'Kardeşler arası konuşmalar örgütsel bağlantı sayıldı'

"Askeri casusluk" davası sanıklarından emekli Albay Prof. Dr. Özkan, "Kardeşimle yaptığım telefon görüşmeleri, iddianamede örgütsel bağlantı olarak gösterildi" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 25 Şubat 2016 12:59, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Kardeşler arası konuşmalar örgütsel bağlantı sayıldı'

GÜLCAN KAPLAN

İzmir'deki "askeri casusluk" davasında müebbet hapis istemiyle yargılanan eski Diyarbakır Asker Hastanesi Baştabibi emekli Albay Prof. Dr. Ergün Özkan, kendisi gibi subay kardeşi ile yaptığı telefon görüşmelerinin HTS kayıtlarının Savcı Zafer Kılınç tarafından hazırlanan iddianamede "örgütsel bağlantı" olarak gösterildiğini söyledi.

Konuya ilişkin AA muhabirine açıklama yapan Özkan, kendisinden bir yaş küçük kardeşi Albay Erdal Özkan ile telefonda sık sık görüştüklerini, bu görüşmelerin dahi soyadı benzerliğine dikkat etmeyen savcı tarafından örgütsel bağlantı olarak gösterildiğini anlattı.

"Bir örgüt üyesi ile çok yoğun telefon trafiği yaptığım tespit edildi maalesef" diyen Özkan, bunun iddianamenin ne denli özensiz hazırlandığını gösterdiğini kaydetti.

Özkan, iddianamenin, "Albay Erdal Özkan'ın irtibatlı olduğu kişiler ve telefon numaraları" bölümünde kendi ismi ve telefon numarasının da bulunduğunu, aynı şekilde irtibatlı olduğu kişiler arasında kardeşi ve telefon numarasına yer verildiğine işaret ederek, "Bu iddianameyi yazan kişiler, kumpasçılar, o telefon görüşmelerini yaptığım kişinin benim öz kardeşim olduğunun farkında değillerdi. Evet, ben, öz kardeşim Erdal Özkan ile bu davada yargılandım ve kardeşimle cezaevinde birlikte yattık" şeklinde konuştu.

Operasyonun, kardeşi Jandarma Genel Komutanlığının bilgisayarlarla ilgili biriminde görevliyken başlatıldığını, Fetullahçı Terör Örgütü'nün bu birime sızamadığını aktaran Özkan, "Kardeşim, Kara Harp Okulu, ODTÜ Bilgisayar ve Ankara Hukuk Fakültesi mezunu. Fetullahçı örgüt, özellikle bu birimi işgal edemiyordu, sapasağlam bir birimdi. O yüzden de burada çalışan 13 kişiden 11'i sanık haline getirildi, 6'sı tutuklandı. Böylece çalışanlar pasif görevlere aldırıldı ve örgüt amacına ulaştı" ifadelerini kullandı.

TV anteni yüzünden...

İddianamede, kritik bir belgeyi Silahlı Kuvvetlerin dışına çıkardığı ve örgütte davanın iki numaralı sanığı ve örgüt yöneticisi suçlamasıyla yargılanan emekli Albay Coşkun Başbuğ'a bağlı olduğunun iddia edildiğini hatırlatan Özkan, Diyarbakır Askeri Hastanesinde baştabiplik görevini yürütürken, Başbuğ'un da Diyarbakır Kolordu Karargahında görevli olduğunu ancak kendisini tanımadığını anlattı.

Özkan, şunları dile getirdi:

"Fakat kumpasçıların, ben Başbuğ'a bağlıysam, aramızda bir irtibat göstermesi lazımdı, aramızda hiçbir irtibat yoktu zira. Hiç görüşmemişiz. Bir gün lojmanımda televizyonumuz bozuldu. Komşularımda sıkıntı olmadığını görünce lojman yönetim merkezini arayarak arızanın giderilmesini talep ettim. Onlar da bana lojman yöneticisini aramamı söylediler. Lojman yöneticisini arayarak ilettim ve arıza giderildi. Meğer bu görevli kişi, Coşkun Başbuğ Albaymış.

İkimizin arasındaki bu telefon görüşmesinin, iddianamede örgütsel bağlantı olarak konulduğunu gördük hatta arıza giderilince de aynı gün teşekkür için aradım. Bu iki telefon görüşmesi, ikimizin arasında örgütsel bağlantı olarak gösterildi."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber