Milli eğitim, okuldaki şiddeti karikatürle önleyecek
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, okullarda yaşanan şiddetin en fazla tartışılan konulardan biri olduğunu hatırlatarak, bu sene ücretsiz dağıtılacak ders kitaplarının cilt kapaklarında şiddeti eleştirecek karikatür ve resimlere yer verileceğini açıkladı.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, 2006-2007 Öğretim Yılı Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Asya Termal Tesisleri'nde düzenlenen toplantının açılışında konuşan Bakan Çelik, geçen eğitim öğretim yılında okullarda yaşanan şiddetin en fazla tartışılan konular arasında yer aldığını hatırlattı. Yaz boyunca bu konuda çalışmaların yapıldığını kaydeden Çelik, "Yol haritası olabilecek, ne yapılıp ne yapılmaması gerektiği, kimlerle işbirliği içine girilebileceği konularında şemalar çıkatıldı" diye konuştu.
Şiddeti önlemek adına yüzlerce çözüm önerisi oluşturduklarını kaydeden Çelik, bu çerçevede önümüzdeki sene ders kitaplarının cilt kapaklarında şiddeti hicveden karikatürlere yer verileceğini açıkladı. Projenin UNICEF ile ortaklaşa yürütüldüğünü belirten Çelik, "Bu sene ücretsiz ders kitapları için cilt kapaklarımızı da ücretsiz vereceğiz. Sevgi saygıyı esas alan, eğitim ile ilgili hoş espirilerin bulunduğu, ünlülere ait sözlerin bulunduğu, resimlerin ve karikatürlerin bulunduğu çok güzel cilt kapakları göreceğiz" dedi.
İsmini açıklamadığı Türkiye'nin en tanınmış karikatüristi ile bu konuda görüştüğünü aktaran Çelik şöyle devam etti: "Harika karikatürler çizildi. Eli sopalı öğretmeni hicveden, arkadaşına kaba davranan öğrenciyi hicveden karikatürler olacak"
OKULLARIN BİR HAFTA ERKEN AÇILMASI ÖNERİSİNİ KABUL ETMEDİK.
Hüseyin Çelik, konuşmasında gündemdeki diğer konuları da değerlendirdi. Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın oluşacak trafik yoğunluğunu önlemek amacıyla ilköğretim okullarının bir hafta erken açılması önerisi getirdiğini doğruladı. Çelik, teklifi okula yeni başlayan öğrencilerin okul korkularını yenmek amacıyla eğitim öğretime bir hafta erken başlaması uygulamasına engel olmak için kabul etmediklerini açıkladı. Çelik, ilköğretim birinci sınıfların okul korkusu yaşamaması ve daha çabuk alışmalarını sağlamak için ders yılı başlamadan önce velileriyle birlikte okullara çağrılması uygulamasına önümüzdeki yıllarda da devam edileceğini kaydetti.
PANSİYONA YERLEŞTİRMEKLE OKULA YERLEŞTİRMEK AYRI
Çelik, Yatılı İlköğretim Bölge okullarından bu yıl mezun olmuş 26 bin 313 öğrencinin bir bölümünün, isteği dışında imam hatip liselerine parasız yatılı olarak yerleştirildiği yönünde çıkan haberlere de yanıt verdi. Türkiye'de 600'ün üzerinde yatılı ilköğretim okulu bulunduğunu dile getiren Çelik, bu okullara gelen öğrencilerin yüzde 99'unun kırsaldan olduğunu aktardı. Çelik, "Bu öğrenciler eğer il merkezinde, ilçe merkezinde bir ortaöğretim kurumuna devam etme imkanı bulamazsa eğitimini sürdüremez." dedi. Söz konusu öğrencilerin OKS'ye de girdiğini bazılarının sınavı kazanarak Anadolu, fen, sosyal bilimler ya da polis kolejine yerleştirildiğini anlatan Çelik, "Kazanmışlarsa ne ala, kazanamadılarsa yatılı okuldaki öğrencileri meslek liselerinin pansiyonlarına yerleştirelim. Açıkta, boşta kalmasın, eğitim öğretimlerini sürdürsünler istedik" şeklinde konuştu.
