95'inci yıldönümünde 'başkanlık' gerilimi

TBMM'nin açılış yıldönümünde yapılan özel oturumda Başbakan Davutoğlu, Ermeni soykırımı iddialarına 'iftira' diyerek telin etti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'a bakarak başkanlık sistemini eleştirirken MHP lideri Bahçeli, başkanlık sistemine 'sivil darbe' dedi

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 24 Nisan 2015 08:49, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
95'inci yıldönümünde 'başkanlık' gerilimi

TBMM Genel Kurulu'nda, yaklaşan seçim nedeniyle veda atmosferinde gerçekleştirilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı özel görüşmelerine "1915 olayları" ve "başkanlık sistemi" tepkileri damgasını vurdu. TBMM Başkanı Cemil çiçek ile Başbakan Ahmet Davutoğlu, soykırım iddialarına yönelik eleştirilerde bulundu. Muhalefet ise başkanlık sistemi ekseninde yaşanan rejim tartışmaları üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile hükümeti eleştirdi.

TBMM Genel Kurulu, dün özel gündemle toplandı. 7 Haziran seçimleriyle parlamentoya veda edecek olan Çiçek, Genel Kurul'u son kez yönetti. Erdoğan'ın locasından izlediği görüşmelerde, HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş dışındaki liderler hazır bulundu. Davutoğlu, konuşmasına Regaip Kandili'ni kutlayarak ve Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarına şükranlarını sunarak başladı. Davutoğlu konuşmasında özetle şunları söyledi:

"Bu çatı altında kimsenin etnik veya mezhebi kimliğine, siciline bakılmaz. Zira burada Türkiye'ye ait olmak demektir. 95 senedir alnında, kalbinde ve ruhunda egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ifadesi yer alan TBMM, daima milletin meclisi olarak kalacak ve hiçbir vesayet odağının himayesine girmeyecektir.

Farklı siyasi partiler olarak aynı çatı altında milletimizin onurunu muhafaza ve müdafaa etmek hepimizin en büyük idealidir."

'Telin ediyoruz'

24 Nisan arifesinde Ermeni soykırımı iddialarına da yanıt veren Davutooğlu, şunları söyledi:

"Dinler, mezhepler, etnik gruplar arası mücadeleyi körükleyen, kapanan yaraları ısrarla açmak ve kanatmak isteyen kışkırtıcı beyan ve açıklamaların Avrupa Parlamentosu gibi bölgesel ve küresel barışı gözetmesi gereken kurumlardan gelmesi Avrupa'nın ve insanlığın geleceği açısından kaygı vericidir. 20. yüzyılın başındaki savaşlarda büyük bedeller ödemiş bir millet olarak, 78 milyon vatandaşımızla birlikte, bütün partilerimizle ve bütün unsurlarımızla beraber ülkemize yöneltilen bühtan ve iftiraları reddediyoruz ve şiddetle telin ediyoruz. Türkiye'ye karşı bir nefret söylemi geliştirenler tarih ve insanlık önünde mahkum olacaklar, hesap verecekler."

Erdoğan'a baktı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ise konuşmasında , "egemenliğin bir kişiye bırakılamayacağına" ilişkin sözleri görüşmeleri locasından izleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a örtülü gönderme olarak algılandı. Kılıçdaroğlu, 9 dakika süren konuşmasına 23 Nisan 1920'den önceki manzarayı özetleyerek başladı. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Bu Meclis, kendi varoluşunu millete ve hukuka borçludur. Bu Meclis milletin hukukunu müdafaa etmek üzere kuruldu. Bu Meclis, bizi defalarca karanlığın içerisinden çekip, aydınlığa ulaştırmış bir Meclis'tir. Milli egemenliğin önemini Atatürk, şöyle anlatır: 'Bu kadar acı tecrübeyi geçiren milletin, bundan sonra egemenliğini bir kişiye vermesi kesinlikle mümkün değildir. Milletimiz, hiç kimsenin iznine gerek görmeden milli egemenliğini almış ve kullanmıştır. Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar yok olur'.

'Sivil darbe'

12 Eylül darbe hukukunu değiştirip, kuvvetler ayrılığına dayanan parlamenter sistemi yeniden güçlendirmek zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratikleşme tarihi aynı zamanda Meclis'in yetkilerini savunma ve genişletme tarihidir."

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genel Kurul'daki konuşmasında Türk milleti dönemin başkanlık sistemini de "Türkiye Cumhuriyeti'nin üzerine bina edildiği parlamenter sistemi kötüleyenler, bir defa İlk Meclis'i özde hazmedemeyenlerdir. Rejim ve sistem değişikliği teklifi Türkiye Cumhuriyet'ine sivil mahiyetli bir darbe olup, aynı zamanda İlk Meclis'i yok sayma teşebbüsüdür" dedi.

'Sönük' resepsiyon

TBMM Başkanı Çiçek tarafından verilen veda resepsiyonuna katılımın cılız olması dikkat çekti. Gecede muhalefet liderlerinden bir tek Bahçeli vardı

Meclis Başkanı Cemil Çiçek ve eşi Gülten Çelik, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle dün Meclis'te bir resepsiyon verdi. Geçmiş yılların aksine katılım hem milletvekilleri hem de liderler düzeyinde cılız oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'daki programı nedeniyle resepsiyona katılamazken, İstanbul'dan gelen Başbakan Davutoğlu ise 1.5 saat rötarlı katıldı. Gribal enfeksiyon nedeniyle programlarını asgariye indiren CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun da yer almadığı resepsiyonda HDP'den hiçbir temsilci katılmazken, gecedeki tek muhalefet lideri MHP Genel Başkanı Bahçeli'ydi. İstanbul'da bulunan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel de resepsiyonda yoktu.

Resepsiyona TSK adına 4 kuvvet komutanı katıldı. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Hulusi Akar, Ağrı'daki çatışmaya ilişkin bir soru üzerine, "Fevkalade yüksek sayıda sivil ve asker yöneticiler tarafından gerekli açıklamalar yapıldı" demekle yetindi. "Askerlere verilecek telefonla" ilgili de Akar, uygulamanın, çok yakın bir zamanda, ufak tefek eksiklikler tamamlandığında devreye gireceğini belirtti.

'Millet sorunu çözer'

Resepsiyonda bir süre Bahçeli, ardından kuvvet komutanları ile sohbet eden Çiçek, çözüm süreci kapsamında gündeme gelen Hakikatler Komisyonu'nun yeni parlamento döneminde gündemde olup olmayacağına sorusuna, "Temenni ederiz bu sıkıntılar önümüzdeki dönem ortadan kalksın. Bu ülkenin işini biz çözeceğiz. Başkası çözemez, çözmek istemez. Onun için Türkiye'nin önünde ne sorun varsa onu da siyaset çözecek" dedi. Türkiye'de meselelerin "kaba ana başlık" ve "kimin söylediği" üzerinden tartışılması nedeniyle sonuç almakta zorlanıldığını ifade eden Çiçek, "Onun için inşallah bu tecrübe olur 25. dönemde daha iyi mesafeler alınır, daha güzel çözümler gayretler birlikte olur" diye konuştu. Çiçek "25. döneme ilişkin koalisyon beklentisi var. Sizce koalisyon kaos mudur?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Ben şimdiden milletin adına niye karar vereyim? 7 Haziran'da millet bir karar verecek. Millet bizim kördüğüm ettiğimiz ne kadar sorun varsa hepsini geçmişte çözdü. Millet siyasetçilerden daha önde. Onda hiç tereddüt yok. Göreceksiniz bunu da çözer. "

Çiçek, Başkanlık sistemi tartışmaları da anımsatılarak yeni dönemde yeni Anayasanın yapılması konusunda umudu olup olmadığı sorusu üzerine de, Uzlaşma Komisyonu'ndaki çalışmaları anımsattı ve şunları söyledi:

'Nitelikli çoğunluk'

"(Meclis) Yine aynı şekilde oluşacaksa, dört partinin uzlaşabileceği madde sayısı 60. O zaman başka bir yöntem bulmak gerekecek. Ama bu Anayasa ile Türkiye yoluna devam edemez. Bu sistem, çatışmayı körükleyen bir sistem. Geçen sefer dediler ki dört parti uzlaşarak yapalım. İşte uzlaşabildiğimiz belli. Bir parti başkanlık diyor. Diğerleri istemiyor. Belki nitelikli çoğunluk olur."

KİM, NE DEDİ?

İktidar olsun kaynağı görürüz

MHP lideri Devlet Bahçeli diğer partilerin vaatlerinin kaynağı için "Mutlaka kaynağı çok net olarak hesaplanmıştır. İktidar diyor ki bunun kaynağı var mı, müsaade edin iktidar olsun kaynağını nasıl bulacaksa, görsünler" dedi.

Bahçeli, MHP, CHP ve HDP koalisyonu iddiasına da "Onu önce bir doktora göndermek lazım. HDP ile bir seçeneğe kesin olarak şimdiden 'hayır' diyorum" yanıtını verdi. 'Trafoya giren kedi'ler için ise "Benim bir kedim bile yok" diyen Bahçeli, "Putin bir soykırım ifadesini kullandı, ne diyorsunuz?" sorusu üzerine Türkiye'nin bu konuyu gündeminde artık düşürmesi gerektiğini kaydetti.

'ABD gibi cesuruz'

Enerji Bakanı Taner Yıldız Akkuyu nükleer santraliyle ilgili "Biz bir Amerikalıdan daha az cesaretli değiliz, bir Almanya'dan da Japonya'dan da Fransa'dan da... Niçin biz korkalım?" diyen Yıldız, Putin'in, Ermeni soykırımıyla ilgili sözlerini de, "Ben o kelimeyi tahmin etmiyordum. Mutlaka, bu ilişkiye her birimizin hassasiyetleri ölçüsünde nezaket göstermemiz gerekiyor" diye değerlendirdi.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan hükümetin bireysel başvuru ile ilgili değişiklik yapılması gerektiği konusundaki görüşlerinin aksine yasal bir değişiklik yapılmasına ihtiyaç olmadığını belirterek, "Birtakım sıkıntılar olsa da bunlarla başa çıkabilecek bir irade var. Öyle çok vahim bir tablo yok önümüzde" dedi.

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit Yargıtay'a avukatların girişlerinde bir kişiden sinyal gelmesi durumunda üzerindeki metalleri bırakmasının istendiğini, bunun bir arama olmadığını söyledi. Savcı Kiraz'ın şehit edildiğini anımsatan Cirit, "Seçimlere kadar belki de bu tür olaylar olabilir. Dtüşüncemiz X-ray cihazı ötmeyinceye kadar metallerin bırakılması" dedi.

NOTLAR

Menüde Triliçe de yer aldı

- Regaip Kandili'ne denk düşen Meclis resepsiyonunda içki servisi yapılmasına karşın konukların büyük bölümünün alkolsüz içecekleri tercih ettiği görüldü.

- Resepsiyonda ikramlar arasında son dönemin popüler tatlısı Trileçe de yer aldı.

- Geçtiğimiz yıl verilen resepsiyonda Erdoğan'a benzetilmesi nedeniyle tartışma konusu olan oyulmuş kabak süslemeleri bu yıl değiştirildi.

- İkram masalarındaki kabak ve karpus süslemelerinde Çanakkale Zaferi'ni anlatan figürler, klasik araba ve çiçek desenleri kullanıldı.

- Meclis resepsiyonunda alkollü içki servisi, önceki resepsiyonların aksine salonu dolaşan garsonlar aracılığıyla değil, servis masasından yapıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber