Yeni Anayasa, partiler arası diyalogla daha hızlı olacak

Şebnem Hoşgör

Ak Parti, yeni Anayasa hazırlıkları için yol haritası üzerinde çalışırken bu kez Meclis'teki dört partinin tam mutabakatının arandığı Anayasa Uzlaşma Komisyonu modeline soğuk bakıyor. Ak Parti yeni anayasa hedefini hayata geçirmek için bu kez "açığı tamamlamaya yönelik uzlaşma arayışı" stratejisi izleme eğiliminde. Ak Parti kurmayları, Milliyet'in şu görüşleri dile getirdi:

"İpe un sermek olur"

"Bizim yeni sivil anayasa önerimiz zaten hazır. 24. dönemde Meclis'te kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na sunduğumuz teklifimiz var. Bu yıllarca yapılmış çalışmanın sonucu ortaya konmuş bir metindir. Bunu referanduma sunacak sayıya tamamlayacak şekilde bir uzlaşma sağlanabilecekse üzerinde revizyona gidebiliriz. Bunun için geçmişteki gibi bir Uzlaşma Komisyonu çalışmasına gerek yok. Yeniden Uzlaşma Komisyonu üzerinden bir çalışma yapmak ipe un sermek olur. Uzlaşma Komisyonu hele ki partilerin eşit temsil edildiği bir komisyon yapısıyla tam uzlaşma arayarak metin yazmaya çalışmak zaman kaybına yol açar.. Elbette uzlaşabileceğimiz parti sayısı, yeni anayasaya destek verecek milletvekili sayısı ne kadar artarsa o kadar iyi olur. Ama tam mutabakat ve uzlaşma arayışı bir kez daha yeni anayasanın hayata geçmesine engel olmamalıdır.

Öngörüşme olabilir

Meclis Başkanı ya da Sayın Başbakan bu konuda öngörüşmeleri yapabilir. O öngörüşmelerde uzlaşılabilecek noktalar, revize edilmesi gereken temel hususlar belirlenir. Ardından birkaç kurmay ile metin yazımı gerçekleştirilir. Bunun için yeniden aylarca tartışmaya, komisyon toplantıları yapmaya gerek yok.. Biz sağlanabilecek uzlaşmaya göre kendi teklifimizi gözden geçirebiliriz. O zaman da diğer konularda uzlaşma sağlanırsa sistem konusunda dayatmamız olmayacağını ilan etmiştik. Ama tüm bunları konuşmak için erken.. Muhtemelen yeni yılın başında partiler arasında bu konuda bir diyalog kurulur. Böylece partilerin tavrı da görülür. O tavra göre de bir strateji izlenir."

Kısa ve öz anayasa

Yeni anayasa iradesini 1 Kasım seçim beyannamesinde de yansıtan Ak Parti, hedeflediği köklü değişikliklere ilişkin ipuçlarına da yer vermişti. Bu çerçevede parti kapatmaların uluslararası standartlarda düzenleneceği, herhangi bir etnik veya dini kimliğe referans yapmayan bir vatandaşlık tanımı yapılacağı, toplumsal hayat ve siyasetin her alanını ayrıntılı biçimde düzenlemeyecek kısa, öz demokratik denge ve denetim ilişkisini esas alacak bir anayasa hedeflendiği belirtilmişti.

Muhalefete eleştiri

"Meclis'te oluşturulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmalarını, yeni anayasa için güçlü bir zemin olarak görüyoruz" denilen beyannamede Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesinin, Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın siyasal sistem içindeki yetki ve görev paylaşımı açısından yeni bir düzenlemeyi zorunlu bıraktığı kaydedilerek, muhtemel yönetim sorunlarının aşılması için başkanlık sistemi önerilmişti. Beyannamede, muhalefetin meseleye kişiler üzerinden yaklaşmasının etkin ve demokratik bir siyasal sistemi hayata geçirme arayışını olumsuz etkilediği ifade edilmişti. Demokrasiye uyum açısından parlamenter sistem ile başkanlık sistemi arasında bir fark bulunmadığı vurgulanan beyannamede "Ancak bir yandan vesayetçi bir şekilde kurgulanarak demokratik doğasından koparılmış parlamenter sistemin yol açtığı siyasal istikrarsızlıklar, öte yandan Yeni Türkiye vizyonumuzun ihtiyaç duyduğu etkin ve dinamik yönetim dolayısıyla, başkanlık sisteminin daha uygun bir yönetim modeli olduğuna inanıyoruz" ifadeleri yer almıştı.