Mehmet Ali Şahin: CHP, HDP ile koalisyon peşinde

ZİVER BÜYÜKTAŞ/EYÜPHAN KILIÇ

Artan terör olaylarını değerlendiren Mehmet Ali Şahin, gündemdeki konularla ilgili Karar'a çarpıcı açıklamalar yaptı. Türkiye'nin Suriye gibi kantonlara bölmek isteyenlerin teröre başvurduğunu söyleyen Şahin CHP ve HDP'nin birbirine yakınlaşmasıyla ilgili de "Seçimde ittifak yapabilirler" değerlendirmesinde bulundu. Şahin'in açıklamaları şöyle:

"Terör, 40 yıldır uğraştığımız negatif bir alan. Terör, artık sadece Türkiye'nin değil, insanlığın ciddi bir sorunu haline geldi. Daha önce teröre destek veren ülkeler de 'etme bulma dünyası' derler, bu terör örgütlerinin eylemlerine muhatap olmaya başladılar. Bunu, üzüntü duyduğum için ifade ediyorum. O nedenle, medeni dünyanın terörle mücadelede mutlaka bir araya gelerek, işleyen bir çözüm üretmesi gerekiyor. 'Senin teröristin iyi benim teröristim kötü' mantığıyla şimdiye gelen süreç, herkese zarar vermeye başladı. Terörden en çok da masum insanlar zarar görmeye başladı."

MÜCADELENİZ NEDEN

"AK Parti iktidarları, terörle mücadele de çok samimi olarak 'Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni başlattı. 'Kürt vatandaşlarımızın yaşadığı sorunlar vardı, onları gündeme getirerek, bunların çözümü için, çok bekledik olmadı biz de silaha sarıldık' diyorlardı. Özellikle Cumhurbaşkanımız Başbakanken ret, inkar ve asimilasyon politikalarını artık kaldırdık. Şu anda dikkat edin terör örgütü ve onların siyasi uzantısı izlenimi veren kişiler, 'biz şunu istedik bu yerine getirilmediği için böyle bir eylem yapıyoruz' gibi bir cümle duyamazsınız. Kürt vatandaşlarımızın yaşadığı sorunlarla ilgili bir konunun artık gündeme getirildiğini duymuyoruz. Peki niçin mücadele ediyorsunuz, dert nedir?"

KANTON PEŞİNDELER

"Ortadoğu'yu yüz yıl önce cetvelle çizer gibi dizayn edenlerin, yüz yıl sonra yeniden böyle bir ihtiyaç duydukları anlaşılıyor. Belki de daha önce vardı, ama amaçlarına ulaşamadılar. Şimdi konuyu yeniden gündeme getiriyorlar. Şimdi, Suriye'de olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu'da da kantoner yönetimler oluşturmaya çalışıyorlar. Buna devlet de, hükümet de, halkımız da izin vermez. O bakımdan, şu anda yapılması gereken şey, barış içerisinde yaşama hedefine inanmış olan insanların birlikte hareket etmesi gerekir."

"Özellikle siyasi partilerin, aynı şeyleri söylemeleri gerekir. Bu ülkenin birliğini beraberliğini, bölünmezliğini vurgulayan bir çizgide olmaları gerekir. HDP maalesef burada bulunmuyor. Milletvekilleri arasında böyle düşünen var ama bunu dile getiremiyorlar. Mesela, Selahattin Demirtaş'ın bazı açıklamalarını, Kandil talimatı üzerine yapıtığını görüyorum. Oradan gelen talimatla gereği yokken açıklama yapıyor. Aksi halde o görevde bulunamayacağını düşünüyor. Başına başka şeyler gelebileceğini düşünüyor.

CHP-HDP KOALİSYONU

"Beni asıl üzen CHP'nin durumudur, daha doğrusu Kemal Kılıçdaroğlu'nun durumudur. Ben, CHP'ye oy verenlerin, bu ülkenin bölünmez bütünlüğünden yana olduğunu düşünüyorum, ama Kılıçdaroğlu şu anda Kandil'in ağzını kullanmaya başladı. Belki gerçek düşüncesi budur, belki de kulağına bir şeyler kaçırılmıştır. 1991'de olduğu gibi HDP baraj sorunu yaşıyor ya 'acaba CHP, HDP'lileri kendi listesinden seçimlere sokarak bir iktidar alternatifi olabilir miyiz? SHP'de yaptıkları gibi."

KANDİL GİBİ KONUŞUYOR

"Kılıçdaroğlu'nun son grup toplantısında, 'barış istiyorsak bunlar gitmeli' dedi. Bu sözü sadece o söylemiyor ki. PKK'nın ele başlarından Cemil Bayık da Times'a verdiği ropörtajda aynısını söylüyor. Bayık'ın yaklaşımı ile Kılıçdaroğlu'nun yaklaşımı aynı. Kandil ağzıyla konuşan bir ana muhalefet lideriyle karşı karşıyayız. CHP'nin en önemli sorunu Kılıçdaroğlu'dur. İşin en ilginç tarafı, şunu söylüyor: 'Brüksel'de, Paris'te patlayan bombaların, bütün bu terör olaylarının tek sorumlusu AK Parti hükümetidir.' Bunu Türkiye muhalifi dışarıdan başkası söylese ciddiye almayabilirsiniz ama bu kişi ana muhalefet partisinin genel başkanı. Diğer partilerin iç işlerine karışmayız ancak CHP gibi Cumhuriyetin en köklü siyasi partisinin başında Kılıçdaroğlu gibi Kandil ağzıyla konuşan bir kişinin bulunması, hem CHP için, hem Türkiye için bir handikaptır. CHP de Türk siyaseti de daha fazla Kılıçdaroğlu'nu taşıyamaz."

PKK DURUP DÜŞÜNMELİ

"Çözüm sürecinin şartı, silahların bırakılmasıydı . 2013'ün Nevruz'unda 'artık silahlı mücadele dönemi bitmiştir, şimdi siyaset yolu açılmıştır, sorunlarımızı siyaset yoluyla çözeceğiz' düşüncesi ortaya konmuştu ama bu gerçekleşmedi. Şehitler, bizim çocuklarımız, karşı taraftan ölenler de bu ülkenin çocukları. Şırnak'ta, Yüksekova'da, Cizre'deki teröristlerin önemli bir bölümü yine bölgenin insanlarıdır. O nedenle onların da kurtarılması için bu örgütün durum değerlendirmesi yaparak, 'bu yolla Türkiye Cumhuriyeti'ne hiçbir şey kabul ettirmemiz mümkün değildir' diyerek 2013'e geri dönüp almış oldukları kararı sağlıklı şekilde uygularlarsa bir takım demokratik adımlar atılabilir."

ANAYASA 2 AYDA YAZILACAK

"Parlamentoda tüm siyasi partilerin katılımıyla yeni Anayasa'nın olmasını çok istedik. Ama 25 ay boyunca bu olmadı. Şimdi kurulan komisyon da yürümedi. Bu konuda bize milletin sorumluluk yüklediğini düşünüyoruz. 24. dönemde Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na sunduğumuz metnimizi esas alarak, diğer partilerin de yararlı gördüğümüz önerilerini ekleyerek yeni bir anlayışla en geç iki ay içerisinde bir Anayasa teklifi hazırlayabiliriz. Teklifimizi kamuoyu ile paylaşırız, olumlu olumsuz düşünceler gelecektir. Onları da değerlendirip metnimizi daha sonra Meclis Başkanlığı'na sunacağız. Genel Kurul'a gelmesinde sayı sorunumuz yok."

HALKIN SEÇMESİNİ SİNDİREMEDİLER

"MHP ve CHP, mevcut parlamenter sistemin sürdürülmesini, Cumhurbaşkanı'nın yeniden Meclis tarafından seçilmesini istiyorlar. Yani halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı'nı benimseyemediler. Bir noktada iki siyasi parti, halktan çekiniyor, halktan korkuyor. Halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı bunları rahatsız etti. Halk seçmesin, yeniden eski hale dönelim, yeniden Meclis seçsin düşüncesindeler. Türkiye, başkanlık sistemini tartışacaktır. Eninde sonunda Türkiye'nin bir başkanlık sistemi gerçeğini görerek, başkanlık sistemine geçebileceğini düşünüyorum."

PKK'NIN İPİ BAŞKASINDA

"PKK'nın ipi artık başkalarının elinde. Hele de şimdi Türkiye'yle hesabı olan bir takım çevrelerin, ülkelerin taşeronluğunu yapar hale geldiler. Kürt vatandaşlarımızın en ufak sorunlarından birini gündeme getirdiklerini duyuyor musunuz? 'Türkiye şöyle bir sorunla bölge halkıyla karşı karşıya bıraktığı için biz bu eylemleri yapıyoruz' diye bir şey duydunuz mu? Artık yapılacak bir şey kalmamıştır. Varsa bile bu silahlı ortamda çözülmez. Bırakın silahları; varsa sorun Türkiye Cumhuriyet'i çözer."

CHP'NİN ÖNERİSİ OLABİLİR

"CHP'nin dokunulmazlıklarla ilgili 3 şıktan oluşan bir önerisi oldu. Üç numaralı önerisi üzerinde çalışılabilir. Onlar da Anayasa'ya geçici madde eklenmesini düşünüyorlar. Bir de dokunulmazlığı kaldırılan milletvekillerinin tutuklanmamasını istiyorlar. Bu da olabilir.''

Karar