100'e yakın vatandaşımız IŞİD'in elinde

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Trabzon'da yapacağı toplu açılış töreninde konuşuyor...

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Haziran 2014 17:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
100'e yakın vatandaşımız IŞİD'in elinde

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Meydan Park'taki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, 2011'in Mayıs ayında bir söz verdiklerini, 2012'nin Kasım ayında verdikleri sözü tuttuklarını ve Trabzon'u büyükşehir statüsüne kavuşturduklarını söyledi.

30 Mart seçimlerinde Trabzon'un büyükşehir belediye başkanını seçtiğini belirten Erdoğan, hayırlı olsun temennisinde bulundu.

Trabzon'da, 30 Mart'ta büyükşehir belediyesinde ve 18 ilçenin 16'sında AK Parti'nin tercih edildiğini hatırlatan Erdoğan, "Görevi, yetkiyi bizlere tevdi ettiniz. Bütün Trabzon'a ahde vefasından dolayı teşekkür ediyorum. Bugün 30 projeyi hayata geçireceğiz ama bunun yanında sizlere şükran borcunu da ifade etmek istiyorum. Bu kardeşinize, partimize, adaylarımıza sahip çıktığınız için, bağrınıza bastığınız için her birinize tek tek teşekkür ediyorum" diye konuştu.

30 Mart'ta 81 il arasında en yüksek oy oranına Rize'de ulaştıklarını ifade eden Erdoğan, Trabzon'un da geri kalmadığını, bütün ilçeler arasında yüzde 83 oy oranıyla Hayrat ilçesinin birinci olduğunu belirtti.

"İnşallah hem büyükşehirde hem ilçelerde sizlere mahcup olmayacağız, daha çok çalışacağız, üreteceğiz" diyen Erdoğan, yenilerini ekleyerek Trabzon'u büyütmeye, geliştirmeye devam edeceklerini bildirdi.

Kente kazandırdıkları eserleri bugün resmen açacaklarını bildiren Erdoğan, yatırımlar hakkında şu bilgileri verdi:

"23 ve 24 Kasım 2013'te Trabzon'a gelmiş, burada toplu açılışlar yapmıştık. Trabzon merkezde 537 trilyon (milyon) liralık 10 ayrı eser ve hizmetin açılışını yaptık. Yaklaşık 7 ay sonra yine bir toplu açılış töreninde Trabzon'dayız, yine çok sayıda eseri Trabzon'a kazandırıyoruz. Trabzon'da yapımını tamamladığımız, bugün de açılışını yaptığımız bu 21 tesisisin toplam yatırım tutarı 104 trilyon (milyon) lirayı aşıyor. Bu tesislerin 6'sı Milli Eğitim Bakanlığımıza ait. Toplam 12 trilyon 800 milyar (12 milyon 800 bin) liralık bu eğitim yatırımlarının içinde çeşitli ilçelere yayılmış olarak 1 ilköğretim okulu, 3 ana okulu, 2 imam hatip okulu lisesi yer alıyor. Yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza ait yaklaşık 12,5 trilyon (milyon) lira tutarında 5 adet hizmeti de bu tören vesilesiyle bugün hizmete alıyoruz. Bu hizmetler içinde Çaykara ilçe Emniyet Amirliği Lojman Hizmetleri Binası, Şalpazarı ikinci kısım içme suyu projesi, Uğurlu Oğuz kanalizasyon projesi, Arsin deniz deşarjı ve Yomra içme suyu kanalizasyon deniz deşarjı projeleri yer alıyor. Başbakanlık Toplu Konut İdaremiz TOKİ eliyle Araklı'da başlattığımız toplam 13 trilyon 120 milyar (13 milyon 120 bin) liralık 192 adet konutu da bu tören vesilesiyle resmen hak sahiplerine teslim ediyoruz. Bu konutların da hak sahiplerine hayırlı olmasını özellikle temenni ediyorum."

Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından Ortahisar ve Of'ta yapılan iki futbol stadıyla gençleri, çocukları sevindirdiklerini ifade eden Erdoğan, Orman ve Su İşleri Bakanlığına ait toplam 38,5 trilyon (milyon) liralık 4 projeyi de Trabzon'a kazandırdıklarını kaydetti.

Vakıflar Genel Müdürlüğü eliyle restorasyonu tamamlanan Hacı Kasım Cami'sinin, Saraç Ali Zade Mescidi'nin, Akçaabat Dürbinar Cami'sinin ve Trabzon Bedesten Çarşısı'nın, Trabzon'un kültür ve turizmine önemli katkılar sağlayacağına inandığını belirten Erdoğan, Trabzon Büyükşehir Belediyesine ait çeşitli mahallelerdeki 10 parkın yapımını, Arsin Belediyesine ait sahil parkı çevre düzenlemesini de hizmete açacaklarını bildirdi.

Tüm hizmetlerin Trabzon'a hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, hizmetlerin yapımında emeği geçenlere ve belediyelere teşekkür etti.

"Muhteşem bir proje"

24 Mart'ta bazı müjdeler açıkladığını hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Karadeniz'i Doğu Anadolu'ya bağlayan tarihi İpekyolu güzergahında bulunan Zigana Dağı'na, Doğu Karadeniz'in Anadolu'ya açılan kapısına 12 kilometre uzunluğunda bir tünel yapacağımızı ifade etmiştim. Çift tüpten oluşan bu tünelle ilgili çalışmalarımıza başladık, projeler hazır. İnşallah önümüzdeki aylarda ihalesine gerçekleştiriyoruz. Trabzon Limanı'nın Türkiye'nin önemli limanlardan biri haline gelmesini sağlayacak olan bu tünel Karadeniz'in ve Doğu Akdeniz'in Doğu Anadolu'yla özellikle buluşmasın yönelik bölgemizin ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sağlayacak.

Trabzon'a tarihi boyunca kazandırdığımız en büyük ulaştırma projelerimizden biri olan Kanuni Bulvarı. Yapımı devam eden bulvar tam 600 trilyon (milyon) liralık bir yatırım. Muhteşem bir proje. Bu Trabzon Akyazı Stadı'ndan başlayıp, Maçka yolunun 9. kilometresinde son bulan 24 kilometrelik çok önemli bir yol. Bulvarı inşallah önümüzdeki yılın sonunda bitiriyoruz. Bir diğer projemiz daha var: 175 yat kapasiteli yat limanı. Kamu, özel ortaklığıyla hayata geçireceğimiz Trabzon Yat Limanı şu an ihale aşamasında. İhalesini tamamlayıp inşallah en kısa sürede yapımına başlıyoruz. 20 trilyon (milyon) liralık bir yatırım olan Arsin Balıkçı Barınağı'nın yapımı da süratle devam ediyor. İnşallah 2 yıl içinde onu da tamamlıyoruz. 12 yılda Trabzon'a ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz: 12 katrilyon (milyar)."

Trabzon'a, ulaştırma ve haberleşmede 3 milyar 119 milyon, eğitimde, üniversite dahil 730 milyon, gençlik sporda 923 milyon, tarım ve hayvancılıkta 934 milyon, orman ve su işlerinde 656 milyon, enerjide 609 milyon, sağlıkta 402 milyon liralık yatırım yaptıklarını ifade eden Erdoğan, hizmete devam edeceklerini söyledi.

Erdoğan, Karadeniz Teknik Üniversitesi bünyesinde 200 yataklı bir çocuk hastanesi yapacaklarını, 2016 yılında tamamlayacaklarını söyledi.

Akyazı Stadyumu temelini bir süre önce attıklarını anımsatan Erdoğan, Trabzon'a 4 uzmanlık dalında 4 ayrı hastaneden oluşan 600 yataklı bir şehir hastanesi kazandıracaklarını bildirdi.

Erdoğan, son 12 yılda yaş çay alımında üreticilere 975 milyon lira ödediklerine ve Trabzon'da ruhsatlı alanlarda fındık üretimi yapan üreticilere son 5 yılda 444 milyon lira destek verdiklerine dikkati çekerek gündemlerinde toplu açılışların olduğunu ve "sürekli durmak yok yola devam" dediklerini ifade etti.

İstanbul'da 3. havalimanının temelinin atıldığını, yerli helikopterlerin üretilmeye başlandığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Biz çalışıyoruz, biz üretiyoruz. Biz ülkemize, milletimize, insanlığa eser kazandırmak için gece gündüz emek sarf ediyoruz. Peki diğerleri ne yapıyor? 12 yıldır ne yapıyorlarsa bugün de onu yapıyorlar. 12 yıldır ne yapmıyorlarsa inatla onu yapmamaya devam ediyorlar. Sadece engellemenin peşindeler, sadece yıkmanın tahrip etmenin peşindeler, sadece tahrik etmenin, tuzak kurmanın peşindeler. Kardeşlerim, Gezi Olayları çıktı bu muhalefet o sokak olaylarının arkasına takıldı gitti. 17 ve 25 Aralık'ta Türkiye'nin istiklaline karşı bir saldırı düzenlendi, bu muhalefet Pensilvanya'nın peşine takıldı taşeronluk yaptı. Diyarbakır'da bayrağımıza alçakça bir saldırı düzenlendi şimdi onu istismar etmenin peşindeler. Musul'da başkonsolosluğumuz kuşatıldı, onu dahi istismar etmenin, onun dahi fırsata çevirmenin gayreti içerisindeler."

"Yaklaşık 100 kadar vatandaşımız İŞİD unsurlarının elinde"

Yazılı ve görsel basına da seslenen Erdoğan, "Yaklaşık 100 kadar vatandaşımız İŞİD unsurlarının elinde. Biz bunları sağ salim kurtarmanın gayreti içerisindeyken, siz tahrik etmek suretiyle ne elde etmeye gayret ediyorsunuz? Lütfen yazılı ve görsel medyadan bir şey rica ediyorum: Şu süreci tahrik ederek değil, lütfen yazmadan, çizmeden, fazla da konuşmadan takip etmenizi istiyoruz. Zira bu tahrikler, karşı tarafta lehe değil, aleyhte gelişmelere neden oluyor. Biz güvenlik güçlerimiz, Dışişlerimiz ve tüm ilgili birimlerimizle bunu anbean takip ederken, yazılı ve görsel medyadaki bu gelişmeler ciddi manada sıkıntı doğuruyor" diye konuştu.

Erdoğan, "kendilerinin 'Büyük Türkiye', 'Yeni Türkiye' derken muhalefetin 12 yıl boyunca Türkiye'yi yavaşlatmanın, engellemenin ve paçasından tutup aşağıya çekmenin içerisinde olduğunu ifade ederek ufuksuz, kapasitesiz ve dar bir muhalefete anlayışına rağmen Türkiye'yi büyütmeye devam ettiklerini" söyledi.

Muhalefetin Gezi Olayları sırasında en başta Türkiye ekonomisini hedef aldığını ve yurt dışındaki yatırımcılara "Türkiye'ye gelmeyin" dediğini belirten Erdoğan, 17 ve 25 Aralık'ta yine Türkiye ekonomisinin hedef alındığını ve arasında 3. havalimanı ve Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren Hattı da bulunan küresel yatırımlara saldırıldığını kaydetti.

"Rezervler 131 milyar dolara yükseldi"

Gezi Olaylarına karşı da 17 ve 25 Aralık'taki operasyonlara karşı da dik durduklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bütün bu tehditlere rağmen Türkiye ekonomisi bunlara hiç aldırmadı. 2013'te yüzde 4, 2014 yılının ilk çeyreğinde yüzde 4,3 hamdolsun büyüme kaydettik. Dünyada zirvedeki yerimizi koruyoruz. İhracatta rekorlar kırmaya devam ediyoruz. Merkez Bankasındaki rezervlerimiz hamdolsun yeniden yükseliyor ve dün itibarıyla 131 milyar dolar seviyesine yükseldi. Faiz düşüyor, enflasyon ile işsizlikle mücadelemiz başarılı bir şekilde devam ediyor. Muhalefetin tüm kumpaslarına, tuzaklarına, tüm tahriklerine rağmen biz Türkiye'yi büyütüyoruz, büyüteceğiz."

Diyarbakır'da bayrağın gönderden indirilmesi olayına değinen Başbakan Erdoğan, şunları belirtti:

"Diyarbakır'da bir hainin saldırısı neticesinde askeri garnizon içindeki bayrağımız indirildi. Hiç merak etmeyin bunun hesabını soracağız, zaten soruyoruz. İhmali olan kamu görevlileri hakkındaki idari soruşturmalar devam ediyor. O hainin, onun ipini tutanların araştırılması soruşturulması da hassasiyetle devam ediyor."

Erdoğan, "Ancak asıl önemli olan şu: Bakın diyorlar ki 'alnının ortasından vurup indireceksin.' Kim o? Bahçeli, diyor. Bahçeli'ye sormak lazım, sen acaba hayatında şu Diyarbakır'a kaç kere gittin? Sen Sivas'ın ötesinde kaç tane vilayetimize gittin? Ya buralar Türkiye, tek vatan dediğimiz bizim topraklarımız değil mi? Buralara niye gitmiyorsun? Gidemez, gidemez. Neden? Bu iş yürek işi yürek, yürek. Ondan sonra kalkıp diyor ki 'alnının ortasından vuracaksın." ifadesini kullandı.

"Bayrak istismarına başladılar"

"Bakın o bayrağa saldıran hain vurulsaydı doğu ve güneydoğuda o hainin cesedi üzerinden yeni bir tahrik kampanyası başlatılacaktı" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Eğer vurulmayıp eylemini tamamlasaydı bu kez de diğer bölgelerimizde tahrikler başlayacaktı. O hain vurulmadı. İkinci senaryoyu devreye aldılar. Bayrak istismarına başladılar ve şehirlerimizde gençlerimizi sokağa dökmek için üniversitelerde gençlerimizi birbirine düşürmek için tahrikler başlatıldı. Niye? Çünkü bunların her zaman bayrak derdi yok ama bizim var. Biz Afyonkarahisar'da partimizi kurduk, yola çıktık, şunu söyledik: Bir, tek millet dedik. Tek millet, Türkü'yle Kürdü'yle Laz'ıyla Çerkez'iyle Boşnak'ıyla Roman'ıyla Türkiye'deki 77 milyonuyla tek millet, dedik. Biz de siyasi Türkçülük yok, bizde siyasi Kürtçülük yok, bizde sadece Türkiye vatandaşlığı var .77 milyon, tek millet. İki: Tek bayrak. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanı, hilal bağımsızlığımızın ifadesi. Yıldız şehidimizin sembolü."

"Çok mu rahatsız oldunuz?"

Türkiye'nin dört bir yanında Türk bayrağını dalgalandırdıklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsan vatandır. Şimdi çıkmış Kılıçdaroğlu, bayrak sevdasından bahsediyor. Kılıçdaroğlu yeni mi geldi aklın ya? Hakkari'ye gittiğin zaman bizim bayrağımız neredeydi? Hakkari mitinginde niye bir tane bayrağı yanında götüremedin ya? Dün çıkmış, utanmadan, sıkılmadan 'Erdoğan konuşmamalı' diyor, 'susması lazım' diyor. Ey Kılıçdaroğlu, ey Bahçeli çok mu rahatsız oldunuz? Biz nerede ne zaman nasıl konuşacağımızı gayet iyi biliriz ama siz bilmediğiniz için battıkça batıyorsunuz. Çünkü size bu yakışmıyor, size yakışmıyor. Siz bu işte çırak bile olamadınız."

Başbakan Erdoğan, alandakilerin, "Trabzon seninle gurur duyuyor" tezahüratına, "Biz sizlerle gurur duyuyoruz" diyerek karşılık verdi.

"Tek millet dedik, tek bayrak dedik, tek vatan, dedik. 780 bin kilometrekare, tek vatan. Kimse bu topraklar üzerinde operasyon yapamaz" diye konuşan Erdoğan, "780 bin kilometre karesiyle tek vatan. Türkiye'nin dört bir yanında biz varız. Tek devlet, Türkiye Cumhuriyeti devleti. Bunda da kimse en ufak bir operasyona giremez" ifadesini kullandı.

"Bizi bölemeyecekler"

Erdoğan, mitinge katılanlarla birlikte, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet, Rabia" diyerek şöyle devam etti:

"Her şey bunun içinde saklı. Bunu yaptık yolumuza da böyle devam ettik. Ben Trabzonlu hemşehrilerimden bir şey istiyorum: Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Mesele bu. Bizi bölemeyecekler. Biz birbirimizi Allah için seviyoruz. Herhangi bir ırk için değil. Birileri siyasi Kürtçülük yapıyor, birileri siyasi Türkçülük yapıyor. CHP de kumsallarda dolaşıyor. Yaptıkları bu. Trabzon'dan benim bir ricam var: Bunların oyunlarına gelmeyin, Trabzonlu gençleri, bu hain pusuya düşmesin. Karadenizli gençlerimiz bu tezgaha gelmesinler. Ne CHP ne MHP bizdeki bayrak sevgisini, bayrak aşkını, bayrak tutkusunu ölçebilecek kaliteye, kalibreye sahip değildir. Onlar bayrağımızın dalgalandığı yerlere gidemiyor, ilçelere gidemiyor. Kendi parti bayraklarını dahi sallayamadıkları yerlerde Türk bayrağına yapılan saldırı üzerinden nemalanmaya çalışıyorlar."

Erdoğan, kalabalıktaki gençlerin "Babalar Gününüz kutlu olsun" diye bağırmaları üzerine "Sizlerin de Babalar Gününüz kutlu olsun. Rabbim, Soma'daki 301 şehidimiz, oradaki babalara da rahmet etsin" diyerek, ailelere sabır, ebediyete göçmüş babalara da rahmet diledi.

"Bu MHP'ye, bu CHP'ye soruyorum, siz bayrağı çok severdiniz de o bayrağın dalgalandığı şehirlere, ilçelere neden gitmiyorsunuz? Neden oralarda siyaset yapmıyorsunuz? Neden oralarda oy istemiyor, oy toplayamıyorsunuz" diyen Başbakan Erdoğan, 30 Mart'ta CHP'nin de MHP'nin de doğu ve güneydoğuda en küçük bir varlık gösteremediğini söyledi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun geçen hafta Musul'daki gelişmelerle ilgili muhalefet partilerinin temsilcileriyle bir araya geldiğini anımsatan Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Davutoğlu'na "Biz sizin Ortadoğu politikanızı tasvip etmiyoruz" dediğini, Davutoğlu'nun da "Tasvip etseydiniz zaten aynı partide olurduk" diye cevap verdiğini aktardı. Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Arkasından bir şey daha söylüyor, 'Bunun bir siyasi bedeli var' diyor. Irak'ta olan olayların. 'Bir siyasi bedeli var' diyor. Ona da gayet güzel bir cevap veriyor Dışişleri Bakanımız, '30 Mart daha yeni bitti, zaten 30 Mart'ta milletimiz kime, ne siyasi bedel ödeteceğini gösterdi'. Öyle mi? Bunun siyasi faturasını kim keser? Millet keser. Millet de bu faturayı kesti zaten, aldığın oy belli. CHP, MHP, toplam oyunuz AK Parti'nin oyu kadar etmiyor. Daha neyi konuşuyorsunuz? Ablalar, hanım kardeşlerim, 40 çürük yumurtadan bir sağlam yumurta olmaz."

"Polisimize küfreden milletvekilleri hakkında ne yaptın"

AK Parti'nin 81 ilde varlık gösterdiğini, çoğunda birinci parti olduğunu, birinci parti olamadıysa da ikinci parti olarak nerede bayrak dalgalanıyorsa oraya ulaştığını ve hizmet götürdüğünü anlatan Erdoğan, "Engellemelere rağmen bunu yapıyoruz. Bu CHP buralara gidemiyor" dedi.

Hakkari'de engellemelere rağmen havaalanı yaptıklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu topraklar bizim, vatanımız. Dolayısıyla orada bizim vatandaşlarımız yaşıyor. Bize oy vermeyebilir, önemli değil ama oraya da Türk bayrağını taşıyan uçaklarımız inecek. Oradaki vatandaşlarımıza da hizmeti inşallah vereceğiz. Ankara'da geziciler Türk bayrağını yaktı. Bu CHP onlarla iş tuttu, el ele verdiler. Milletvekilleri bizim polisimize küfretti. Herhalde televizyonlarda izlediniz. Kılıçdaroğlu, sen neyi konuşuyorsun ya? Sen önce, polisimize küfreden bu milletvekilleri hakkında ne yaptın, onu söyle. Herhangi bir uygulama, işlem yaptın mı? Bir diğer milletvekilin de İstanbul'da, 1 Mayıs'ta, gelmiş yatıyor TOMA'ların önüne. Eline de iki tane mermi bir yerden bulmuş, nereden bulduysa. Çünkü bunlar bu işleri iyi bilir. O mermiyi avcunun içinde gösteriyor. Güya polisin mermisiymiş. Bunlar sirk cambazı, sirk.

Bunların burada vatan topraklarında, millet sevdası diye bir dertleri yok. Ama bizim millete sevdamız var. Biz bu millete, bu topraklara sevdalıyız. Bu oyuna gelmeyeceğiz, bu tuzağa düşmeyeceğiz. CHP, MHP ve HDP'nin ürettiği gerilim siyasetine, nefret diline asla prim vermeyeceğiz. Biz büyük devletiz. Büyük devlet olarak bayrağa saldıranlara gerekeni yapacağız. Milletim sağduyulu, vakur olsun. Bu partilerin nemalanma tuzağına düşmesin. Gezi olaylarında başarısız oldular, 17 Aralık'ta, 25 Aralık'ta başarısız oldular. Şimdi cumhurbaşkanlığı seçimi geliyor. 10 Ağustos'ta cumhurbaşkanlığı seçimi var. Baktılar ki öyle oldu, olmadı, böyle oldu, olmadı. Şimdi cumhurbaşkanlığı seçiminde ne yapalım? 'Çatı aday' diyorlar. Şu anda dolaşıyorlar. Kardeşlerim, bir inşaata çatıdan mı başlanır temelden mi başlanır? Bunların temeli yok, temeli. Temeli olmayanın çatısı olur mu? Dedim ya 40 çürük yumurtadan bir sağlam yumurta olmaz. Yarın bir araya geleceklermiş, gelsinler. İşte temel burada ama Temel Reis değil ha. Temel burada. Ve çatıyı kuracak olan işte burası. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir diyoruz, bunu boşuna söylemiyoruz."

"10 Ağustos'ta seçilecek kişi Türkiye'nin tamamının cumhurbaşkanı olacak"

Trabzonluların, 10 Ağustos'ta, AK Parti'nin göstereceği cumhurbaşkanı adayına sahip çıkacağına olan inancını dile getiren Başbakan Erdoğan, "Farklı siyasi düşüncelerde olabilirler ama orada hep birlikte, bir olacağımıza inanıyorum. Şunu bilesiniz ki çıkacak cumhurbaşkanı adayımız, bu kutlu yürüyüşü daha da güçlendirerek bu yolculuğu devam ettirecektir. Hiç kimse bu yürüyüşü durduramaz" ifadesini kullandı.

Yeni, büyük Türkiye'yi artık hiç kimsenin engelleyemeyeceğini, hiçbir tahrik ve provokasyonun Türkiye'nin kardeşliğini zedeleyemeceğini kaydeden Erdoğan, Türkiye'yi büyütmeye, yüceltmeye devam edeceklerini söyledi. Göreve geldiklerinden bu yana ekonominin 3,5 kat büyüdüğüne işaret eden Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin büyümesini sürdüren bir ülke olarak dünyada yerini aldığını belirtti.

Ay yıldızlı bayrağın itibarının artmaya devam ettiğine dikkati çeken Erdoğan, bu nedenle 10 Ağustos seçimlerinin çok önemli olduğunu bildirdi. Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İlk defa millet sandığa gidiyor, kendi başkanını seçiyor. Kendi cumhurbaşkanını seçiyor. İlk defa egemenlik hakkını direkt olarak kullanıyor. Aracılar, vekiller vasıtasıyla değil bizzat kendi kullanıyor. Kendisi iş başına getiriyor. 2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanan sıkıntıyı hatırlayın, neler yaptılar. O zaman bizim Meclis'te cumhurbaşkanı seçmemizi engellediler. Akla hayale gelmeyecek yollara başvurdular, bir kriz meydana getirdiler. Biz ne yaptık? Madem Meclis'te cumhurbaşkanı seçmek sorun oluyor, öyleyse millete gidelim dedik. Anayasayı değiştirdik, yüzde 69 oyla millet, 'Artık cumhurbaşkanını ben seçeceğim' dedi.

Böyle bir sürecin sonunda, inşallah 2 ay sonra cumhurbaşkanı doğrudan milletin oylarıyla seçilecek. Trabzon'un her seçimde olduğu gibi cumhurbaşkanlığı seçiminde de ben bize destek olacağına inanıyorum. Rekortmenliği kimseye kaptırmayacağına da inanıyorum. Adayımız kim olursa olsun, 10 Ağustos'ta Trabzon'dan şöyle gür bir seda, tüm Türkiye'ye örnek olacak bir sonuç bekliyorum. 10 Ağustos'ta seçilecek kişi Türkiye'nin tamamının cumhurbaşkanı olacaktır. 77 milyonun tamamını kucaklayacaktır. Bu seçimin şimdiden ülkemiz, milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum."

Başbakan Erdoğan, konuşmasını, açılışı yapılan hizmet ve eserlerin Trabzon'a ve bölgeye hayırlı olmasını dileyerek tamamladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber