'Artık işyerinin mührünü sökemeyecekler'

AK Parti'deki '3 dönem' kuralı nedeniyle aday olmayan Çalışma Bakanı Faruk Çelik, Meclis'te geçen hafta kabul edilen 90 maddelik yeni iş güvenliği paketini Al Jazeera'ye anlattı.

Haber Giriş : 09 Nisan 2015 21:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Artık işyerinin mührünü sökemeyecekler'

Seçim öncesi, TBMM Genel Kurulunun son mesaisinde, 90 maddelik İş sağlığı ve güvenliği tasarısı 16 saatlik bir çalışmanın sonucunda geçen hafta hem muhalefet hem iktidar milletvekillerinin uzlaşısı ve oylarıyla kabul edilerek yasalaştı.

Meclis'te, "Ben bir inşaat ustasının oğluyum" diye başladığı ve zaman zaman gözyaşlarını tutamadığı bir teşekkür konuşması yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, yeni iş güvenliği paketinin ayrıntılarını Al Jazeera'ye anlattı.

AK Parti'nin 3 dönem kuralı nedeniyle yeniden aday olamayan Çelik, 2012 yılında İş sağlığı güvenliği ile ilgili köklü bir yasanın yürürlüğe koyulduğunu hatırlattı ancak bazı olayların, gelişen şartların ve teknolojinin bu alanlara yenilik ve bazı revizyonları zorunlu kıldığını belirtti.

Meclise getirilmeden önce "Yasa milletindir" anlayışıyla düzenleme üzerinde uzlaşıldığını vurgulayan Bakan Çelik şunları söyledi:

"Gerek AK Parti grubuna mensup gerek muhalefete mensup komisyon üyeleri önemli teklifler getirdiler, komisyondan geçtikten sonra grup başkanvekillerini ziyaret ederek değişikliklerin özetini, muhalefetin çekincelerini, iktidarın ısrar ettiği hususları net bir şekilde paylaştım. Yasanın görüşülmesi öncesinde fahri toplantıda tekrar 90 maddeyi gözden geçirdik "

Bakan Çelik, "Pakete bakıldığında, özellikle İş kazalarıyla ilgili olarak işverenlerin daha net adımlar atmasını bekliyor musunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"İş kazalarıyla ilgili uluslararası sözleşmeler dahil mevzuatı tamamladık, mevzuatı uygulayacak olan işverendir ve işçidir. Artık durdurulan bir işyerinin mühürünü sökemeyecekler, aksi takdirde 3-5 yıl arası hapis cezası var."

Çelik, Edirne'de 6 ay kapatılan maden ocağında, mühür söküldüğü için 3 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlattı.

Maden kanununda değişiklik

Çelik, madenlerdeki kazaların ana nedeni olarak yapısal sorunlara dikkat çekti ve şu değerlendirmeyi yaptı:

"Çalışma Bakanlığını birileri günah keçisi ilan etmeye çalışıyor. Biz Çalışma Bakanlığı olarak, teftiş ve mevzuattan sorumluyuz. Zemini kaygan ve çürük olan bir yere inşaat izni verilirse, bizim ruhsat verilen yeri denetleme şansımız var, zeminin sağlamlığını denetleme görevi bizim değildir. Madenler ile ilgili olarak da birçok sıkıntı yaşanıyor, madenlerin çoğunun kapatılması gerekiyor, insanların ekmeğine saygımız var ama insan sağlığı ve güvenliği ortaya koyulmadan bu çalışmalar yapılmamalıdır. Ruhsatlandırılmış yerlerde denetim yapıyoruz ve birçok yapısal sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Madenlerin yapısal sorunu düzelmediği sürece sıkıntı devam eder. Enerji Bakanlığı ve Maden Genel Müdürlüğü'nün bu yapısal sorunları bir an önce çözüme kavuşturmasını diliyorum"

Çelik kömür madenlerinde neden sığınma odası olmadığı sorusuna şu yanıtı verdi?

"Sığınma odası kömür madeninde yakıcı ve yıkıcı olduğu için olmaz, sığınma odasını ahşaptan yaparsanız yanar, demirden yaparsanız erir.. Her yerin yandığı ve gazla kaplandığı bir yerde, 500 metre yerin altında ne kadar kalınabilir? Yer altında olası bir kazada karanlıkta, sensörlü bir hatla, çıkışa doğru ilerleyecek, her 15 dakikada bir maskenin durumuna göre maskeyi doldurabilmesi için istasyonlar kurulacak, bir an önce yeryüzüne çıkması için."

'Sığınma odası metal madenlerinde zorunlu olacak'

"Metal madenlerinde ise, yasal düzenleme ile sığınma ve yaşam odaları zorunlu hale geldi. Ancak bunu anlatınca, sığınma odasına karşı çıktığımız yönünde bir algı oluyor, birincisinde (kömür madeninde olası bir yangında) yeraltındaki işçinin bir an önce yeryüzüne çıkarmak gerekiyor, diğerinde ise korumak gerekiyor.."

'Madenlerde ölenler için aylık bağlanacak'

Bakan Faruk Çelik amaçlarının alt gelir gruplarını yukarı çıkarmak ve enflasyona ezdirmemek olduğunu vurguladı.

Yeni yasayla, 2003 yılından Soma'ya kadar madenlerde hayatını kaybedip, 900 gün primi olmadığı için ölüm gelirinden mahrum olan hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanacak. Birçok düzenleme getiren yeni İş güvenliği yasası'yla birlikte, sigorta primi ödeyemeyen,1.3 milyon Bağ-Kurlunun borcu dondurulacak ve bu kişiler de sağlıktan yararlanabilecek. Maaşı 1110 TL nin altında olan 5.8 milyon emekli seyannen zamdan Temmuz ayından itibaren yararlanacak. İşçi babaya 5 gün izin hakkı tanınıyor. Bağ-Kur emeklilerinden kesilen destek primi yüzde 15'ten yüzde 10'a düşüyor.

'İş güvenliği uzmanı zorunluluğu'

İş güvenliği uzmanının belirli bir sayının üzerinde çalışanı olan iş yerlerinde zorunlu hale geldiğini hatırlatan Çelik, "İş güveliği uzmanı özellikle riskli tehlikeli işyerlerinde, bir sorunlu alan, kaptmayı gerektiren bir sıkıntı tespit ettiyse Bakanlığa bildirmek zorunda. Eğer iş güveliği uzmanı tehlikeyi bildirdiği için işten atılırsa, işveren 20 aylık tazminata mahkum olacak" dedi.

'Babam inşaattan düşmüş'

Haziran ayında görevi devredecek olan Çelik, inşaat ustası olan bir babanın evladı olarak 8 yıl Bakanlık yapmış olmasını "Cumhuriyetin kazanımlarının bir eseri" olarak görüyor.

Babasının 60'lı yılların sonlarında Artvin'de bir inşattan düştüğünü anlatan Bakan Çelik, köylülerin babasını keçi derisine sararak iyileştirdiklerini anlatıyor. Yaz aylarında babasının yanında inşatta amelelik yaparken birçok kez ayağına çivi battığını ve gaz basarak geçiştirdiğini söylüyor.

Soma faciasının ardından

Bakan Çelik, Soma Faciası'nın ardınan aleyhinde kampanya yürütüldüğünü ifade etmiş ve istifa tartışması yaşanmıştı. Çelik, Bakanlık görevinin yaşanan olayın yanında bir önemi olmadığını ancak kendisini kırdığını söyledi:

"Yaşanan olay büyük bir olay, bunun yanında Bakanlık mesele değili bugün de biter, o gün de biterdi, bu mesele değil. Niye 90 yıldır iş sağlığı güvenliği yasası çıkarmadılar, iş güvenliği uzmanı zorunluluğu getirilmedi ? Mevzuat zor olduğu için kimse çıkaramamış giderayak açıkça bunu söylüyorum, biz iş sağlığı güvenliğini 4 yıl tartıştık, ikinci Bakanlıığım döneminde iş sağlığı güvencesini önümde buldum ve yasalaştırdım."

'Bakanlığa yıkılmak isteniyor'

Birçok yapısal sorun olduğunu belirten Bakan Çelik, sıkıntıların bu nedenle meydana geldiğini vurguladı. Birilerinin yapısal sorunları ve mevzuat eksikliğinin Çalışma Bakanlığının üzerine yıkılmak istendiğini belirten Çelik şunları söyledi:

"Bir iki sene içerisinde sertifikalı işçilerin çalıştığı, işi bilen işçilerin iş yaptığı, işverenin artık yasalardan dolayı kar edelim anlayışında olamayacağı ve mevzuatın da buna müsaade etmeyeceği bir Türkiye oluşmuş oldu. Bu nedenle, 90 yıldır yapılamıyanları bu dönem içerisinde tamamladığımız için ben vicdanen rahatım diyorum yoksa hayatını kaybeden bir kişi için bile hiçbir şeyin değmeyeceğini açıkça ifade ediyorum."

Kaynak: Al Jazeera

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber