Eyvah, o kaymakam yine işbaşında

Kaynak : Radikal
Haber Giriş : 01 Şubat 2007 07:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Mustafa Altınpınar, Türkiye'de görev yapan 701 kaymakamdan biri. Ancak Altınpınar'ın öylesine bir icraatı var ki adını şimdiden tarihe yazdırdı! Hafızanızı biraz yoklarsanız hatırlayacaksınız, Isparta'nın Sütçüler ilçesindeyken görüşlerini beğenmediği Orhan Pamuk'un kitaplarının imha edilmesi talimatını veren kişi Mustafa Altınpınar'dan başkası değildi.

Altınpınar, hem yurtiçinden hem de AB'den gelen 'barbarlık' eleştirilerinden kınama cezası alarak kurtulmuştu. Verilen ceza ne kamuoyunu, ne AB'yi, ne de İçişleri Bakanı Bakanı Abdülkadir Aksu'yu memnun etmişti. Aksu "Bu ceza çok az" eleştirisine hak verirken şöyle diyordu: "Araştırdık, ancak bu cezayı verebildik. Bence de ceza az, ama yasalar böyle. AB haklı. Kendi anlayışı, bakışı ve uygulamaları içinde haklı. Ama başka bir şey yapamazdık. Altınpınar'ın talimatı kabul edilemez. Bu çağda böyle bir şey olur mu? Aklım hafsalam almıyor."

Belediye başkanıyla küstü

İşte o Mustafa Altınpınar, 1.5 yıl önce Sütçüler'den Diyarbakır'ın Dicle ilçesine atandı ancak burada da kısa sürede kendisinden söz ettirmeyi başardı. Görüşlerini beğenmediği için DTP'li Belediye Başkanı Abdullah Akengin'e 'küsen' Altınpınar, kaymakamlık ve belediye başkanının resmi konutları arasına beş metrelik bir duvar ördürdü. Abdullah Akengin, Altınpınar'ı, evini projektörle aydınlatıp kamerayla izletmekle suçladı.

Söz Akengin'de: "Kendisiyle 1.5 yıldan beri bir kez görüştüm, iki kez tokalaştım. Kendisine 'Hoş geldiniz' ziyaretine gittiğimde fikirlerimizin ve görüşlerimizin ne olursa olsun temel hedefin Dicle'ye hizmet etmek olduğunu söyledim. Ancak bir türlü yıldızımız barışmadı. Son olarak resmi konutların arasına duvar ördü. Sorun bir duvar sorunu değil. Sınırların ortadan kalktığı dünyada gönül isterdi ki zihinlerimizdeki duvarları da yıkalım. Ama yine de kendi takdiridir.

Evimin bahçesini projektörle aydınlatıyor. Güvenlik kamerasıyla da evimi gözetliyor. Bu, hiç doğru bir davranış değil."

Altınpınar'ın DTP'ye kin duyduğunu ileri süren Akengin, sözlerini şöyle sürdürdü: "DTP Türkiye'nin yasalarına göre kurulmuş bir partidir. Ben de seçilmiş bir belediye başkanıyım. Yaşanan bu gerginlikten Dicle halkı zarar görüyor. 23 Nisan'da koltuk devir tesliminde belediyeye öğrenci göndertmiyor. Daha önce aramızdaki gerginliği Vali beye aktardım. Ama Vali Efkan Ala'nın kendisini çağırıp görüşmesinin ardından bana ve belediyeye yönelik olumsuz davranışları arttı. Bu gerginliğin sürmesi halinde durumu İçişleri Bakanı'na da ileteceğim.

Ama Nobel Ödülü almış bir yazarın kitaplarına tahammül edemeyen bir kişinin DTP'li bir başkana tahammül etmemesi doğaldır."

'Memnun olsaydı ölürdüm'

Suçlamalara karşı görüşünü almak istediğimiz Altınpınar görüşme talebimizi kabul etmedi. Ancak Altınpınar'ın, konutların arasına duvar ördürdükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamanın sertliği gerginliğin boyutunu gösteriyor: "Belediye başkanının konutuyla kendi konutum arasına örülen duvarın polemik konusu olmaması gerekir. Belediye Başkanı Akengin başarısızdır. Başarısızlığını ve yetmezliğini ilçe halkının gözünden kaçırmak için benimle ilgili basına açıklamalar yaparak gizlemeye çalışıyor. Bir DTP'li belediye başkanı benden memnun olsaydı, kahrımdan ölürdüm."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber