Meclis 'Maliye'ye 'yasa tasarısı nasıl hazırlanır' dersi verdi.

Haber Giriş : 16 Mayıs 2006 08:06, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu, hazırladığı raporla Maliye'ye 'yasa tasarısı nasıl hazırlanır' dersi verdi. Raporda, anayasaya atıfta bulunularak mali yükümlülüklerin ancak kanunlarla değişeceğine dikkat çekildi.

Kurumlar Vergisi Yasa Tasarısı özelleştirme ödemelerinde kullanılmak üzere alınan kredi faizlerinin masraftan düşülmemesini öngörüyor. Tasarıda yer alan bu düzenleme ise TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu'nun tepkisini çekti. Komisyon, kanun maddesinde yer verilmeyen 'masraftan düşülemeyeceği' ifadesinin kanun gerekçesine yazılarak düzenlenmeye çalışıldığına işaret etti. Bunun yanlış olduğunu belirten Komisyon rapor yazarak anayasanın 73'üncü maddesinin vergi ve benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulduğunu, değiştirildiğini veya kaldırıldığını vurguladı.

Alt Komisyon'da tartışmalar özelleştirme ödemesi amaçlı kullanılan kredilerin vergiden düşülmemesini de düzenleyen 5'nci madde üzerinde yoğunlaştı. Üyeler maddede; şu anda yürürlükte olan mevcut kanunun hükümlerinin tasarıya aynen geçirildiğini ancak madde gerekçesinin farklı yazıldığını tespit ettiler. Gerekçede; iştirak hissesi satışında, kredi faizlerinin vergiden düşülemeyeceği belirtiliyor. Bunun üzerine komisyon, madde ile ilgili görüş oluşturdu ve finansman giderlerinin "masraf" yazılması gerektiğini bildirdi. Raporda, bu görüşü açıklamak için Vergi Usul Kanunu'nun 279'ncu maddesine dikkat çekilerek; hisse senetlerinin alış bedeli ile değerleneceği hatırlatılarak "İştirak alımı ile ilgili finansman giderleri ve kur farklarının, Kurumlar Vergisi matrahının tespitinde genel gider olarak kabul edileceği konusunda Maliye Bakanlığı'nın özelgeleri ve Danıştay kararları bulunmaktadır" denildi.

'Hisseyi satarsan masraf yazabilirsin'
Rapor, madde gerekçesinin bir diğer bölümünde ise iştirak hissesi yatırımının getirisinin; sadece iştirak hissesinden gelecek kâr payı ile sınırlandırıldığına işaret etti. Rapora göre söz konusu iştirak hissesi 2 yıl geçmeden satılabilir ve kazanç oluşabilir. Bu durumda hisse senedinin satın alınması için kullanılan kredi nedeniyle yüklenilen faiz ile vergiye tabi hisse satış kazancı arasında ilişki olmadığı iddia edilemez ve masraf yazılabilir. Ancak herhangi bir iştirak hissesinin alındığı zaman; 2 yıl sonra satılıp satılmayacağı veya temettü geliri elde edilip edilmeyeceği bilinemez. Raporda "Tüm bu gerekçelerle, iştirak hissesi alımında kullanılan kredilere ilişkin finansman giderleri masraf yazılmalıdır" denildi.

İhtilafta gerekçeye bakılır

CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, madde metninde yer alan hükmün mevcut kanundan aynen alındığını ama gerekçeden Maliye ile Komisyon'un anladığının farklı olduğuna dikkat çekti. Hamzaçebi, şu an için gerekçede belirtilen uygulamanın geçerli olmadığını söyledi. Herhangi bir ihtilaf olduğunda kanun koyucunun gerekçesine bakılacağını anlatan Hamzaçebi, gerekçenin önergeyle değişmeyeceğini kaydetti. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tasarının görüşülerek Komisyon'un rapor yazacağını kaydeden Hamzaçebi, "Maliye çoğu maddede aynı taktiği uygulamış. Madde metninde olmayanları gerekçeye yazmış" dedi.

Gerekçe maddenin amacını aşmamalı
* Tasarıda madde metinleri ile gerekçeleri farklı.

* Maddenin öngörmediği düzenleme gerekçe de var.

* Mali yükümlülüklerin ancak kanunla değiştirilebilir.

* Yasalar, kıyas yolu ile vergileme aracına dönüşmemeli.

* Gerekçeler maddelerin amacı aşan düzenlemelere imkan vermemeli.

* Yoksa İdare kanun koyucunun yerini alabilir, hukuki karmaya olur.

referans

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber