'Bir kişiyi ikna ettiniz mi 24 saatte devleti ele geçiriyorsunuz'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: - "Diyorlardı ki, 'FETÖ 30-35 yılda devletin içine sızdı, devleti ele geçirdi. Paralel devleti kurdu.' 30-35 yıla gerek yok. Bu modelde bir kişiyi ikna ettiniz mi 24 saatte zaten ele geçiriyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu kadar ucuz mu?"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 18 Mart 2017 17:42, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Bir kişiyi ikna ettiniz mi 24 saatte devleti ele geçiriyorsunuz'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Diyorlardı ki 'FETÖ 30-35 yılda devletin içine sızdı, devleti ele geçirdi. Paralel devleti kurdu.' 30-35 yıla gerek yok. Bu modelde bir kişiyi ikna ettiniz mi 24 saatte zaten ele geçiriyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu kadar ucuz mu?" değerlendirmesini yaptı.

Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen Yenimahalle Belediyesi 8. Yıl Festivali ve HalkKart Tanıtım Töreni'ne katıldı.

Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ın kendisini Yenimahalle'ye adayan biri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Yaşar'ın kendi cebini değil, Yenimahalle'nin cebini düşünen biri olduğunu söyledi.

Seçim meydanlarında asgari ücretin net bin 500 lira olması gerektiğini söylediklerini ve bunu kendi belediyelerinde de uyguladıklarını aktaran Kemal Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesinde ise 2 bin liranın altında maaş alan çalışan bulunmadığını bildirdi.

CHP'li belediyelerin herkese eşit hizmet götürdüğünü ve ayrıca her kuruşun hesabını vatandaşa vermeyi de bir namus görevi bildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, yine seçim meydanlarında anlattıkları "aile sigortası" uygulamasının Yenimahalle'de hayata geçirildiğini belirtti.

HalkKart uygulaması için Belediye Başkanı Yaşar'ı tebrik eden Kılıçdaroğlu, "Bu kartın kaybedeni yok. Herkes kazanıyor." ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, 16 Nisan'da Türkiye'nin sandığa gideceğini hatırlatarak, "Bu bir seçim değil. Bir iktidar belirlemiyoruz. Neyi oylayacağız? Çok basit, her şeye egemen olan tek adam yönetimi mi olsun, yoksa parlamenter, demokratik sistem mi olsun? Oylayacağımız budur." dedi.

Salondakilerden sandığa giderken, ellerini vicdanına koymalarını ve düşünerek oylarını kullanmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, bugün Çanakkale şehitlerini andıklarını anımsattı.

Şehitleri rahmetle andıklarını ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Emin olun sevgili anneler özellikle size söylüyorum, 'Çanakkale İçinde Vurdular Beni' türküsünü dinleyip de gözü dolmayan birisi var mıdır? Hangi bedeller ödeyerek biz bu cumhuriyeti kurduk? Dumlupınar'ı, Anafartalar'ı unutacak mıyız? Top sesleri altında çalışan bir TBMM. Bizim bir kampanya logomuz var. Saçları örgülü bir kızımız. Diyor ki, 'Geleceğim için hayır.' Neden diyor, biliyor musunuz? 23 Nisan 1920'de TBMM'yi kurduk. O günü bayram ilan ettik. Sonra o bayramı çocuklarımıza armağan ettik. Neden? Çünkü cumhuriyetin teminatı onlardır. Onlar cumhuriyeti savunacaklar. Şimdi bu kız çocuğu diyor ki, 'Geleceğim için hayır.' Ben Meclis'e ortak akla inanıyorum bana bu bayramı Meclis verdi.' diyor."

- "Erzurum Kongresinde tek adam yönetimi var mıydı?"

Türkiye'de hiçbir zaman tek adam yönetimi olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Erzurum Kongresinde tek adam yönetimi var mıydı?" sorusunu yöneltti.

Erzurum'da, Sivas'ta, Amasya'da ortak akılla karar alındığını ve her türlü mandanın reddedildiğini anımsatan Kılıçdaroğlu ayrıca "Miletin istiklalini, milletin azim ve kararı kurtaracaktır" dendiğini aktardı.

Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Orada, 'Bir kişi kurtaracaktır' demiyorlar. 'Milletin azim ve kararı kurtaracaktır.' deniliyor. Çünkü Osmanlı'da millet kavramı yoktur. Millet kavramının en güçlü girdiği belge, Amasya Tamimi'dir. Biz tarihimizi bilerek, verdiğimiz şehitlerin kanlarının ne kadar değerli olduğunu unutmayarak, gazilerimizi unutmayarak sandığa gideceğiz, oylarımızı öyle kullanacağız. Demokrasi için ağır bedeller ödedik. Artık demokrasimize sahip çıkmak durumundayız. Bu Ali, Veli meselesi değildir. Bu A partisi B partisi meselesi değildir. Bu A kişisi, B kişisi meselesi değildir. Bu, bir memleket meselesidir. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. İnançlarımız, kimliklerimiz farklı olabilir. Farklı bölgelerde yaşayabiliriz ama bir ortak paydamız var, vatanımız, demokrasimiz, birlikte yaşama irademiz. Neden vazgeçiyoruz?"

Kendilerine "tek adam rejiminin" dayatıldığını savunan Kılıçdaroğlu, Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ın, "Hizmetleri ekibimle yaptım" dediğini aktardı.

Tek adam rejimlerinde bir kişinin yapacağı hatanın bedelini toplumun ödeyeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Her birimizin tek tek sorumluluğu var. Ülkesini, bayrağını seven, demokrasiye inanan ve çocuklarına güzel bir Türkiye bırakmak isteyen her annenin, babanın sorumluluğu var. Sandığa ön yargılarımızla değil, aklımızla, mantığımızla gideceğiz." diye konuştu.

- "24 saatte devleti ele geçirir"

Anlatılan sistemde yetkilerin verildiği kişinin kandırılması durumunda devletin en geç 24 saat içinde ele geçirilebileceğini ileri süren Kılıçdaroğlu, "Öyle bir yetki veriyoruz ki bir sabah kalkıp, 'Ben TBMM'yi feshettim' yetkisi veriyoruz. Yani 'Milli iradeyi tanımıyorum. 550 milletvekilinin milletvekilliği süresini sona erdirdim, buyurun yeni bir seçim.' Olmaz, olmamalı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e bu yetki verilmemiştir. Ona verilmeyen yetkiyi, 21. yüzyılda millet demokrasiyi güçlendirirken 'Biz otoriter sisteme geçelim' diye bir kişiye vereceğiz." ifadesini kullandı.

Salondan, "Hayır" seslerinin duyulması üzerine ise Kılıçdaroğlu, "Burada 'Hayır' demek kolay. 'Hayır'ı sandıkta çıkaracağız, hayırlı bir iş yapacağız." dedi.

- "Bu Meclis darbeyi püskürttü"

Sorumluluk duyan her vatandaşın endişe taşıdığını dile getiren Kılıçdaroğlu, TBMM'nin önemine değindi.

TBMM'nin Kurtuluş Savaşı'nı, Kıbrıs Barış Harekatı'nı yönettiğini, 15 Temmuz'da da darbeyi püskürttüğünü anlatan Kılıçdaroğlu, böyle bir ülkenin "tek adam" yönetimine terk edilemeyeceğini söyledi.

TBMM'nin çalıştığını belirten Kılıçdaroğlu, bütün yasama dönemlerinden çok daha kanunun bu yasama döneminde çıktığını bildirdi.

Kılıçdaroğlu, "Rakamlara baksınlar. 2 hafta içinde 100'den fazla kanun çıktı, kavga mı oldu? Hayır. Parlamentoda şu anda 4 partinin grubu var. AB için bütün uyum kanunları oy birliği ile çıktı. Demek ki Türkiye'nin çıkarları söz konusu olduğunda oy birliği ile çıkıyor." değerlendirmesini yaptı.

Devletin yapısının ve işleyişinin bir kişiye teslim edilmesinin kabul edilemeyeceğini yineleyen Kılıçdaroğlu, şu açıklamaları yaptı:

"Ben 'Başkan' diyordum itiraz ediyorlardı. Şimdi onlar da 'Başkan' demeye başladı. 'Tek adam rejimi' diyordum önce inkar ettiler şimdi onlar da 'Evet tek adam rejimi olacak.' diyorlar. Biz o tartışmaları bir kenara bırakarak, aklımızla düşünerek sandığa gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti kolay kurulmadı, bağımsızlığını kolay elde etmedi. Bir mücadele var. Kan var, gözyaşı var, gaziler var. Bir kişi, hem başkan olacak hem başbakan olacak. Kaç yardımcısı, kaç bakan olacak belli değil. Arzu ederse 24 saat içinde bütün valileri, kaymakamları, bütün müdürleri, değiştirebilir. Bir kişiyi ikna ettiniz mi 24 saat içinde Türkiye'yi ele geçiyorsunuz. Buna 'Evet' denir mi? Böyle bir saçmalık olur mu? Diyorlardı ki 'FETÖ 30-35 yılda devletin içine sızdı, devleti ele geçirdi. Paralel devleti kurdu.' 30-35 yıla gerek yok. Bu modelde bir kişiyi ikna ettiniz mi 24 saatte zaten ele geçiriyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu kadar ucuz mu?"

Kıbrıs Barış Harekatı'nı ve merhum Bülent Ecevit'in çok konuşmadığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Yerinde ve zamanında konuşurdu, konuştuğu zamanda olaylar biter, olaya egemen olur ondan sonra konuşurdu." sözlerine yer verdi.

Ecevit'in Türk askeri Kıbrıs'a çıktıktan ve bütün güveni sağladıktan sonra açıklama yaptığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Ne diyor? 'Rakka'ya gireceğiz.' Gir kardeşim. 'Münbiç'e gireceğiz.' Gir kardeşim. 'İkisine de giremiyoruz.' Ne konuşuyorsun o zaman? Bakın tek adama yetki verdiğiniz zaman Türkiye'nin itibarını düşürürsünüz. Bu fiili durum anayasal statükoya kazandırılmak isteniyor. Hepimizin düşünmesi lazım, yazık günahtır bu memlekete." diye konuştu.

- "80 milyon bir kişinin önüne diz çöksün isteniyor"

"80 milyon büyük değil, bir kişi büyüktür. 80 milyon bir kişinin önüne diz çöksün isteniyor" görüşünü savunan Kılıçdaroğlu, iktidarın zaten istediği her şeyi yapabildiğini aktardı. Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

"Bu ülkenin insanları onurlu insanlardır. Demokrasiyi savunurlar, 'Benim gibi düşünmeyenin de konuşmaya hakkı vardır, benim gibi düşünmeyenin de yazmaya hakkı vardır.' Ayrımcılık, kutupçuluk olmaz. Toplumu ayrıştırmak olmaz, siyasetin görevi toplumda uzlaşmayı sağlamaktır. Siyaset uzlaşma sanatıdır, bölünme sanatı değildir. İnsanları uzlaştıracaksınız, bir araya gelecekler. Ayrıştık, bölündük. Neredeyse kavga edeceğiz. Komşumuzun kimliğini, inancını sorgular hale geldik. Bu Türkiye'yi böler, ayrıştırır. Tam tersini yapmalıyız. Bizim gibi düşünmeyenler de özgürce konuşabilmeli, yazabilmeli. O kadar dengesiz koşullarda, haksız koşullarda çalışıyoruz ki anlatmak mümkün değil. Devletin forsunu kullanıyorlar, arabasını, uçaklarını, parasını kullanıyorlar, devletin televizyonlarını kullanıyorlar, kendi televizyonları 24 saat yayın yapıyor, biz bu vatandaşa gerçekleri anlatmak için sokak sokak geziyoruz. Ağrıma giden ne biliyor musunuz? Devletin forsunu kullanacaksın, uçaklarını, arabalarını, parasını kullanacaksın sonra meydana çıkıp 'Ben mağdurum' diyeceksin Sen nasıl mağdursun kardeşim, asıl mağdur olan biziz. Vatandaş doğruları öğrenmesin diye her türlü engellemeyi yapıyorlar."

Kemal Kılıçdaroğlu, daha önce dile getirdiği televizyonda tartışma çağrısını yineledi.

"Halk oylamasında 'Hayır' çıkarsa kaos olur" söylemlerine de tepki gösteren Kılıçdaroğlu, "Hayır" çıkması durumunda normal hayatın aynı şekilde devam edeceğini aktardı.

Bu durumda Türkiye'nin saygınlığının artacağını, insanların demokrasiyi savunan güler yüzlü bir ülkede, huzurla yaşayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, en çok huzura, birlikte yaşamaya ihtiyaç bulunduğunu anlattı.

- Fethi Yaşar, hizmetlerini anlattı

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da 8 yıldır Yenimahalle halkına hizmet ettiğini hatırlattı. Kendisini "Yenimahalle sevdalısı" olarak tanımlayan Yaşar, borçla devraldığı ilçenin artık bütçe fazlası verdiğini söyledi.

Yaşar, şunları kaydetti:

"Yenimahalle halkına hesap vermek için bugün karşınızdayım. 8 yılda yatırımlarımızın ardı arkası kesilmedi. Çünkü her zaman kamunun kaynaklarını kamu yararına kullanmayı ilke edindik. Halka dokunmayan hiçbir çalışmaya imza atmadık. Trilyonlarca borçla devraldığım belediyemizin, bugün ne devlet kurumlarına ne iş yaptığı taşeron şirketlere ne de personeline tek kuruş borcu, gecikmiş ödemesi yok. Verilemeyecek hesabımız da yok. Ben ticaretten gelen biri olarak kendi paramı harcar gibi bütçemizi planlı kullanıyorum. Yaptıklarımız ortada. Ben ve ekibim sizler için çalışmaya devam edeceğiz."

Fethi Yaşar konuşmasının ardından CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na temsili "HalkKart" hediye etti.

Kılıçdaroğlu ve Yaşar, festival kapsamında kültür merkezinde açılan stantları gezerek, çalışanlardan bilgi aldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber