Yurt dışına gidecek öğrencilere 'dönercide çalışmayın' diye Bakan uyarıda bulundu
Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, yurt dışına lisansüstü eğitim için gönderilecek öğrencilere devletin verdiği bursun yeterli olduğunu belirterek, "Her ay maaşınız tıkır tıkır hesabınıza giriyor. Böyle bir imkan varken, açgözlülük edip, 'buraya gelmişken dönercide çalışırsam saati şu kadar Dolar'dır, şu kadar Pound'dur' hesabı yapmak, kesinlikle size bu görevi,sorumluluğu yükleyen milletimize karşı ihanet olur" dedi.
Çelik, Başkent Öğretmenevi'nde, yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrenciler için düzenlenen "Yönlendirme kursu"nun açılışına katıldı.
Öğrencilere seslenen Çelik, 1929 yılında yurt dışına burslu öğrenci gönderilmesine ilişkin çıkarılan 1416 sayılı yasa çerçevesinde bugüne kadar pek çok kişinin eğitim görerek, ülkesine dönüp hizmet verdiğini belirtti. Çelik, MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Nizami Aktürk, İlköğretim Genel Müdürü Yüksel Özden gibi bürokratların da bu kapsamda burslu okuduklarını ifade etti.
1980'li yıllarda dünyada 50 milyon yükseköğretim öğrencisi bulunduğunu,
2000'li yıllarda bu rakamın 100 milyona yaklaştığını kaydeden Çelik, bunun 2015
yılında 200 milyona çıkacağının tahmin edildiğini söyledi. Dünyada 2 milyon öğrencinin kendi ülkesi dışında öğrenim gördüğünü ifade eden Çelik, artık eğitimin de küreselleştiğini vurguladı. Çelik, teknolojinin ve iletişim araçlarının dünyayı "küçük bir köy" haline getirdiğine işaret ederek, "Saatlerini 1940'larda durduranlar bugünü anlayamazlar" diye konuştu. Küreselleşmenin faydalı olup olmadığını tartışmanın anlamı kalmadığını belirten Çelik, bu süreçte, Türkiye'nin yönlendirilen mi yoksa yönlendiren bir ülke mi olacağının önem kazandığını ifade etti. Çelik, şöyle konuştu: "Öyle hamasetle, kuru kuruya laflarla milliyetçi olunmaz. Milliyetçilik, icraatla olur. Vatanını en çok seven insan, işini en iyi yapan insandır. Dolayısıyla siz yurt dışına giderken "ülkeme tekrar döneceğim. Orada öğrendiklerimi, birikimimi ülkeme taşıyacağım' duygularıyla gider gelirseniz, slogan atmanıza, bağırıp çağırmanıza gerek yok. Makina mühendisi misiniz, makina konusunda en iyi şekilde yetişip dönerseniz, en büyük milliyetçisiniz."
-"BURS SİZE YETER"-
Bütün eğitim hayatını parasız yatılı okullarda geçirdiğini, yurt dışına da Yükseköğretim Kanunu'nun 33. maddesine göre burslu gittiğini ifade eden Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hangi maddeyle, hangi kanalla gittiğiniz önemli değil, orada ne yaptığınız önemli. Orada geceli gündüzlü laboratuvarda bilgisayarının başında çalışan arkadaşlar da vardı; üzülerek ifade edeyim, Londra'da kebapçı, dönerci dükkanlarında çalışan 1416 sayılı kanunla gelen öğrenciler de vardı. Onlar size asla örnek olmamalı. 'Buraya gelmişken biraz para kazanalım' diyenler de gördük.
Aslında devletin verdiği burs savurgan, müsrif olmazsanız sizi orada başı dik şekilde idare etmeye yeter. Niye? Okul paranızı biz veriyoruz, kırtasiye yardımı yapıyoruz, yol parası yardımı yapıyoruz. Her ay maaşınız, bulunduğunuz ülkedeki para birimi cinsinden tıkır tıkır hesabınıza giriyor. Böyle bir imkan varken, açgözlülük yapıp 'buraya gelmişken dönercide çalışırsam saati şu kadar dolardır, şu kadar pounddur' hesabı yapmak, kesinlikle size bu görevi, sorumluluğu yükleyen milletimize karşı bence ihanet olur. Çünkü bu paralar, halkımızın verdiği vergilerle size ödeniyor."
-"İLK ETAPTA BİN ÖĞRENCİ GİDECEK"-
Türkiye'nin AB'ye aday olduğunu anımsatan Çelik, binlerce yabancı dil bilen, alanında iyi yetişmiş insanlara ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Çelik, Türkiye AB'ye aday olmasa bile küreselleşen dünyanın da bunu gerektirdiğini vurgulayarak, rekabet edilen dünyanın şartlarının da göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti.
Türkiye'nin, eğitim için yurt dışına her yıl 40-50 kişi göndererek bu ihtiyacı karşılayamayacağını dile getiren Çelik, ilk etapta hiç olmazsa bin kişi gönderilmesinin kararlaştırıldığını bildirdi. Çelik, 5 yılda 5 bin öğrenci gönderilmesini hedeflediklerini, sonuncu ekip gönderildiğinde ilk ekibin dönmüş olacağını belirterek, böylece bir bilimsel hareketlilik de sağlanacağını kaydetti.
Güney Kore'nin bu şekilde kalkındığını anlatan Çelik, Güney Kore'de bazen yurt dışında doktora ve master yapan öğrenci sayısının içerde master ve doktora yapanların birkaç katına kadar yükseldiğini söyledi. Çin'in bugün yurt dışında öğrenim gören öğrencilerinin 800 bini bulduğunu anlatan Çelik, Çin'in küreselleşmenin farkına vardığını ve yükselmeye başladığını, diğer ülkelerin ise Çin ile nasıl başa çıkacaklarını düşündüklerini belirtti.
Çelik, Türkiye'nin yurt dışında eğitim gören öğrenciler için yapacağı masrafa işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her yıl 50 trilyon lirayı sizin yurt dışı eğitiminiz için harcamayı planlamış bulunuyoruz. 5 yılda bu miktar, daha sonraki yıllarda ekstra masraflarla birlikte 200 milyon dolarlık bir meblağa yükselecek. Helal olsun.
Yeter ki, siz en iyi şekilde bunun hakkını verin."
-"ÜLKE SAYISINI 19'A YÜKSELTTİK"-
Çelik, yurt dışına gönderilecek bin öğrenciden 40 kişinin dil ve edebiyat, 460 kişinin temel bilimler ve mühendislik, 100 kişinin sağlık bilimleri, 100 kişinin sosyal bilimler, 200 kişinin uygulamalı sosyal bilimler ve 100 kişinin de ziraat ve ormancılık alanında öğrenim göreceğini bildirdi. Bundan önceki dönemlerde genellikle ABD ve İngiltere'ye öğrenci gönderildiğini ifade eden Çelik, öğrenci gönderilecek ülke sayısını 19'a yükselttiklerini ifade etti. Çelik, "ABD, İngiltere, Fransa, Almanya yine var ama bugün Kanada, dünyanın önemli bilim merkezlerinden birisidir. Artık kimse Avustralya'yı görmezlikten gelemez. Kimse Yeni Zelanda'nın birikimini göz ardı edemez. Hindistan, yazılım alanında dünyada bir numaradır. Çin, artık bizim için önemli bir yerdir. 5 arkadaşımız Güney Kore'deki tecrübeyi buraya taşırsa bizim için hazine olur" diye konuştu. Çelik, yabancı dili iyi bilenlerin hemen gönderileceğini, bilmeyenlere ise burada eğitim verileceğini söyledi. Öğrencilere, gidecekleri ülkelerdeki Türkler ile yakın ilişki içinde olmalarını öneren Çelik, ancak sosyal çevrelerini tamamen Türkler'den oluşturmaları halinde dil öğrenemeyecekleri konusunda uyardı. Dünyada isim yapmış Türkler bulunduğuna işaret eden Çelik, öğrencilere "Her biriniz birer Gazi Yaşargil, Münci Kalaycıoğlu, Mehmet Öz olursa gurur duyarız. Herkes olabilir mi? Biz çıtayı yüksek tutacağız. Bir ütopyanız olsun" diye seslendi. Bu milletin, devletin ve hükümetin her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olduğunu ifade eden Çelik, "Eminim ki, orada gariplik çekmeyeceksiniz. Size bu imkanları hazırlayan milletimize, devletimize vefa borcunuzu aynı şekilde ödemenizi diliyorum" dedi. Yükseköğretim Genel Müdürü Hüseyin Çalık da bugün 428 öğrencinin kursa alınacağını belirterek, bu öğrencilerin Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı'ndan aldıkları puanlara göre seçildiklerini söyledi. Konuşmaların ardından Çelik, öğrencilerle bir süre sohbet etti.