Facebook silinmelerine bilimsel yaklaşım

Psikiyatri Uzmanı Dr. Orhan Karaca; yaptığı açıklamada silme sebeplerinin öncelikle empati yoksunluğundan kaynaklandığını belirterek diğer sebepleri şöyle sıraladı:

"Mutlaka bir tarafa ait olunması gerekiyormuş gibi bir kabulün olması, yani uçlarda düşünme

Arkadaşlıktan silinen kişinin düşüncelerini ayrıntılı öğrenmek ve onu anlamaya çalışmak yerine genel hal ve yaşam tarzına göre indirgeyici çıkarımlarda bulunulması

Kendi gibi düşünmeyen kişilerin paylaşımlarının düşünce ifadesi yerine kendini reddettiği ya da büsbütün kabul etmediği şeklinde yorumlanması

Fikir ayrılığına düşülen konuyla ilgili yaşanan olumsuzlukların sembolü olarak silinen kişiyi görme

Savunduğu konuya beklediği desteği görmemeye ek olarak yapılan eleştiriyi üzerine alma sonucu ortaya çıkan kırılma duygusu

Arkadaşın o zamana kadar kendini ispat ettiği olumlu birçok faktörü görmezlikten gelip son yorumlarını baz alarak karar verme ve sonuca gitme

Kendisine yönelik yapılan etiketlemeler nedeniyle sorumlu arama

Silmenin verdiği rahatlama hissi

Adaletsizliğe maruz kaldığını düşünme ve bu mücadelede arkadaşının kendini yalnız bıraktığı duygusu

Değiştirme düşüncesi ya da kabul etmeyiş/edemeyiş (popüler ifade tarzıyla karşılıklı mahalle baskısı)

Verdiği mücadelenin kutsal olduğuna dair inancın sarsılmaz oluşu, bakış açısını geniş tutamama."

"GÜVEN İLİŞKİSİNİN OTURDUĞU ARKADAŞLIKLARDA TOLERANS DAHA FAZLA"

Güven ilişkisinin oturmuş olduğu arkadaşlıklarda toleransın doğal olarak daha fazla olduğunu kaydeden Karaca, “Bunun nedeni kendisinin arkadaşını benimsediği kadar arkadaşının da kendisini benimsediği düşüncesidir. Yani saygı duyduğu yaşam alanı karşısında yaşam alanına saygı duyulduğunun farkındadır dostlar ve yaşanan fikir ayrılığı ufak bir ayrıntıdır yaşamlarında. Aslında birçoğumuzun hayatında bizden farklı ve saygı duyduğumuz kişiler vardır. İhtiyacımız olan bu toleransı yaşamımızın tüm alanlarına yaymaya çabalamak. Son yıllarda bu konuda daha ben merkezli düşündüğümüz aşikar. Empati, saygı ve kabul toplumumuzun doğasında olan ancak gittikçe unutmaya başladığımız değerler. Bunlara olan ihtiyacımızın daha çok arttığı son günlerde iyice gün yüzüne çıktı” dedi.

Bireylerin eleştirilere açık olmamasının nedenlerine de değinen Karaca, “Çünkü eleştirilen konu ile kendimizi özdeşleştiriyoruz. Yani eleştirilen bir konu bizim düşündüklerimizin aksi yönde veriler içeriyorsa eleştirilenin kendimiz olduğunu varsayıyoruz. Bencillik, kaybetme korkusu, kazanamama endişesi, sorumluluk duygusu eleştiri yolunu tıkayan belli başlı faktörler” diye konuştu.