Yüksel Caddesi'nden AK Parti İl Başkanlığına kadar yürüdüğü belirtilen iddianamede, yolu araç trafiğine kapatan grubun, İl Başkanlığının olduğu Dr. Mediha Eldem Sokak'ta çevik kuvvet barikatının önüne geldiği kaydedildi.

...'un, eylem sırasında polis memurlarına yumurta atanlar arasında bulunduğu savunulan iddianamede, "Atılan yumurtaların, müşteki polis memurlarına isabet ettiği ve müşteki polis memurlarının ceketlerinin kirlenmesi nedeniyle şikayetçi oldukları" ifade edildi.

İddianamede ..'un "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası"nın 32. maddesi uyarınca 6 aydan 3 yıla, iki polis memurunun her birine karşı "mala zarar verme" suçundan ise toplam 8 aydan 6 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

-Takipsizlik kararı-

Cumhuriyet Savcısı Ahmet Cemal Gürgen ise benzer soruşturmada 11 şüpheli hakkında "kovuşturmaya yer olmadığına" karar verdi.

Kararda, şüphelilerin 12 Aralık 2012'de Hacettepe Üniversitesi Sıhhiye Yerleşkesi Kültür Merkezi'ndeki konsere katıldıkları bildirildi.

Konser arasında eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ayağa kalktığında "Üniversiteler bizimdir, AKP defol, Günay üniversitede ne işin var" diye slogan attıkları kaydedilen kararda, şüphelilerden Can Kaya ve Özgür Bozkurt'un Günay'a attığı yumurtaların başka kişilerin üzerine geldiği kaydedildi.

AİHM kararlarına göre ifade özgürlüğünün demokratik toplumun vazgeçilmez ögesi olduğu, ifade özgürlüğünün sadece hoşa giden, insanları incitmeyen veya önemsenmeyen bilgi ve düşünceler için değil; devleti veya toplumun bir kesimini inciten, şok eden veya rahatsız eden bilgi ve düşünceler için de geçerli olması gerektiği belirtilen kararda, şüphelilerin slogan içeriklerinin suç teşkil etmediği ifade edildi.

Kararda, "yumurta atma eyleminin de hakaret değil mala zarar verme suçunu oluşturduğu, şikayete tabi bu suçtan da müştekilerin şikayetçi olmadıkları" ifade edilerek, "suç ve şikayet yokluğu nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına" karar verildiği bildirildi.