Öğrencilerin, "Ben tercih ettiğim okullardan birini kazanamazsam boş bulunan pansiyonlardan herhangi birine beni yerleştirin" beyanında bulunduğuna dikkat çeken Çelik, 'şu okulun pansiyonu, bu okulun pansiyonu' kavramlarının artık tarihe karıştığını aktardı. Erkek Teknik Öğretimi Genel Müdürlüğü'ne ait pansiyonlarda 316, Kız Teknik Eğitimi Genel Müdürlüğü'nün pansiyonlarında 176, Ticaret Turizm Genel Müdürlüğü'ne ait pansiyonlarda 58, Ortaöğretim Genel Müdürülüğü'ne bağlı pansiyonlarda 220, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü'ne bağlı pansiyonlardan ise bin 780 kontenjanın boş olduğuna değinen Çelik, "Öğrenci beni boş olan herhangi bir kontenjana yerleştirin , diyor" ifadesini kullandı.
Pansiyona yerleştirmekle, okula yerleştirmek arasında dünya kadar fark olduğunu belirten Çelik, Van'da Kazım Karabekir Lisesi'nin pansiyonunda kalan bir öğrencinin, Atatürk lisesine devam edebileceğine dikkat çekti. Çelik, "Bir öğrenci Erkek Teknik Eğitimin pansiyonunda kaldı diye, erkek teknik okuluna gitmek zorunda değil. Kız meslek lisesinin pansiyonunda kalırken, genel liseye de gidebilir" dedi.
8 ÖĞRENCİLİ ÇOK PROGRAMLI LİSELERİ KAPATACAĞIZ
Çelik, eğitimde popülist yaklaşımlardan sürekli uzak durduklarını vurguladı. 90'lı yıllarda hayata geçirilen çok programlı lise uygulamasındaki espirinin doğru olduğunu ancak uygulamada büyük aksaklıklar yaşandığındı aktaran Çelik, şu anda 8 öğrencisi bulunan çok programlı liseler bulunduğuna değindi. Söz konusu okulların yıllardır üniversiteye tek bir öğrenci bile sokamadığının altını çizen Çelik, bu durumun insan ve kaynak israfına neden olduğunu söyledi. Çelik, derme-çatma olarak tabir ettiği söz konusu okulların bir kısmını kapatacaklarını açıkladı.
E- KAYITLAR ÖNÜMÜZDEKİ YIL LİSELERE DE YAYGINLAŞTIRILACAK
Hüseyin Çelik, konuşmasında bu sene ilk defa 5 ilde pilot uygulanan e-kayıt sistemi hakkında bilgi verdi. "Ufak-tefek arızalar çıkmakla birlikte, sistemin çok iyi yürüdüğünü gördük" diyen Çelik, pilot uygulamayı bir tecrübe dönemi olarak kabul ettiklerini anlattı. İl Müdürlerinden, sistemin önümüzdeki seneden itibaren il ve büyük ilçe merkezlerinde yaygınlaştırılması için çalışmalarını isteyen Çelik, "Önümüzdeki yıl bunu ilköğretimde bırakmayıp, pilot uygulamadan çıkan sonuç doğrultusunda liselerde de yaygınlaştırabiliriz. Lütfen hazırlıklarınızı bu yönde yoğunlaştırın" ifadesini kullandı.
ÇOK PROGRAMLI ÖZEL EĞİTİM MERKEZLERİ KURACAĞIZ
Çelik, Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğü bünyesinde başlatılan çalışma ile illerdeki özel eğitim kurumlarını, çok programlı özel eğitim merkezlerine dönüştüreceklerini bildirdi. Van'da işitme engelliler için bir okul açılırken, görme engelliler için bir okul bulunmadığını, buradaki velilerin de çocuklarını okulun imkanı çok iyi olsada mesafeden ötürü kilometrelerce uzaklıktaki şehirde bulunan merkeze göndermediğini anlatan Çelik, "Ortopedik engelliler için okullar açtık. Bunlar yüzde 30 kapasite ile çalışıyor. İnsan ve kaynak israfı oluyor. Biz o okullarımız bünyesinde alt yapı ve personel takviyesi yaparak, değişik programları aynı okulların bünyesi altına alacağız, çok programlı özel eğitim merkezlerine dönüştüreceğiz" şeklinde konuştu.
Bakan Çelik'in konuşmasının ardından Bakan Çelik Satranç Federasyonu Başkanı Ali Nihat Yazıcı ile "Federasyon Okulu ve 1000 Okula Satranç Takımı Bağış'ına ilişkin protokolü imzaladı.