Bu yıl kaçan 'yabancı' 2016'da geri gelebilir

Son 15 yılda yabancıların satış yaptığı her yıl hisse senetlerinde ciddi gerileme yaşandı. Bu yıl satışlar hakimdi. Ama yabancı payının tarihi dip seviyeye yaklaşması, 2016'nın geri dönüş yılı olacağı ihtimalini kuvvetlendiriyor

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 20 Aralık 2015 07:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Bu yıl kaçan 'yabancı' 2016'da geri gelebilir

Zeynep Aktaş

Borsa İstanbul'daki yüzde 62'lik pay ile hisse senedi piyasasının yarısından fazlasını ellerinde bulunduran yabancılar, satışa geçtikleri her yıl bist 100 Endeksi'nin ciddi şekilde değer yitirmesine neden oldu. Endeks, 2000-2015 dönemini kapsayan 15 yıllık dönem zarfında yabancı yatırımcının her gerçekleştirdiği satış sonrasında yüzde 13 ile yüzde 51 arasında değer yitirdi.

Yabancıların piyasadan çıkma eğilimleri yerli yatırımcıların da satışlarını beraberinde getirirken hisse senetlerinde ortalama getiriler eksiye düştü. 2015 yılı da benzer bir durum yaşandı. Bu yıl veriler takip edildiğinde yabancıların kriz dönemlerinde gerçekleştirdikleri satış kadar bir satışı gerçekleştirdikleri görülüyor.

Borsa İstanbul'da yabancıların payına baktığımızda geçtiğimiz 17 Aralık itibari ile yüzde 62.87 seviyesinde olduğunu görüyoruz. Oysaki yabancı payları 2 Kasım seçimlerinin hemen ertesinde 65.33 seviyesindeydi. Seçimin hemen sonrasında BİST 100 Endeksi'nin 84.000 seviyesine doğru hareketlenmesi yabancılar için de satış fırsatı doğurdu. Kasım ayında sürekli gerileyen yabancı payı şimdi yüzde 62.87'ye gerilemiş durumda. Bu oran ancak kriz dönemlerinde görülen bir seviyeyi işaret ediyor. Bu arada borsada bu yıl yaşanan yabancı satışlarının yüzde 60'ının kasım ayında yaşanması ise dikkat çeken bir husus.

İşte yeni yılın falı

Şimdilerde cevabı aranan soru 2016 yılında da yabancı satışlarının devam edip etmeyeceğine ilişkin. Zira eğer satışlar ülkeden çıkmaya yönelikse 2015 yılında gerçekleşen satışların 2016 yılında tekrar alıma dönmesine mani olacağı gibi 2016 yılında da ilave satışların gelmesine de neden olacaktır. Böylesi bir durumda borsadaki yabancı payının da yüzde 60'ın altına inmesi olasılığını gündeme getirecektir ki bu da kriz dönemlerinde bile gerçekleşmedi.

Tabi bir de geçmiş yıl istatistikleri var. Geçmiş yıl verileri her ne kadar arabanın dikiz aynası gibi geride kalanı açıklama imkanı verse de ileriye dönük tahmin yürütmede kullanılan bir enstrüman olma vasfını her zaman korumakta. Bu noktada bakıldığında, üst üste bu denli büyük satışın yaşandığı bir senenin ertesinde satışların durduğu ve yerini alımlara bıraktığı yönünde.

Sadece 98 krizinde ve hemen öncesinde 418 milyon ve 301 milyon dolar tutarında satış yaşandığı görülüyor. Aynı şekilde üst üste iki yıl TL bazında BİST 100 Endeksinin kaybettirmediği de gözlenen bir diğer hakikat. Bu nedenle geçmiş yıllardakine benzer bir durumun yaşanması halinde 2016 yılında yabancı satışlarının hız kesmesi beklenen olası gelişme olarak öne çıkıyor. Endeksteki olası aşağı dalgalanmalarda yabancıların alım yaparak maliyetlerini düşürmek ve karlılıklarını koruyacak nitelikte bir hareket tarzına yönelmeleri şaşırtıcı olmayacak. Bu da 2016 yılında endeksin yükselme olasılığını artırmakta.

Borsa kaybettirdi teknoloji fark attı

Yılın en fazla kazandıran sektörü teknoloji oldu. Endeks yüzde 15 düşerken teknoloji hisselerinin getirisi yüzde 42'ydi. 13 hisse senedinin yer aldığı sektörde kaybettiren yok. Kron, Alcatel, Datagate Bilgisayar, Logo Yazılım, Netaş, Armada Bilgisayar yüzde 50'nin üzerinde değer kazanan hisse senetleri oldu.

Yellen sonrası sıra Başçı'da!

Dünya piyasaları nasıl ki 16 Aralık'ta gerçekleşen FED toplantısını izlediyse, 22 Aralık'ta da Türkiye piyasaları PPK toplantısından çıkacak kararları bekleyecek. Bu toplantı oldukça kritik. Gelişmekte olan ülkelere yatırımda bulunan fonlar içerisinden Türkiye'yi tercih edenler buradan gelecek mesaja göre kendisine yön belirleyecek.

FED kararı sonrası analistlerin beklentisi TCMB'nin koridorun alt bandı ile politika faizinde artırıma gitmesi yönünde. Beklentiler politika faizinin 50 baz puan, koridor alt bandında 25-50 baz puan artış yaşanacağı yönünde yoğunlaşıyor. Koridorun üst bandının ise sabit tutulması bekleniyor. Yabancı kurum raporlarındaysa 100 baz puanlık artış bekleniyor. FED 25 baz puanlık artırım yapmışken cari açığı bulunan ve jeopolitik risklerle uğraşan Türkiye'nin daha fazla bir artırım yapması şaşırtıcı olmayacak.

Faiz artışı 'sürpriz' bir hamle olur

Ancak TCMB; analistlerin ve yabancı kurumların beklentilerine rağmen politika faizine minimum düzeyde dokunmaya çalışırken alternatif seçenekleri kullanarak bu toplantıyı atlatmayı da deneyebilir. Zira faiz artışı ekonominin büyümesinin önündeki en büyük engel ve bu nedenle yönelmek gereken en son adım olarak görülüyor. Bu da faiz artışında pek de istekli olmamak için yeterli bir neden olarak öne çıkıyor.

Dolarda hareket yeni yıla kalır

Dolar kuru FED kararı sonrası 2.96'ya yükseldikten sonra gerileyerek 2.90'ları test etti. Dolar/TL'de 2.95 seviyesi kritik eşiklerden birini oluşturuyordu. 2.95'in kırılması ile birlikte ilk hedef 2.90 seviyesiydi. Şimdi 2.85-2.90 bandı denge noktası. Şirketlerin bilanço kaynaklı pozisyon kapatmaları sebeyiyle kur baskı altında. Yıla 2.33'den başlayan doların 2.95'ın üzerinde kapanmasıyla 2.85-2.90 arasında kapanması arasında ciddi fark gözlemlenecek. Bu nedenle kurda gevşeme eğiliminin devamını yıl sonuna kadar görebiliriz. Ancak sonraki süreçte toparlanma ve yükseliş yönündeki eğilim öne çıkacak. Zira dolar kuru, 2016 yılında enflasyonun üzerinde kazandırmaya aday görünüyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber