'YÖK ve Eğitim-Sen, eğitime zarar vermektedir'

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 03 Mayıs 2006 13:07, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, MEB Bakanı Çelik'in açıklamalarına yönelik ve YÖK ve Eğitim-Sen'i eğitime zarar verdiklerini ilişkin açıklamalarda bulundu.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in, "Açık öğretim lisesine kayıt yaptıran 56 bin öğrencinin 27-28 Mayıs'ta yapılacak açık lise sınavında başarılı olmaları halinde alacakları genel lise diplomasıyla üniversite sınavına başvurabilecekleri" yönündeki açıklamasının ardından, bu açıklamayı yalanlar nitelikte Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından yapılan, "Açık öğretim liselerine kayıt yaptıranlar, genel lise diplomasıyla üniversite sınavlarına müracaat edemeyecekler, etseler dahi başvuruları geçersiz sayılacaktır" şeklindeki açıklaması açık liseli öğrencilerin ve ailelerinin kafasını karıştırdı.

Gençler, YÖK ve MEB arasında Şaşkın Tavuğa döndü

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Açık Öğretim Lisesi diplomasıyla ÖSS'ye girebilirsiniz derken, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ise hayır kesinlikle giremezsiniz diyor. Bu durum karşısında "şaşkın tavuğa" dönen öğrenciler ve aileleri ne yapacağını bilemiyor. Yalnızca üçüncü dünya ülkelerine has bu traji komik manzara karşısında, olan gençlere oluyor. "YÖK ve MEB" arasında "halaç pamuğu" gibi bir o tarafa bir bu tarafa savrulan gençlerin hem devlete hem de devleti yönetenlere karşı güveni azalıyor. YÖK ve MEB gençlerin önünü açmak yerine, önüne engeller koyuyor ve gençlerin moralini bozuyor. YÖK ve MEB, bu tavırlarıyla eğitim tarihindeki talihsiz yerini alacak ve yöneticileri, gelecekte esefle kınanarak anılacaktır.

Değişiklikten yararlananların yalnızca yüzde 25'i İmam Hatipli

MEB'in, 2006 Aralık ayında çıkardığı, ancak Danıştay'ca üç ay sonra yürürlüğü durdurulan Açık Öğretim Lisesi Yönetmeliği değişikliğinin imam-hatiplilere yönelik fırsat olduğu yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Çünkü, değişiklikten yararlananların yalnızca yüzde 25'i imam-hatip lisesi mezunu.

Yürürlüğün durdurulması kararı, 56 bin öğrenciyi kapsamıyor

Danıştay'ın yürürlüğü durduran kararı, söz konusu karar tarihinden önce açık öğretim lisesine başvuran 56 bin öğrenciyi kapsamamaktadır. Kaldı ki bu konuda yargı içtihatları da bulunmaktadır. Konunun, sendikamız hukuk bürosu tarafından incelenmesi neticesinde oluşan kanaatimiz; açık öğretim lisesine başvuran 56 bin öğrencinin, 11 Haziran'da gerçekleştirilecek olan üniversite sınavlarına girmelerinde yasal bir engel görülmediği yönündedir.

YÖK ve Eğitim-Sen, eğitime zarar vermektedir

Açık Öğretim Lisesi Yönetmeliği'nin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle, aynı gerekçelerle YÖK'ün ardından Danıştay'a dava açan Eğitim-Sen'in dilekçesinde, "Açık öğretim lisesi sınavlarında kılık-kıyafet serbestisinin yargı kararlarıyla Anayasa'da yer alan laiklik ve eşitlik kurallarıyla bağdaşmadığı, ayrıca dava konusu düzenlemelerin esas olarak dinsel eğitim görmüş olanların üniversitelerin tüm fakültelerine kolayca girmelerini sağlamak amacıyla yapıldığı" denilmektedir ki; bu tutum eğitimimize zarar vermektedir. Devletin okullarını ayrımcı bir uslupla adeta "tu kaka" eden, dini eğitimi laiklik karşısında tehlike olarak gösteren ve toplumda kargaşa ve gerginliklere sebebiyet veren bu tavır, makul ve meşru bir tavır değildir. Kaldı ki bu tepkileri gösteren bazı kuruluşların "bölücü terör" örgütüyle ilişkili oldukları bilinmekte iken, Anayasamızı referans alarak açık öğretim lisesi yönetmeliğine karşı çıkmaları "Türk Demokrasi Tarihi" açısından oldukça düşündürücü bir "dip not" olarak kalacaktır.


Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber