İlköğretim çocukları medya okur yazarı olacak

Kaynak : Zaman
Haber Giriş : 04 Aralık 2006 13:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürü Prof.Dr. Yüksel Özden, 5 ilde başlattıkları medya okur yazarlığı dersi ile ilköğretim öğrencilerinin gazete okurken veya televizyon izlerken eleştirel gözle bakabilmelerini sağlamayı amaçladıklarını söyledi.

Beyin fırtınası toplantılarının ilkini gerçekleştirmek üzere Malatya'ya gelen Özden, ilköğretim okullarında incelemelerde bulundu.

Özden, basın mensuplarının sorularını da cevapladı. Özden, Türkiye'de 5 ilde medya okur yazarlığı dersi koyduklarını belirterek, "Çocukların gazete okurken, televizyon izlerken eleştirel gözle bakabilmesini hedefledik. Bugünün dünyasında sadece okuduğunu anlayan bir insan başarılı olamaz. Okuduğunu eleştirel gözle yorumlayabilen, yani kendi kanaatini kendisi oluşturabilen bireyler yetiştirmek lazım." dedi.

Bundan 15-20 yıl öncesine kadar bilgiye erişimin güç olduğunu ifade eden Özden, şimdi ise bilginin her tarafta ve çok kolay ulaşılabilir olduğunu söyledi.

Özden önemli olanın bilgiyi alma yorumlama ve kendi kanaatini çıkarma olduğunun altını çizerek, "Bir gazeteyi okuyan öğrenci atılan manşete göre değil manşetin altını okuyarak kendisi değerlendirebilsin istiyoruz. Televizyona da aynı şekilde eleştiren gözle bakabilsin istiyoruz. Bu program İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Erzurum illerinde başladı. Medya okur yazarlığı çok önemli. Bazı ülkelerde ders olarak uygulanıyordu, biz de RTÜK ile birlikte başlamış olduk." şeklinde konuştu.

İlköğretim okullarında cep telefonu kullanımı ile ilgili değişik kesimlere yönelik anket çalışmaları yaptıklarını belirten Özden, anketlerin sonuç aşamasına geldiğini ve önümüzdeki günlerde açıklanacağını ifade etti.

Özden, özgürlükler ve teknoloji kullanımının teşviki ile eğitim ortamının korunması noktasında ortada bulunduklarının altını çizerek, "Ben Hollanda'ya gitmiştim. Okulda 9 metrekarelik bir alanı çizmişler, O da okulun girişinde. Çocuk telefonla konuşmak için o alanı kullanıyor. Onun dışında hiçbir yerde telefonu açmak ve konuşmak kesinlikle yasak." dedi. Çocukların teknolojiden yararlanmasını, anne babaları ile kolay iletişim kurmalarını istediklerini ancak eğitim öğretim ortamının özgünlüğünün korunması gerektiğini ifade eden Özden, "Okuldaki anketlerimizde cep telefonu ile ilgili yapılacak bir düzenlemeye herkes sıcak bakıyor. Onunla ilgili önümüzdeki günlerde bir düzenleme yapacağız." şeklinde konuştu.

DOĞU'DA DERSLİK İHTİYACIMIZ VAR AMA ATIL DERSLİK SAYISI DA ÇOK FAZLA

Doğu'da derslik ve öğretmen ihtiyacı bulunduğunu işaret eden Özden, şunları söyledi: "İlköğrnetim olarak bakacak olursak 11 milyon öğrenci, yaklaşık 400 bin öğretmen, bütün parametreleri belirleyip de durumumuz budur artık buna göre hareket edeceğiz dersek çok yanılırız. Sadece ilköğretimde her gün 700 bin öğrenciyi 35 bin noktadan alıp 6 bin noktaya taşıyoruz. Yatılı ilköğretim okullarımız var. Bu kadar geniş bir sektörün içerisinde parametrelerin değişkenlerin hepsini belirleyip de bundan sonra işlerimizi bu şekilde yapacağız dememiz mümkün değil."

Türkiye'de kullanılmayan çok sayıda atıl derslik bulunduğunu belirten Özden, "Birçok yerde yaptığımız derslikler şu anda atıl vaziyette. Bu da nüfus hareketliliğinden kaynaklanıyor. 1970'li yıllarda Türkiye'de nüfus artış hızı binde 3 civarındaydı. Şimdi binde 1.6 düzeyine geldi. Bu da önümüzdeki 10-15 yıl içerisinde şu anda dolu olan dersliklerimizin boşalacağını gösteriyor. Bunu hesaba katmamız gerekiyor. Son 3 yıl içerisinde 100 bin derslik ilave ettik. Bunlardan 30 binini bilgisayar sınıflarına ayırdık. " dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber